Geçen yıl yerli paraya dayalı yatırım araçlarının ön plana çıktığı, yabancı paraya dayalı yatırım araçlarının geri plana itildiği bir yıldı. Bitişikteki tablo bunu ortaya koyuyor. Tablodan döviz hesaplarının yüzde 12 ile en az düzeyde artan kalem olduğu ortaya çıkıyor. Devlet iç borçlanma senetleri içinde döviz ve dövize endeksli kağıtlar da var. Dolayısıyla döviz mevduat hesapları tek başına döviz yatırımlarının toplamını vermiyor. Ancak mali varlıklar içinde TL yatırım araçlarının payını artırdığı kesin.
*Fonlar 11 milyar dolar- Asıl yönelme ise bonoya, yatırım fonlarına ve hisse senetlerine. Hisse senetlerinin değer artışı yüzde 109'u buldu. Halka açık hisse senetlerinin piyasa değeri 7.9 milyar dolardan 16.7 milyar dolara çıktı. Borsa şirketlerinin toplam piyasa değeri yani patronların da sahip olduğu bölümler katıldığında 34.4 milyar dolardan 69 milyar dolara yükselme var. Borsada 1.2 milyon yatırım hesabı bulunuyor. Yatırım fonları ise 5 milyar dolarlık artışla 5.9 milyar dolardan 10.8 milyar dolara çıktı ve yüzde 84 artış kaydetti. Yatırım fonlarına 2.2 milyon kişi yatırım yapmış durumda.
*300 milyar dolarlık varlık- Banka dışındakilerin devlet iç borçlanma senetlerine yatırımı da 16 milyar dolar arttı ve 37 milyar dolara çıktı. Artış oranı yüzde 77. Kamu kağıtlarına yönelen yatırımcı sayısı 2 milyon kişiyi aşıyor. TL mevduatın artış oranı yüzde 58'i buluyor. Tablo, mali sistemin 2003 yılında TL varlıklar üzerinden reel bir büyüme sağladığını ortaya koyuyor. Çift saymamak için halka açık kısım, yatırım fonları ve banka dışı kesimin elindeki kamu kağıtları hariç tutulduğunda, ana mali varlıkların toplamı 2002 sonunda 207 milyar dolardan 2003 sonunda 300 milyar dolara yükseldi ve yüzde 45 arttı.
*Yüzde 38'i üç aylıkta- Bitişikteki tabloda mevduatın son beş yılda vade dağılımı yer alıyor. Geçen yıl TL mevduatların ortalama vadesi 2.5 aydan 2.8 aya çıkmış durumda. Yani tam olarak 3 ayı bile yakalamamış. En düşük vade 2.2 ay ile 2000 sonunda. Döviz mevduatının vadesi ise daha sınırlı bir artış kaydediyor. En çok tercih edilen vade üç aylıklar. TL mevduatlarının yüzde 45'i üç aylık. Bu oran bir önceki yıl yüzde 48, 2001'de yüzde 51.6 düzeyindeydi. Buna karşılık altı ay ve bir yıllık vadelere ilgi artıyor. Faiz düşerken tasarruf sahipleri daha uzun vadeye yöneliyor ve yüksek faizi daha uzun süreyle almak istiyor.
Döviz hesapları dahil toplam mevduatın yüzde 38.4'ü üç aylık olurken, bu oran son beş yılda yüzde 35-38 arasında değişti ve ana vade kalemi oldu. Mali piyasalarda vadenin uzamasındaki yavaşlık, reel yatırımların başlatılmasındaki isteksizlik ve işsizlik oranının düşmemesi aynı şeyi gösteriyor. Kısa vadeye güven var, ancak orta vade hala belirsiz.
*Sonuç- "Atı suya götürmek kolay. Ama içirmek zordur" İngiliz Atasözü