kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
16 Kasım 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Magazin Sağlık Televizyon Yazarlar Kültür Sanat
 
24 Saat
24 Saat

Antalya davet etmiyor ya Cannes'da oynayacağım!

BELGİN ÇOBAN
14.11.2008
'Troya' efsanesi İstanbul'da yeniden sahnelenmeye başladı. İlk günkü heyecanı yaşayan Anadolu Ateşi Genel Sanat Yönetmeni Mustafa Erdoğan sitemli: Dubai Film Festivali'ni açıyoruz, Suriye'yi kapıyoruz, Antalya'ya davet edilmiyoruz, çok şaşırıyorum... Ama ahdettim Cannes'da oynayacağız!..
İstanbul Gösteri Merkezi'nin, neyse ki sıcak bir odasında, nihayet konuşmaya başladığımızda yorgunluğu artık baş ağrısına dönüşmüştü Mustafa Erdoğan'ın. Üstelik bizimle işi bittiğinde, eşofmanlarını giyip sahneye çıkacak ve 22.30'a kadar grubunu çalıştıracaktı. Dediğine göre; her çalışma gününün son bir buçuk saati de, oyunu baştan sona oynayıp değerlendirir ve ertesi gün daha ne yapılabilir diye düşünürmüş. Çünkü 'Troya' büyük bir prodüksiyon ve Erdoğan haklı olarak sahnedeki işin mükemmel olmasını istiyor. Sonuçta 'Troya'nın dünya klasiği olma hedefi var. Şimdiki reaksiyondan memnun olduğunu söyleyen Erdoğan "Karar verici bölgeler; Paris, Moskova, İngiltere ve Amerika'dan da aynı reaksiyonu görürse alanında tek olacak" diyor. Bunu söylerken sesinin tonlamasından bakışlarına kadar inancı tam, güveni yüksek...

ANTALYA'DAKİ TEK FAALİYETİZ
'Troya' henüz yurtdışında gösteri yapmadı. Türkiye turnesi için de yakın süreçte bir turne planı yok. Ama 'dayanış ve direniş destanı' ön plana çıkarılan 'Troya' gösterisini bugüne kadar 250 bin kişi izlemiş, bunun 150 bini de Kuzey Avrupalılar'ın çoğunlukta olduğu turistlermiş. Nerede mi izlemişler; elbette Anadolu Ateşi Dans Topluluğu'nun, Antalya'da, 42 günde inşa ettiği Gloria Aspendos Arena'da... Şimdi sıkı durun; 'Troya' her temsilde Antalya ekonomisine 350 bin Euro ile 370 bin Euro civarında girdi sağlamış. Sıralıyor Erdoğan: "Otobüsler, restoranlar, tur rehberleri, gözlemeciler, simitçiler, kuyumcular, oteller, acenteler... Çünkü turist paketini almış gelmiş, beş yıldızlı otelden dışarı adımını atmıyor, sürekli yiyip içip denize giriyor, para harcamıyor. Tek bir faaliyet var, 'Anadolu Ateşi'ni izlemek! Onun için çıkıyorlar otellerden ve Antalya halkı da turist görüyor bu sayede!" Peki Antalyalılar'dan takdir görüyorlar mı?

ÜÇ MİLYON TURİSTİN HABERİ YOK
İşte cevabı: "Antalyalılar o kadar güzel bir film festivali yapıyorlar ki, tebrik ediyorum, büyük bir gizlilik içinde yapıyorlar! Üç milyon turist oluyor o festivalin yapıldığı tarihte, turistin haberi olmuyor! Ama uluslararası bir festival yapıyorlar... Müthiş... Dubai Film Festivali'nin açılışında oynuyoruz, Suriye Film Festivali'nin kapanışında oynuyoruz, Cannes Film Festivali'nde oynayacağız, Antalya Film Festivali'ne davet edilmiyoruz. Çok şaşırıyorum Antalya'ya çok..." Ben Antalya'yı pas geçip, arada geçen Cannes sözüne takılıyorum; soruyorum: "Cannes'da bu sene mi oynayacaksınız?" Cevap yüksek sesle geliyor: "Ahdettim oynayacağım!"