| |
|
|
Komplo teorileri içinde futbol zevki..
Beşiktaş'a yüzüncü yılında şampiyonluk hediye edildi. Şimdi sıra Galatasaray'da.. 2005 yılında Galatasaray şampiyon olmalı.. 2007'de de Fenerbahçe.. Planın bir engeli var.. Yeminli Fenerbahçeliler.. Bunların hedefi ne yapıp yapıp, Galatasaray'ın yüzüncü yılda şampiyon olmasını engellemek. O zaman tarihlerinin en büyük zaferini kazanmış gibi bayram yapacaklar.. Kutsal ittifak medyasının gücü de dikkate alınırsa, yeminliler, plana rağmen Galatasaray'ın yoluna taş koyabilirler.. O zaman.. O zaman bir şey yapıp, Fener'in gazı alınmalı ki basınç azalsın.. Nedir bu?.. 2004 yılında Fenerbahçe'yi şampiyon yapıp, Galatasaraylılar önünde aşağılık kompleksine sebeb olan eksik yıldızı takmak.. 2004 Şampiyonu Fener, 2005'e artık "Yeminli" asılmaz.. Tamam da, Beşiktaş 11 puan önde.. Fener nasıl şampiyon olacak?.. Kolayı var..
*** Şimdi Türkiye'nin hemen tüm futbol konuşmalarında tartışılan teori bu.. Bir ayrıntısı daha var teorinin.. Beşiktaş 100'üncü yılda şampiyon olurken, sarı ve kırmızı kartlarla yolu kesilen Gençlerbirliği, bu yıl ligde geri kalarak Avrupa'da oynama şansını yitirdi. Onların da yolu kupada açılarak geçen yıldan kalan borç ödenecek. Bir komplo teorisi mi bu?.. Olabilir.. Ama taşlar öyle yerli yerine oturuyor ki, insanın inanmaması için sebeb yok.. Hele işin başında, tüm kamuoyunun güvenini yitirmiş, mafya, şike, rüşvet, tehdit, şantaj ilişkileri içinde boğulmuş bir federasyon ve onun emir kulu bir Merkez Hakem Komitesi varken..
*** Türkiye'de futbol kararmıştır. Tüm bu karanlıkların aydınlanması gerekiyor. Ya federasyon üzerinde şüphe tozu kalmayacak şekilde aklanmalı, ya da futbolumuz, üzerinde gölge olmayan bir ekibe teslim edilmelidir. Bugünkü federasyon ve bu koşullarda devam yarın futbolun zevkle izlenmesini önleyecek, kan dökülmesine yol açacak, bunun sorumlusu da bugünün AKP iktidarı olacaktır. Bülent Ecevit hükümeti ve onun DSP'li bakanı Fikret Ünlü bu soruşturmayı açmaya cesaret edemedi. DYP'nin başına büyük iddialarla geçen Mehmet Ağar olup bitenleri en iyi bilen kişi.. Kaç kez söz verdi bana konuyu Meclis'e getireceğine.. Ama getirmedi, getiremedi.. Çünkü onun da geçen yıl Elazığ'ın ligde kalması ile ilgili göbek bağı vardı. Futbol dışı ilişkileri çok iyi bilen Haluk Ulusoy, Karadenizli Mesut Yılmaz'ı nasıl avcunun içine aldıysa, bu defa gene Karadenizli Recep Tayyip Erdoğan'a ulaştı.. Ayni lobi ve ayni etkilerle, RTE'den de, "Devam" iznini alıp adaylığını açıkladı. Ancak bu açıklamadan sonra, Ulusoy'un ilk federasyonunun ikinci başkanı Hadi Türkmen, Star ekranlarına çıktı ve mafya ilişkilerinden başlayarak, Macaristan'a gönderilen rüşvete kadar, çok açık ve çok net ithamlarda bulundu. Bugünkü ikinci başkan Ata Aksu, ayni yayında bu ithamları yalanlayamadı, hatta doğru olduklarını kabullenen sözler etti. O zaman üzerine gitmedik. Yaklaşan yerel seçimler öncesi RTE'nin bir skandala yol açmak istemeyeceğini biliyorduk. Şimdi seçimler bitti. Artık iktidar rahat.. Şimdi gözlerim Başbakan Yardımcısı ve Spor Bakanı M. Ali Şahin'in üzerinde.. Hadi Türkmen'i çağırıp konuşacak mı?.. Türkmen'in sözleri üzerine soruşturma açtıracak mı?. Türkiye'de futbolun tekrar sadece futbol olmasını sağlayacak önlemlerin başında gelen Meclis soruşturmasını başlatacak mı? Futbol federasyonu bütçesinden, müthiş gezilerle ödüllendirilen milletvekilleri, bakanlar, futbol genel kurul üyeleri, medya mensupları ortaya çıkarılacak, bu büyük bütçenin harcanma şekli araştırılacak mı?. 2004 haziranında üzerinde gölgeler dolaşmayan bir kongre yapılacak mı?. Yoksa yönetimin gene bu şaibeli ellere bırakılmasına seyirci kalınacak, hatta destek mi olunacak?. AKP iktidarı ne kadar AK, bunu M. Ali Şahin'in şu birkaç gün içindeki tutumu ortaya koyacak.. Alışılageldiği için beklenen "Görmem, duymam, konuşmam"ı oynayabilir.. Ya da dirayetli bir devlet adamı olarak "Bizim yönetimimizde şaibe olmaz, neyse ortaya çıksın" diye en radikal çalışmaları başlatabilir. M.Ali Şahin, AKP'nin ak mı, kara mı olduğunu gösterecektir.. Yakından izleyeceğiz.
*** Sayın Şahin.. İstanbul Emniyet Müdürlüğü bana bir "Yakın koruma" tahsis etmeyi uygun buldu.. Neye ve kime karşı koruyorlar, merak ettiniz mi acaba?..
|