kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
4 Aralık 2008, Perşembe
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Günaydın  
ŞİRİN SEVER

Geçen hafta olan bitenler

* 'Kars'a kar' duası!
Geçen Pazar Mahsun Kırmızgül'le Hisar'da kahvaltıdaydık. İşte size sohbetimizden birkaç ayrıntı...
- Güneşi Gördüm filminin çekimleri büyük oranda bitmiş. Şu anda son sahneler için Kars'a kar yağmasını bekliyorlar. Neredeyse kar duasına çıkacak Mahsun!
- Filmin fragmanı hazır, Londra'da seslendirmesi yapılmış. Yarından itibaren sinemalarda gösterilmeye başlanacak.
- Filmin teknik ekibinin yarısı A.R.O.G'u da yapan elamanlar.
- Çello sanatçısı Mine Cangal'la bir dargın bir barışık süren ilişkisi devam ediyor. "İyi insan o kadar az ki, sevgiyi bulmak o kadar zor ki, artık kıymetini biliyorum bazı şeylerin" dedi. E bravo!
- Bu not da 'Yönetmenliğe sardı, müziği unuttu' diyenlere: Yaza bir albüm yetiştirecek, bol bol da konser vermeyi düşünüyor.
- Saçlarını kısacık kestirmiş, bıyık-sakal da var; görünce tanıyamadım. Kafasına da bere geçirmiş, filmden önce kimse fotoğraflarını çekmesin diye. Alışkanlık haline getirdi!
- İnsan bu kadar mı hızlı yemek yer kardeşim! Ben de ona uydum, bütün yediklerim mideme oturdu.

* Pamuk'un korsan eylemi
Güya korsan kitapla mücadele için için bandrol uygulaması getirilmişti. Nafile! Korsancıyı hiçbir şey durdurmuyor. Son korsan hikayesi Nobelli yazarımız Orhan Pamuk'tan... 'Masumiyet Müzesi'nin korsan basılması karşısında ilginç bir eylem yapmış Pamuk. Cumhuriyet kitap ekindeki habere göre; Kültür Bakanı Ertuğrul Günay'a biri imzalı biri imzasız iki kitabını birden yollamış. İmzasız olan kitaba "Bu kitabı imzalamadım çünkü gerçek değil, korsan baskı" diye yazılı bir not iliştirmiş. Eee, Nobelli yazarın eylemi de böyle olur! Bu ironik mesajı alan Günay da hemen harekete geçmiş. Tabii ne yapabileceği meçhul. Atatürk'e saygısızlık olmasın diye 'Mustafa'nın korsanını yapmayan 'duyarlı' filmcilerin 'iyi niyet'ini suistimal edip kitap kapaklarını da mı değiştirsek!

* Tiyatroda bacak kavgası!
Gülriz Sururi sesi soluğu çıkmaz, köşesine çekilmişken bir sabah durup dururken, uykudan uyanmış gibi hem Ali Poyrazoğlu'na hem Deniz Akkaya'ya saldırdı; okumuşsunuzdur, sizden kaçmaz! Ali Poyrazoğlu aradı ertesi gün, bir anekdot anlattı. Deniz Akkaya'ya "Güzel bacaklar oyun kurtarmaz" diyen Sururi'nin tam da aynı sebeple Orhan Veli tarafından 'Şairin işi' adlı kitabında eleştirildiğini söyledi. Kitabın 104. sayfasında şöyle diyor Veli: "...Gülriz Sururi'nin göz dolduran hali bir sahneyi kurtarmak için kafi gelmiyor. Tiyatro sayesinde geçinen insanlardan her şeyden evvel tiyatroyu ciddiye almaları beklenir. Oysa ki bu revüde bunu bulmak imkansız..." Poyrazoğlu, kendisine "O tiyatrocu mu, bilmiyordum" diyen Sururi'den böylece intikamını almış oldu!