|
|
Öncesi, sırası çok iyi de, ya sonrası?
Halka açılma meselesi, yatırımcı ilişkileri yönetimi ve finansal iletişim günümüzün en önemli reklam ve halkla ilişkiler alanıdır. Doğru bir iletişim stratejisiyle, halka açılma oranı ve girdilerini ciddi miktarda artırmak mümkündür. Hem de, iletişime yatırılan miktarın çok üstünde bir geri dönüş değeri elde etmek mümkündür. Yeter ki çalışma, Osmanlı'nın deyişiyle 'lüzumu veçhile amel edile!'...
Şu sıra, halka açılma iletişimi açısından ekranlarda ve yazılı basında başrol Doğuş Otomotiv'de. İletişime geç başladıkları iddia edilebilir. Çünkü genel geçerli kural, iletişim stratejisini halka açılma tarihinden en az 2 yıl önce oluşturmaktır. Fakat olsun! Kampanya o kadar başarılı ki, sanki iki yıllık ara tamamen kapatılmış... Doğuş, tüm kendisine bağlı şirketlerin iletişim çalışmalarında 'd' harfinden yola çıkılarak hazırlanmış amblemini kullanmaya zaten iki yıl önceden başlamıştı. Doğuş Otomotiv için de aynı 'd'yi kullanmaları son derece akıllı. Ayrıca Doğuş Otomotiv altındaki markalar o kadar kuvvetli ki, kurumsal itibarı bir anda uçuruveriyorlar. Başarılı reklam ve PR çalışmaları, ortak anahtarlıkla ana şirketi bugünlere son derece yalın ve hedefe kitlenmiş bir mesajla taşıyor: "Dünya markalarının güvendiği bu güce ortak olacaksınız!..."
Tüm iletişim çalışmaları için geçerli kural burada fazlasıyla geçerli: Öncesi sırası ve sonrası. Öncesindeki iletişim biraz geç kalınmış olsa da hedefi 12'den vuruyor. Halkla açılma sırasında da bu hızla giderlerse, iletişimlerini başarıyla taçlandıracaklar. Pekiyi ya sonrası?.. Genelde halka açılmalardan sonra yatırımcı, hissedar ve kamuoyu ile iletişim ihmal ediliyor. Oysa esas iletişim oyunu ondan sonra başlıyor... Umarız, Doğuş Otomotiv sonrasında da hız kesmez.
|