kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Teknoloji
    Otomobil
    Sinema
    Hobi
    Çizerler
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Asli Aydintasbas @ SABAH
 

B Planı

Kıbrıs'ta işlerin çok iyi gittiği söylenemez. Tüm göstergeler, İsviçre'de imzalanan anlaşmada Türk kesiminin evet, Rumlar'ın hayır diyeceği yönünde. ABD yönetimini başından beri referandumlar konusunda da aşırı iyimser. Ama Yunanistan ve Kıbrıs Rum kesimindeki siyasi nabzı tutanlar, evet sonucunun mucize olduğunu söylüyor. Ankara "Biz üzerimize düşeni yaptık, tüm dünyaya da kanıtladık" havasıyla kendinden memnun. Bu memnuniyet İsviçre'deki anlaşma töreninde Başbakan Tayyip Erdoğan'ın da aralarında bulunduğu Türk delegasyonunun yüz ifadesine de yansımıştı.
Oysa üst düzey bir diplomat aylar önceden şu saptamayı yapıyor "Kıbrıs meselesini çözmemiz lazım. AB'den Aralık'ta tarih olmak için değil. Çeşitli sebeplerde artık taşıması zor bir durum haline geldiği için." Bu doğru bir saptama. Kıbrıs'ta referandumlardan birinin geçip birinin başarısız olması hem Aralık ayındaki AB kararı hem de daha sonrası için Türkiye'nin işini zorlaştırıyor.
Sanmayın ki Aralık'ta Avrupa'da herkes çıkıp "Aaa zavallı Türkiye elinden gelen her şeyi yaptı Kıbrıs konusunda" diyecek. Her şeye rağmen uluslarası camia içinde yine Türkiye'yi suçlayanlar ya da Annan Planı'nın ABD baskısıyla aşırı Türk yanlısı olduğunu iddia edenler olacak.

Hayır oyunun faturası

Bana sorarsanız bunun ilk göstergesi Cuma günü bir türlü çıkamayan BM güvenlik konseyi kararıydı. Cuma günü güvenlik konseyinin Annan Planı'yla ilgili son görüşlere atıfta bulunan ve Kıbrıs Rum kesimine de üstü kapalı "dokunduran" bir karar çıkarması bekleniyordu. Ama Rum kesimi ve Yunanistan'ın Güvelik Konseyi'ndeki yoğun çabalarıyla bu karar çıkmadı. Bana sorarsanız böylece Güvenlik Konseyi, Annan Planı'nın arkasına ağırlığını koymamış oldu. İyi bir gösterge değil.
Geçtiğimiz haftalarda Rum kesimiyle yapılan müzakerelerde AB ve ABD'li yetkililer 'hayır oyunun faturası' konusunda (KKTC'ye olan ambargonun kalkması ya da Rum kesiminin adanın yarısı olaran AB'ye girmesi) Rumlar'a aba altından sopa gösterdi. Ama bu sopanın Rum kesimi için ne kadar ürkütücü olduğu tartışılır. Washington'un tahliline göre, daha Annan Planı'nı hazmetmeden plan aleyhinde tutum takınan Rum kesimi, hayır demenin sonuçlarını düşününce ve bu tartışma topluma yayıldıkça tutumunu yumuşatacak.
Oysa bana sorarsanız Rum kesimi "hayır" demenin faturası olduğunun çoktan farkında. Bunu göğüslemeye de hazır. Geçtiğimiz haftalarda Rum lobisi, ABD Kongresi nezdinde Annan Planı karşısındaki faaliyetlerini arttırdı. Referandum sonrası ABD başkentindeki aleyhte havayı düzeltmek için yeni atılımları var. Türkiye'nin de bir an önce "Biz üzerimize düşeni yaptık" memnuniyetinden çıkıp Nisan sonrası stratejisini belirlemesi lazım.

Rumlar'ın yeni "planı"

Bir kaç ay önce New York'ta görüştüğüm üst düzey bir Yunanlı yetkili, ısrarla 1 Mayıs'a kadar çözüme zaman olmadığını, ama Annan sürecinin Türkiye'nin AB kararı öncesinde Eylül ayında tekrar canlandırmaya hazır olduklarını söylemişti. Rum kesiminin tercihi başından beri bu. Yunanistan'ın da öyle. Eylül'de başlayacak ikinci turda mevcut Annan Planı'ndan daha fazla toprak alabileceklerini düşünüyorlar.
Bunun yanında Rum kesiminde yavaş yavaş yeni bir düşünce daha beliriyor: "Belki de Türkler ve Rumlar'ın bu kadar yıl sonra aynı çatı altında yaşamaları o kadar cazip değil. Bırakalım bu Annan Planı'nı bir kenara, Türkler bize biraz daha toprak versin ve sonra bağımsız bir devlet olarak kendi yollarına gitsin." İlginç bir düşünce. Henüz Rumlar'ın kafası tam netleşmiş değil. Ama Ankara'nın fazla zaman kaybetmeden B Planı'nı düşünmeye başlaması lâzım.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 B Planı   / 05-04-2004
 Seçimin yansımaları   / 29-03-2004
 Hamlet Serdar Denktaş   / 22-03-2004
 Şiddetin adı   / 15-03-2004
 Kıbrıs'tan Bağdat'a   / 08-03-2004
 Dev komplo   / 01-03-2004
 Irak'ı unutmamak   / 23-02-2004
 New York ötesi   / 16-02-2004
 Kıbrıs başlarken   / 09-02-2004
 Washington sonrası   / 02-02-2004
ASLI AYDINTAŞBAŞ
Bağdat günleri
Bir yıl önce savaşın hemen bitiminde...
Hırs, Ter, Gözyaşı: 2-2
Hırs, Ter, Gözyaşı: 2-2
Kartal, Veysel ve Youla'nın golleriyle 18. dakikada 2 farklı geriye...
Bravo Yıldırım!
Bravo Yıldırım!
Siyah-beyazlı futbolcular, "Hakem Bülent Demirlek penaltımızı...
'Denktaş marjinallerle'
'Denktaş marjinallerle'
Referandum Yavru Vatan'da, ama Denktaş iki günde bir Anavatan'da...
Türkler evet derse, Kıbrıs ikiye bölünecek
Rum AKEL Partisi de hayır' diyeceğini açıklayınca durum netleşti.
Özgür basının yasakları
Özgür basının yasakları
Sansürcü bir anlayışla hazırlanan mevcut Basın Kanunu, AB...
NPQ dergisi Türkiye'yi ve dünyayı tartıştırdı
NPQ dergisi Türkiye'yi ve dünyayı tartıştırdı
'NPQ Türkiye Dergisi'nin Boğaziçi Üniversitesi'nde düzenlediği...
Trilyonluk miras için kiralık katil tuttu
Eşinin trilyonluk mirasına konmak için kiralık katil tuttuğu iddia...
Askere giderken boğazını kestiler
İstanbul'da geçtiğimiz yıl üniversiteden mezun olan 26...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Teknoloji | Sarı Sayfalar | Otomobil | ON
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.