kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
23 Kasım 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
UMUR TALU
Dipsiz Kuyu

Bir kadın...

Desa fabrikası önünde yüzü aşkın gündür bir kadın "direniş"te.
Çünkü, örgütlenmek isteyen, hak isteyen, kreş isteyen, aşırı mesailerin karşılığını isteyen Arslan bir Emine kadın.
Bu kadınlar, bilirsiniz işte, çok "popüler" değildir.
Oysa nice "popüler" kadın ve erkeğin üstlerindeki harika deri montlarda, eteklerde, çizmelerde, yeleklerde bu "kadınların parmağı" var.
"Kadın hakkı" deniyor ya; işte size tam teşekküllü "kadın hakkı". Hem işçi, hem kadın, hem direnişçi!
(Bu konuda okuduğum en iyi yazılardan birini, öyle "işçi hakları, direniş, grev" gibi konulardan pek haz etmeyen, "İşçiler işi bıraktı, millet perişan" gibi bir gazetecilik kültürüne sadık Zaman gazetesinde, o kültüre inat bir kadın, başı kapalı vicdanı çok açık bir kadın, Nihal Bengisu Karaca yazdı.)