| |
|
|
Tecelli'den Abuzittin'e Mektuplar
Abuzittinciğim, Bilirsin "anneler günü","babalar günü" yok efendim "dadılar günü.." ..Ben bu günlerden hazzetmiyorum.. Ondan, bugün, "anne"lerden değil de "anası ağlatılanlardan" bahsetmek istiyorum kardeşim. Esasında memlekette anası ağlatılan pek çok insan var ama şimdi gündemdekiler meslek liseli gençler.. Ve öyle anlaşılıyor ki anaları daha çok uzun yıllar ağlatılacak. YÖK tasarısının Meclis'deki serüveni malum.. En sonunda asker "nokta"yı koydu! Haklı da. Hükümetin istediği, meslek liselilerin mağduriyetini siper ederek, imam hatip liselilere ek avantaj sağlamak! Ama askerin haklı olmadığı bi nokta var. 1998 yılında bir gecede, kazanılmış hakları elinden alınan meslek liselilerin durumu n'olacak? Yürürlükteki yönetmeliklere göre bi imam hatip lisesi mezunu 4 yıllık ilahiyat fakültesine gidebilirken, neden iletişim lisesi mezunu genç 4 yıllık iletişim fakültesine giremesin? Askeri, sivili, YÖK'ün başı, profesörü, bakanı milletvekili, yazarı çizeri.. Bunun, bu sorunun cevabını verin bakalım.. Neden? "Efendim onlar da 2 yıllık yüksek öğretime sınavsız giriyorlar.." "Eee !?" "Sonra isterlerse "Dikey Geçiş Sınava" girip 4 yıllık fakültelere geçiş yapabilirler.." "Yok yav!?" Bi kere imam hatiplinin "dikey" di "yatay" dı girdiği sınav var mı, yok.. İletişim liseli niye girsin? Kaldı ki "Dikey Geçiş Sınavı" da uydurmaca, safsata.. İki yıl önceye kadar o da yoktu.. Giderayak, YÖK'ün eski başı, Kemal Gürüz vicdanen biraz rahatlasın diye, Dikey Geçiş diye bi şey çıkardı. Bu sınav esasında yeni baştan üniversiteye giriş sınavıdır. İletişim meslek liseli veya bilgisayar okumuş meslek liseli, 5 yıllık orta öğretimini tamamlayacak.. Sonra 2 yıllık yüksek öğretim yapacak.. Sonra da yeni baştan üniversiteye giriş sınavı gibi Dikey Geçiş Sınavı'na girecek.. Evet ortada bi "dikey" lik var ama acayip bi "dikeylik" var Abuzittinciğim.. İş burada da bitmiyor tut ki sınavı kazandı.. 2 yıllık eğitimde programda olmadığından almadığı dersler için en az 2 veya 3 dönem kaybını da sineye çekmesi lazım. Hadi bunlar da oldu.. Ya dilediği fakültedeki kontenjanlar doldurulduysa veya hiç açılmamışsa!? "Efendim kontenjanlar dolmuyor bile.." Hangi fakültelerin hangi dallarında kontenjanlar dolmuyor? Bi sorun bakalım cevabını verebilecekler mi? Şimdi bütün bunlar meslek liselilere üniversite öğreniminin onü açık anlamına mı geliyor? Ne gariptir Abuzittinciğim, bu mesleğin duayeni sevgili ağabeyimiz Oktay Ekşi bile hala bugünkü köhne sistemi savunup meslek liselilere, hele hele iletişim liselilere, yani yarının gazetecilerine, tv'cilerine yapılan bu haksız muameleyi reva görüp destekliyor.. Acı, çok acı! Bu kızgınlıkla "münasip yerlerinden öpim" derken ısırıveririm endişesiyle, hadi bana eyvallah Abuzittinciğim. Kardeşin Güneş.
|