|
|
Tedavide Avrupa'yı geçtik
Tüp bebekte başarı oranı artık yüzde 60'lara yükselirken, Türkiye bu alanda en gelişmiş yöntemleri kullanan ülkeler arasında yerini aldı. Başarı oranlarımız ve tedavilerin ucuzluğu ile Avrupa'da dikkat çekiyoruz
Kısırlık tedavisi gören ailelerin büyük umudu olan tüp bebek yöntemleri Türkiye'de dünyanın en gelişmiş merkezleri ile yarışır hale gelince, menisinde hiç spermi olmayan erkekler bile baba olmanın mutluluğunu yaşıyor. Mucizevi şekilde seçilmiş embriyolar, kadınların anne olmasını sağlıyor. Türkiye'de her yıl 12 bin çift, tüp bebek denemesi için merkezlerin kapısını çalıyor. Her 7 çiftten birinin sorunu olan kısırlık Türkiye'de 7 milyon aileyi etkiliyor. Kısırlık yüzde 90 oranında tedavi edilirken, tedavi edilemeyen yüzde 10'luk kesim ise tüp bebek yöntemlerine başvuruyor. 1978'de İngiltere'de ilk tüp bebek Louis Brown'un dünyaya gelişinden bu yana geçen 26 yılda, 1.5 milyondan fazla tüp bebek hayata gözlerini açtı. Başlangıçta sadece kanalları tıkalı olan kadınların yararlanabildiği tüp bebek yöntemi, bugün kısırlık sorunlarına çare oluyor. Türk ailelerden gelen talep ve tüp bebek uygulamalarındaki gelişmeler günü gününe izlenirken, Avrupa'daki pek çok ülkeye göre ülkemizdeki uygulamaların ucuzluğu ve başarı oranı dikkat çekiyor.
BAŞARI ŞANSI ARTTI Türkiye'de ilk tüp bebek uygulamalarını gerçekleştiren Ege Tıp Fakültesi Tüp Bebek Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erol Tavmergen, o yıllarda zor şartlarda gerçekleştirdikleri denemelerde ailelerin bebek sahibi olma şansının yüzde 15 dolayında olduğunu anlatırken, bugün bu olasılığın yüzde 50-60'lara kadar yükseldiğini söylüyor. En az bir yıl boyunca korunmasız ilişki sonucu gebelik oluşmamışsa, kısırlıktan şüphelenildiğini anlatan Prof. Dr. Tavmergen, kısırlığın yüzde 40'ının erkekten, yüzde 40'ının kadından kaynaklandığını anlatıyor. Geri kalan yüzde 20 ise her ikisinden kaynaklanıyor.
SPERMSİZ BABA OLUNUYOR Erkek kısırlığını; geri boşalma, iktidarsızlık, varikosel, inmemiş testis, azospermi (menide sperm yokluğu), hormon eksikliği, kabakulak, çevresel kirlilik, cinsel yolla bulaşan hastalıklar etkiliyor. Kadın kısırlığının nedenleri arasında da; cinsel yolla bulaşan hastalıklar, iltihaplar, düzensiz adet görme veya hiç görmeme, yumurtalık kisti, hormon bozukluğu, tümör, rahmin doğumsal bozukluğu gibi nedenler sayılıyor. Artık kısırlık sorunu olan hastaların yüzde 90'ının tedavi edildiğini anlatan Tavmergen, "Asıl değişim erkek kısırlığının çözümüyle oldu, mikroenjeksiyon bir devrim etkisi yarattı" diyor. Hiç spermi bulunmayan erkeklerden küçük bir operasyonla alınan dokuda sperm taradıklarını anlatan Prof. Dr. Tavmergen, "Bazen bulduğumuz tek bir sperm bile kadının yumurtası ile laboratuvarda döllenerek, anne karnına yerleştiriliyor. Bu sayede çocuk sahibi olunuyor" diyor. Tavmergen, kısır çiftler için mikroenjeksiyonun büyük umut olduğunu söyledi.
|