Bir Liverpool birası içelim!

Galatasaray Şampiyonlar Ligi'nde oynayacağı en zor maçlardan birini oynamak üzere Liverpool'a gidiyor.
Rakip, dört kere Avrupa Şampiyonluğu kazanmış olan bir takım. Maçın oynanacağı stat, bizim Fenerbahçe'nin stadından da daha fiyakalı olan Anfield Road. Rakip takımın soyunma odalarından sahaya çıktığı koridorda "This is Anfield" (Burası Anfield) diye bir tabela var. Rakip nerede olduğunu unutup saygısızlık yapmasın diye konulmuş. Gerçi bu futbolcular için geçerli. Taraftarlar ise gittikleri şehirde gezip, yiyip içmelerine bakacaklar.

İngiltere'ye gitmişken bir pub'a girmenin ve barın üzerinde dizili pirinç porselen karışımı pompalardan birinden doldurulacak birayı tatmanın yararı var. İçki hem keyif, hem de keder hallerinde tüketilebildiği için, maçın sonucu ne olursa olsun içebilirsiniz.

Liverpool bir liman kenti. Deniz kıyısını gezecekseniz, Liverpool'un denizciliği ile gurur duyduğu günleri çağrıştıran Baltic Fleet ismindeki pub'a gitmelisiniz. En zengin fıçı bira seçenekleri için gidebileceğiniz şehir merkezindeki Ship & Mitre ise, gaz lambaları ile aydınlatılmış eski bir pub. Anfield Road'a yakın iyi bir pub ise, Townsend Lane'deki Clubmoor. Ama İngiliz taraftarların sağı solu belli olmaz, onun için stat yakınındaki pub'lardan uzak durmakta yarar olabilir.

ALE İLE TANIŞMA ZAMANI
İngiliz biralarına, bilmece çözen okurlarımızın bildiği gibi, 'ale' denir. Bu biralar bizim bildiğimiz biralardan daha koyu renkli, biraz ekşice olurlar. Ama içimleri çok yumuşak, köpükleri de kremamsıdır. Yoğunluk ve alkol derecelerine göre de bitter, best bitter ve mild gibi gruplara ayrılırlar. İngiltere'de yüzlerce bira üreticisi vardır. Bir şehre gitmişken, oranın yerel birasının tatmak adettendir. Liverpool'un yerel birası Cains'dir ve bunu pub'ların çoğunda bulabilirsiniz. Biraların isimleri barın üzerindeki pompalarda yazar. Cains Mild, Pedigree Bitter ve Bass İngiltere'nin bu köşesinde denemenizi önereceğim biralar. Ve ale denemekten çekinmeyin. İngilizler de artık biralarını ılık içmiyorlar. Ale'ler, buz gibi değilse de, serin-soğuk arası içiliyorlar. Yeni bir Cimbom zaferinden sonra da, doğrusu iyi gider.

Teoman HÜNAL