Merhaba!

Tüm dünyada, özellikle Türkiye'de çok zor ve sıkıntılı günler geçiriyoruz. Bu sayfayı hazırlamamızdaki amaç, hem bir hafta önce Internet ve mail zincirlerinde en fazla ilgi gören hikaye, fıkra, yazı ve şiirlerden seçmeler yapmak hem de sizlere sıkıntılarınızı biraz olsun unutturabilmek.

İşte, geçen hafta Internet üzerinde ve mail zincirlerinde görüp beğendiğim fıkra, hikaye, yazı ve şiirlerden sizin için seçtiklerim. Ayrıca "Haftanın Siteleri" bölümünde 10 değişik web sitesi tanıtımı var.

Bu haftaki "Haftanın Hikayesi" Bay Romantik'ten. Lakabı gibi kendi de romantik olan bu arkadaşımızın yazı ve şiirlerinden bazılarını gelecek haftalarda yayınlayacağım. "Haftanın Yazısı" bölümünde, bir çoğumuzun şikayet ettiği SPAM mail'ler üzerine bir yazı, "Haftanın Şiir"inde Ümit Yaşar Oğuzcan'dan "Sevi Şiiri", "Haftanın Siteleri" bölümünde ise bu hafta için seçtiğim ve tanıttığım siteler var.

Umarım hoşunuza gider...

HAFTANIN FIKRASI

Ceza
Adamın birine doğum gününde bir papağan hediye ediyorlar, ama ne papağan..

Sürekli kaba konuşuyor, ağıza alınmayacak küfürler ediyor. Eve ne zaman

biri gelse, adam rezil oluyor. Adam, papağanın bu halini değiştirmek için neler neler deniyor; evde soft müzik çalmaktan tutun da bütün gün karşısına geçip kibar kelimeler konuşmaya kadar... Ama işe yaramıyor, papağanın ağzı yine bozuk, bir felaket...

Bir gün adam papağana o kadar çok kızıyor ki, tuttuğu gibi derin dondurucuya koyuyor. Bir kaç dakika boyunca papağan içerden bağırıyor çağırıyor...

Derken birden ses kesiliyor. Adam korkuyor tabi öldü mü diye ve derin dondurucunun kapağını açıyor. O anda papağan adamın koluna zıplıyor ve diyor ki:

- Kullandığım kötü kelimeler için sizden çok özür dilerim. Bundan sonra kendimi düzelteceğime söz veriyorum ve sizden özür diliyorum Adam şoke oluyor. Derken papağan ekliyor:

- Size bir şey sorabilir miyim, tavuk ne suç işlemişti?

HAFTANIN HİKAYESİ

KARBEYAZ TANGOLAR

İstanbul'u bembeyaz bir örtünün kapladığı günlerden biri. Yer Taksim. Gece ve lapa lapa yağan kar muhteşem bir ahenkle dans ederken İstiklal Caddesi'nde, bir akordeon sesi bozar sessizliği. Telaş içinde bir yerlere yetişmeye çalışan insanların bir bölümü sesin nerden geldiğini anlayabilmek için etrafına bakınırken yaşlı bir adamın sesi yankılandı bu kez kulaklarda.

Papatya gibisin beyaz ve ince Eziliyor ruhum seni görünce....

Yıllardır gramofonda, radyoda ve nadiren de olsa televizyonda duyduğumuz bu şarkı bir anda tüm dikkatleri bir noktada topladı. Bir bankamatiğin önünde duran yaşlı ama bir o kadar da dinç bir adam. Akordeonu çalmıyor sanki onunla dans ediyordu bu şarkıyı söylerken... Bembeyaz sakalı ve o gözlerinin üstüne bir perde gibi dökülen bembeyaz saçları ile çok sevimli bir ihtiyardı. Bu adam sıradan bir sokak müzisyeni değildi sanki. Arada eksik çaldığı notalar da oluyordu ama öyle bir ustalıkla geçiştiriyordu ki bunu müzikle ilgilenmeyen birinin anlaması imkansız gibiydi. Bir orkestra şefi edasında hareketler yapıyor etrafında biriken insanları da coşturuyordu çaldığı tangolarla...

Sana nerden gönül verdim

Ah keşke vermez olaydım

Dizelerine başladığında ise bir saattir orada olduğumu fark ettim. Yine de bu tangoyu da dinlemeliydim sonuna kadar. Şarkı bitince oradaki herkes gibi sevimli ihtiyarın yanında duran küçük kutuya bir miktar para bıraktım ve kulağına eğilerek kısık bir sesle

- Amca harika çalıyorsun. Ellerine sağlık! dediğimde suratının şekli değişti birden. O anda yaşlı adamın akordeon çalan parmaklarına takıldı gözüm. Adamın sağ elinin iki parmağı yoktu...

Anladım o neşe dolu adamdaki ani durgunluğun sebebini. Yüzümdeki mahcup ifadeyle adamdan özür dilemek istedim.

"Amca ne olur kusuruma bakma. Böyle olsun istemezdim" dedim.

"Üzülme evlat. Ben bu parmaklarımın olmayışına değil. Eksik nota çaldığıma üzülüyorum" dedi.

Ve gözlerini perde gibi örten bembeyaz saçlarını geriye doğru attığında ise bir gözünün görmediğini fark ettim. Şaşkınlıktan ne diyeceğimi bilmez bir durumda öyle kalakalmışken bana:

"Bak evlat" dedi. "Bir gözümü ve iki parmağımı Kıbrıs Barış Harekatı'nda kaybettim. Devletin verdiği aylık yetmiyor. İş de vermedi kimse. Ama bu akordeonumun sayesinde yıllardır aç kalmadım. Allah'a şükür iki çocuğumu da büyüttüm. Şimdi Tıp Fakültesi'nde okuyorlar... Ben şanslıydım çünkü böyle bir sanatım vardı. Ya böyle bir sanatı olmayanlar ne halde, bir düşünsene. Ben

yine halime şükrediyorum. Çocuklarım okullarını bitirip çalışmaya başlayıncaya kadar gücüm yettiğince çalışacağım. Kaybettiğim parmaklarıma eksik nota çaldığım için, kaybettiğim gözüme de beni dinlerken mutlu olan insanları tek gözle seyretmek zorunda kaldığım için üzülüyorum. Sağlam 8 parmağım ve son derece iyi gören bir gözüm daha var. Bu tadı alabilmek ve insanca yaşayabilmek için onlar da feda olsun..."

Sadece "Hoşça kal Amca" diyebildim ona. 10 dakika sonra kalkacak otobüse binmek için duraklara doğru yürürken yine akordeonun muhteşem tınısı duyuldu İstiklal Caddesi'nde. Ve arkasından o sevimli ihtiyarın dinç sesi...

Deniz ve mehtap

Sordular seni neredesin?

Nasıl derim terk etti

Bırakıp beni gitti

Anladılar ki

Aşkımız bitti...

Bay Romantic

HAFTANIN ŞİİRİ

Sevi Şiiri

Ben senin en çok sesini sevdim

Buğulu çoğu zaman, taze bir ekmek gibi

Önce aşka çağıran, sonra dinlendiren

Bana her zaman dost, her zaman sevgili

Ben senin en çok ellerini sevdim

Bir pınar serinliğinde, küçücük ve ak pak

Nice güzellikler gördüm yeryüzünde

En güzeli bir sabah ellerinle uyanmak

Ben senin en çok gözlerini sevdim

Kah çocukça mavi, kah inadına yeşil

Aydınlıklar, esenlikler, mutluluklar

Hiç biri gözlerin kadar anlamlı değil

Ben senin en çok gülüşünü sevdim

Sevindiren, içimde umut çiçekleri açtıran

Unutturur bana birden acıları, güçlükleri

Dünyam aydınlanır sen güldüğün zaman

Ben senin en çok davranışlarını sevdim

Güçsüze merhametini, zalime direnişini

Haksızlıklar, zorbalıklar karsısında

Vahşi ve mağrur bir dişi kaplan kesilişini

Ben senin en çok sevgi dolu yüreğini sevdim

Tüm çocuklara kanat geren anneliğini

Nice sevgilerin bir pula satıldığı bir dünyada

Sensin, her şeyin üstünde tutan sevgini

Ben senin en çok bana yansımanı sevdim

Bende yeniden var olmanı, benimle bütünleşmeni

Mertliğini, yalansızlığını, dupduruluğunu sevdim

Ben seni sevdim, ben seni sevdim, ben seni...

Ümit Yaşar Oğuzcan

HAFTANIN YAZISI

LÜTFEN DİKKAT EDELİM!

Neden sizce arkadaşlarınız size "mail adresimi herkese gösterme" diye uyarıda bulunuyor? Gösterirseniz ne olur? Sizin e-mail adresiniz kimin işine yarar diye düşündünüz mü? Eğer arkadaşınız sizden böyle bir şey talep ediyorsa, sebebi SPAM maillere kurban olmak istememesidir. Öncelikle SPAM mail kavramı nedir? Bunun için aşağıdaki yazıya bir göz atalım.

SPAM NEDİR?

Sürekli aldığımız "bu mesajı bilmem kaç kişiye yollarsanız, x kuruluşu mesaj başına x dolar verecek" ya da '' size gelen bu mesajı en az 15 kişiye göndermezseniz başınız dertten kurtulmayacak'' türünden e-postaların gerçekle hiçbir ilgisi yoktur ve SPAM olarak adlandırılır. SPAM kapsamındaki diğer tip e-postalar, bir takım ürün satış ilanları, zincir mektuplar, ne olduğu belirsiz virüs uyarıları, dünya bilmem kimler birliği olarak zavallı Afgan kadınlarına veya bilmem kim kuruluşunun dünyayı zehirlediğine vs. yönelik imza kampanyaları, bilmem ne adresinden alınacak program ile surf yaparken para kazanacağımızı anlatan postalar, Microsoft'un yeni programlarına koyduğu bir kodla bütün e-postaları izlemesi, sinemada iğne ile AIDS kapanlar veya böbrekleri çalınanlarla ilgili hikayeler, zavallı hasta bir çocuğun (hep aynı senaryo kullanılır) gönderdiği e-postanın her atılışında bilmem kaç kuruş para kazanacağı ile ilgili postalardır. Bu tür postaların hiçbirinin gerçekle ilgisi yoktur ve tek amaçları bu tür postalar forward edildikçe üzerinde toplanan e-posta adreslerinin toplanmasıdır. Dikkat edilirse imza kampanyalarında bile e-posta adresinizi eklemeniz istenmektedir. Bu zincir mektuplarla toplanan adresler daha sonra pazarlanmakta, "250000 Türk'ün e-posta adresi" gibisinden CDler ile satılmaktadır. Ardından bu posta adreslerine (abuk sabuk genelde illegal) ürün ilanları gelmektedir. Bu tür ilanların sonundaki "çıkmak için bilmemkim@bilmemnere.com adresine remove başlıklı bir e-posta göndermeniz yeter" yazısı KESİNLİKLE ciddiye alınmamalıdır.

Genelde bu tür remove cevapları dikkate alınmamakta, hatta e-posta adresinin doğruluğunu kontrol etmekte kullanılmaktadır. Kullanıcının isteği dışında gönderilen bu tür e-postaların hepsine SPAM adı verilir ve gerek e-posta adreslerinin gereksiz şişmesine, gerekse İnternet trafiğinin (şu anda bir problem teşkil etmese de yakın gelecekte) artmasına yol açarak, gereksiz bir yük oluşturmaktadır. Peki sizin maillerinizin bununla ne ilgisi var? Siz burada belirtilen tür mailleri zaten hiç atmıyorsunuz. Sizin attıklarınız zararsız/komik yazılar, karikatürler, ve üstelik SADECE KENDİ ARKADAŞ ÇEVRENİZDEN BİR KAÇ KİŞİYE ATIYORSUNUZ.

Olayı tekrar gözden geçirirsek, sizin attıklarınızla, yukarıda belirtilen tür maillerin hiç bir farkı yok. Sizin yolladığınız mail de o arkadaştan bu arkadaşa gezinerek, en sonunda "To" kısmında 100 kadar arkadaşın adını içererek, bu adresleri toplayan birinin eline geçebilir. Sonuç? "bu kişiler benim mail adresimi nerden buluyor?" dediğiniz olmadı mi hiç? Peki bundan kurtulmanın bir yolu yok mu? Var. Aslında bu iğrenç durumdan kurtulmanın çok kolay, çok zahmetsiz ve çok kısa bir yolu var.

Birden çok kişiye mail atıyorsanız,

MAIL ATTIĞINIZ KİŞİLERİN ADRESİNİ "BCC" KISMINA YAZMAK. BCC nedir ? BCC, henüz maillerin varolmadığı zamandan gelen bir terimin kısa yazılışıdır. "Blind Carbon Copy". (Akabinde CC: Carbon Copy). "BCC"'nin "CC"'den ve "To"'dan farkı, BCC'ye yazılan adreslerin KİMSE TARAFINDAN GÖRÜLEMEMESİDİR.

Yani birden fazla kişiye yolladığımız maillerde, ARKADAŞLARINIZIN ADRESLERİNİ BCC'YE YAZMAK BU SORUN İÇİN KESİN ÇÖZÜMDÜR. Bununla birlikte "forward" ettiğiniz maillerin başındaki "---Original Message---" kısmın hemen altındaki mail adreslerini de silerseniz, hem yollanan maillerin içeriği 10'larca gereksiz satırdan kurtulacak ve böylece okunması kolaylaşacak, hem de mail adresi hırsızlarının işi zorlaşacaktır. Görüldüğü gibi kolay olan bu çözümün tek zor yanı, onu akıl etmek. Gerçekten böyle bir Spam Mail Ticareti'nden habersiz arkadaşlarınızın böyle bir şey düşünmesine pek imkan yok. Öyleyse bu bilgiyi onlarla paylaşarak hem onları, hem de kendi mail adreslerimizi kurtarmalıyız. Bu mail ticaretinin boyutları hakkında fikir vermesi için şunu da belirteyim ki, duyduğuma göre Amazon.com'da kendisine üye olan kullanıcıların bilgilerinin Amazon.com'un malı olduğunu ve onları istediği gibi pazarlayabileceğini iddia etmeye başladı. Varın gerisini siz düşünün... Unutmayın, siz de Internet zincirinin bir halkasısınız ve bu zincirin daha kaliteli olması için üzerinize düşen görevi yapın. Bu mailid arkadaşlarınızla paylaşırken lütfen BCC olarak gönderin.

Kaynağı Bilinmiyor

HAFTANIN SİTELERİi

1-) https://www.biliyormusun.net

Türkiye'nin ilk ve tek interaktif bilgi yarışması. Ücretsiz üye olduktan sonra, size verilen süre içinde soruları doğru yanıtlarsanız değişik hediyeler kazanıyorsunuz. Bir gün içinde en fazla 5 kere yarışabiliyorsunuz. Kazandığınız hediye, başvuruda belirttiğiniz e-mail adresi ile iletişim sağlanarak size ulaştırılıyor. İsterseniz siz de soru gönderebilir, sohbet odalarında arkadaşlarınızla görüşebilirsiniz.

2-) https://www.tebesir.com

Lise ve üniversite öğrencilerinin, mezunların, eğitimcilerin ve yurtdışında eğitimini sürdürmek isteyen öğrencilerin, kısaca eğitim ile ilgilenen herkesin, eğitim başlığı altındaki tüm konularda profesyonel rehberlik hizmeti alabileceği bir site. Toplam 2700 sayfa içerik ve 30.000 maddelik link, telefon ve adres rehberi, mesaj panosu, forum köşesi, çeşitli bilgiler ve haberleri bünyesinde bulundurmakta.

3-) https://www.turkmagic.org

Küçük büyük herkesi cezbeder sihir, sihirbazlık. Bu site, sihirbazlığın daha iyi anlaşılması ve tanınması için kurulmuş. Sitede bu konuda çeşitli bilgiler bulabilirsiniz. Hatta bazı sihirbazlık hilelerini bile öğrenebilirsiniz. Ayrıca sihirbazlıkla ilgili diğer yerli ve yabancı sitelere linkler de bulunmakta.

4-) https://www.hpgalleries.com

Önce kitapları, sonra filmi ile dünyada büyük yankı uyandıran Harry Potter ile ilgili hazırlanmış, diğer HP sitelerine kıyasla daha ayrıntılı ve güncel bir site. Harry Potter ile ilgili öğrenmek istediğiniz tüm bilgileri burada bulabilirsiniz. Kitaplar ve film hakkında önemli bilgiler, röportajlar, piyasaya çıkacak yeni kitap ve filmler hakkındaki projeler, söylentiler, resimler, Harry Potter hediyelik eşyaları alabileceğiniz alışveriş bölümünün de bulunduğu bu siteyi ziyaret etmenizi tavsiye ederim. Sitede ayrıca kitapta kullanılan terimlerin Türkçe karşılığının da verildiği bir bölüm bulunmakta.

5-) https://www.evlilik.com

Türkiye'nin ilk evlilik portalı. Evlilik hazırlığı yapan çiftlere rehberlik etmek amacıyla hazırlanan site, davetli listesi düzenlemekten yapılacak işlerin listelenmesine, düğün planından, gelinlik Ğ damatlık seçimine, evlilik ile ilgili chat ve forumlardan balayı seçeneklerine kadar evlenmek isteyenlerin detaylı bilgi alabilecekleri bir yer.

6-) https://www.antoloji.com

Türkçe hazırlanmış en kapsamlı şiir sitesi desem yanılmış olmam herhalde. İstediğiniz şiire ya da şaire hemen ulaşma imkanı veriyor. Eğer siz de şiirden hoşlanıyorsanız her gün eklenen yeni şiirler, haftanın en çok satan ve en yeni 10 kitap listelerinin dahil edildiği bu site ilginizi çekecektir.

7-) https://www.muzikkutusu.com

Müzik Kutusu, Türkiye'nin Müzik Merkezi sloganıyla kurulmuş, Türkiye'nin en iyi yabancı müzik sitesi olma hedefini gerçekleştirmeye çalışan bir sitedir. Bugün, bir milyonu aşkın toplam ziyaretçi sayısı ve binlerce duyuru servisi üyesi bulunmaktadır. Albüm tanıtımları, sevilen şarkıcı ve gruplar hakkında bilgiler, fotoğraf galerileri, şarkı sözleri, özel koleksiyonlar sunan site sürekli kendini yenilemekte ve her zaman güncel kalmaktadır.

8-) https://www.saglikrehberi.com

Sağlık ile ilgili bir konuda internet aracılığı ile bilgi almak istiyorsunuz. Ama bu konuda herhangi bir site bilmiyorsunuz. İşte, saglikrehberi.com burada devreye giriyor. Sağlık konularını kategorilere ayırmışlar. İlgilendiğiniz kategoriyi seçtiğinizde karşınıza konuyla ilgili linkler çıkıyor. Aradığınızı burada bulmadıysanız ya da daha ayrıntılı bilgi istiyorsanız, site o zaman size rehberde ya da web'de arama seçeneği de sunuyor.

9-) https://www.garfield.com

Yemek yemekten, uyumaktan, sahibi Jon'a eziyet etmekten çok zevk alan, her tür diyet ve hareketten nefret eden turuncu ve şişman kedi Garfield'ı tanımayanınız yoktur sanırım. Bu site, onun resmi sitesi. Özellikle e-kartları ve ekran koruyucuları görülmeye değer. İsterseniz kendinize garfield.com uzantılı bir e-mail adresi bile alabilirsiniz.

10-) https://www.sineforum.com

Vizyondaki filmler, yakında vizyona girecekler, ödüller, festivaller, haberler, dünya ve Türk sinemasında ilkler, anketler , forumlar ve diğerleri... İster sinema ile yakından ilgilenin, ister gideceğiniz film hakkında bilgi almak isteyin, size tavsiyem mutlaka bu siteyi gezin.

denizesentas@hotmail.com