kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
18 Ekim 2008, Cumartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Fuardan ne umduk, ne bulduk?

ECE KOÇAL FRANKFURT
18.10.2008
60. Frankfurt Kitap Fuarı'na katılan ve görüşlerini aldığımız yayıncıların bir kısmı, bu fırsatı çok iyi değerlendirirken, bir kısmı da eleştirilerini sıralıyor..
Türkiye'nin 'Onur Konuğu' olduğu 60. Uluslararası Frankfurt Kitap Fuarı'nda üçüncü gün geride kalırken, Türkiye'yi temsilen stand açan bellibaşlı yayınevlerine, 'işlerin yolunda olup olmadığını' sormak istedik.
Müge Gürsoy Sökmen (Metis Yayınları): Çok iyi hazırlanmak gerekiyordu. Biz elimizden geldiği kadarıyla bunu arkadaşlara hatırlatmaya çalıştık. Bunu yapanların da zaten daha memnun olduğunu görüyoruz. Mesela İletişim Yayınları vızır vızır çalışıyor. Metis olarak dün altı yedi yayıncıyla randevulaştık. Bize, eskiden "Bir Türk yazarımız var, başkasına gerek yok" derlerdi. Şimdi "Daha ne var?" diyorlar. Nurdan Gürbilek'i iki Alman yayıncı kapışıyor. MIT yayınevi, Saffet Murat Tuna'nun Histerik Bilinç kitabıyla ilgileniyor. Bilge Karasu ise zaten pek çok ülkede bundan böyle okunacak...
İlknur Özdemir (Turkuvaz Kitap): Ben daha fazla şey bekliyordum. Burada hiç hareketlilik, canlılık, renklilik yok. Geçen yıl Katalanlar onur konuğuyken, çok canlı etkinliklerle ilgi çeken bir sunum vardı. Biz üç yıllık yayıneviyiz. Yazarlarımızı satmak için ötekilerden gerideyiz...
Bahar Siber (İletişim Yayınları editörü): İlgiden memnunuz. Son yıllarda Türk edebiyatına artan bir ilgi vardı. Bu yıl patlama yaşıyor. Fuarın geneli önceki yıllara göre daha sakin. Bizim de eski bir yayınevi olarak daha fazla görüşmemiz var. Orhan Pamuk'un yayınevi olmamızın da etkisi vardır. Durumumuzdan şikâyetçi değiliz. Örneğin dün, Alman Galata Verlag ve Orlanda, Holandalı Athenaeum, Brezilya'dan Ediouro Yayınevleri ile görüşmelerimiz oldu.
Tülin Er (Everest Yayınları editörü): Çok büyük bir beklentiyle gelmedik. Ama önceki yıllara göre daha çok ilgi görüyoruz. Onur konuğu olduğumuz için daha çok ilgi gösterildi. Ama etkinliklerin kendi içine kapalı olduğunu düşünüyorum. Sonuç yok, ama ilgi var. Kitaplarımızın İngilizce çevirileri olmaması ve talep görmesi nedeniyle Buket Uzuner, Ayşe Kulin ve Kürşat Başar'ın bazı kitaplarını bu yüzden çevirdik. Pınar Kür'ü Bulgarcaya taşıdık. Günde ortalama üç kişiyle telif için görüştüm.
Ömer Yenici (Epsilon Yayınevi editörü): Kültür Bakanlığı'nın bölümünde değiliz, kendimiz bağımsız stand açtık. Bakanlığın neye göre yayınevi seçtiğini bilmiyorum. Türkiye'de adı duyulmamış yayınevlerini toplamışlar. Biz bir yıl önceden hazırlıklara başladık. İpek Ongun'un üç kitabının İngilizceye ve Almancaya çevirilerini yaptık. Kendisinin kitaplarıyla Yunanistan'dan İspanya'ya kadar pek çok ülke ilgileniyor.
Arman Fikri (İnkılap Kitabevi editörü): 15 yıldır Frankfurt Kitap Fuarı'na geliyorum. İlk kez katılımcı olarak geldim. Eskiden ortak standa birkaç kitabımızı gönderiyorduk. Bugüne kadar faydasını görmemiştik. Dün komşu ülke Yunanistan'dan ilgilenenler oldu. Emine Beder'in kitaplarıyla ilgilendiler. Anjelika Akbar'ın hikâye kitabı da ilgilerini çekti. Bulgar yayınevi Agata, Solmaz Kamuran'ın Çanakkale adı eseriyle ilgilendi.