kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
5 Nisan 2009, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Pazar SABAH  
GÜLSE BİRSEL

Başarının sırrı bu yazıda!

Malcolm Gladwell şu anda dünyanın en popüler yazarlarından biri.
Dünyadaki yeni davranış, kavram ve trendlerin patlayıp bir kıvılcımdan geniş bir yangına nasıl dönüştüğünü anlattığı Kıvılcım Anı ve anlık, içgüdüsel bazı kararların, en az araştırmalar sonucu verilenler kadar doğru olabileceğini kanıtladığı Düşünmeden Düşünebilmenin Gücü kitaplarıyla hem çok tartışma yarattı, hem de dünyanın ve insan davranışlarının bugününe bakışı değiştirdi.
Son kitabı henüz Türkçeye çevrilmedi. Adı Outliers: The Story of Success, yani 'Aykırı Değerler- Başarının Hikâyesi'.
Gladwell'in her kitabında varılan sonuçlar ve geliştirdiği hipotezler ilginç. Ama verdiği örnekler ve insan hikâyeleri daha da ilginç.
Bu kitapta başarının, genellikle daha romantik tanımında olduğu gibi 'Büyük yetenekler, doğuştan varolan üstün özellikli bambaşka beyinler'den çok, doğduktan sonra yaşanılanlarla ilgili olduğu tezi önde. Yani doğduğunuz şehir, aileniz, gittiğiniz okul, bulunduğunuz ortam, rastlantısal tecrübeler, edindiğiniz arkadaşlar, ne kadar çalıştığınız, kiminle tanıştığınız vesaire...
Örneğin Bill Gates'in de, Beatles grubunun da dev başarılarını, üstün yeteneklerinden çok önlerine çıkan fırsat ve tecrübelere bağlıyor Gladwell. "Beatles grubunun çalmak için sık sık Hamburg'a davet edilmeleri ve burada para kazanmak için ağır şartlarda, gecelerce, çok uzun saatler sahnede kalıp çalmaları, onlar için müthiş bir pratik fırsatı oldu ve sanatlarında ustalaşmalarını sağladı," diyor. Aynı şekilde "Bill Gates'in 1968 yılında tesadüfen, bir bilgisayar terminalini kullanma hakkı olan bir lisede okumuş olması ve Harvard'dan atılmadan önce üniversitede bilgisayar programcılığıyla ilgili çalışacak fırsat ve altyapı bulmuş olması, onu Bill Gates yapan en önemli faktör oldu," kanısında.
Yaşadığınız kültürün gelenek ve görenekleri de sizin başarınız üzerinde etki sahibi, kitaba göre. Örneğin Uzakdoğulu öğrencilerin matematik konusunda büyük başarı göstermeleri, net bir bilgi. Bunun sebebiyse Uzakdoğuluların zekâsındaki genetik bir özellik değil. Uzakdoğu kültürünün, pirinç toplayıcılığı geleneğinden gelen, azim, dirayet ve çalışkanlığa büyük değer veren kültürel yapısı.
Bilimsel olarak kusursuz biçimde ispatlanmış teoriler olmasa da, kitap ilginç çıkarımlarla dolu. Ve özellikle arkadaş sohbetlerinde anlatılacak müthiş insan hikâyelerinden bahsediyor. Bu açıdan okuması da çok zevkli.
Ancak yazarın benim en çok dikkatimi çeken, ve bana göre gerçekten ayağı en çok yere basan tezi, ilk kez nörolog Daniel Levitin'in ortaya attığı 10 bin saat kuralı. Levitin'in fikrinden yola çıkan Gladwell'e göre, eski zamanlardaki 'Doğuştan dâhi' tanımının yerini, artık işini çok iyi yapan üstün başarılı insanlar almış durumda. Ve bir işte 'Deha' sayılabilmek için o konuda hatırı sayılır bir yetenek yeterli. Eğer bu yeteneğin üzerine 10 bin saat kuralını koyarsanız deha olmanız işten bile değil. Yani ister marangoz olun, ister matematikçi, mimar veya şarkıcı, herhangi bir konuda 10 bin saat pratik yaptıysanız, yani 10 yıl boyunca haftada 20 saat mesela, o alanda deha, en azından büyük bir usta olmanız kaçınılmaz.
Kendime dönüp baktım, yazarlık konusunda yeteneksiz sayılmayacağıma göre ve şimdiye kadar senaryo yazımına (183 bölüm x 33 saatten) yaklaşık altı bin saat harcadığıma göre, bir dört bin saat daha çalışırsam usta olmaya yaklaşacağım konusunda ümitlerim güçlendi!
Her gün birkaç mail gelir bana. "Şarkıcıoyuncu- sunucu-yazar-modacı vs. olmak istiyorum, kimse yardım etmiyor, bana bir yol gösterin, bir fırsat verin," diye.
Şimdi hepsini toptan cevaplıyorum: Bir miktar yeteneğiniz olduğuna eminseniz, bir 10 bin saat pratik yapın, sonra hâlâ bir baltaya sap olmazsanız şikâyet edin!
Yaa, pabuç pahalı!


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

Ayrıntılar için lütfen tıklayın