kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
8 Kasım 2008, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
Günaydın  
YÜKSEL AYTUĞ

Sade Okan mı, sütlü mü?

KURALDIR, çok naz aşığı, çok konuşma seyirciyi usandırır. Okan Bayülgen iyi adam hoş adam da, ekranda sanki gerektiğinden fazla konuşuyor gibi... Hem Disko Kralı'nda hem de NTV'deki Sade Vatandaş'ta Okan'dan fırsat bulup iki cümleyi arka arkaya sıralayabilenler kendilerini şanslı sayıyorlar. Geçen gece Sade Vatandaş'a dekor olan, pardon konuk olan Reha Muhtar 20 dakika boyunca kendine konuşma sırası gelmeyince, "Okan beni niye çağırdın buraya? İkiniz karşılıklı konuşacaksanız, ben gideyim bari" demek zorunda kaldı. Buna literatürde "fikir taşması" deniliyor. Eğer bilginiz, kültürünüz, birikiminiz, vizyonunuz standartların üzerindeyse, konuşmaktan keyif alıyorsanız ve karşınızda da sizi dinlemeye muhtaç olduğunu sandığınız bir kaç milyon izleyici varsa kaçınılmaz olarak çeneniz düşüyor. Böyle olunca da talk show programı nutuğa dönüşüyor. Okan'a naçizane tavsiyem; yayın bantlarında kendi konuştuğu süre ile konuklarının konuşmalarına ayırdığı süreyi kronometre ile hesaplayıp, karşılaştırması. Eminim, ortaya çıkan sonuçtan kendi de mahcup olacaktır. Bir de Okan'ın ekranda "kişilik bölünmesi" yaşadığına şahit oluyorum. Cumartesi geceleri Disko Kralı'nda hafif havai, çokça hercai, telefonla bağlanan konuklarına "Yaaa, soru mu şimdi bu? Konuklarıma soracağın şöyle daha etli butlu bir sorun yoksa seni gönderiyorum" filan diyen, uçarı, haylaz bir çocuk... Hafta içi NTV ekranlarındaki Sade Vatandaş'ta ise konuklarından daha uzman, ciddi, ağırbaşlı, telefonla bağlananlara "Buyurun efendim, başka ekleyeceğiniz bir şey var mı?" diye nezaketten kırılan entelektüel bir salon adamı. Beyazıt Öztürk de iki farklı kanalda iki program sunuyor. Ama her ikisinde de ton farkı olmadan aynı Beyaz'ı ortaya koyuyor. Bir oyuncunun her filmde ayrı bir role soyunması takdir gören bir yetenektir. Ama bir sunucunun "kanalına göre" şekil değiştirmesi, ekran başındaki izleyicide "güven bunalımı" yaratır. Benden uyarması...