kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
30 Eylül 2008, Salı
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
ŞEREF OĞUZ
ÖNERİ-YORUM

Yıldız kaydırmak!

Bir davaya zarar vermenin en etkin ve sinsi yolu, o davayı, bile bile yanlış gerekçeler ileri sürerek savunmaktır. Bu etkin yol, bazen "ülkem için" sözüyle gerekçelendirilir, bazen de kendi kurumunu büyütmek adına inşa edilir.
Mesela "öğrencim çok, yerim dar" gerekçesiyle, binasıyla özdeşleşen bir okulu, "sanayi" ye taşımak gibi...
Yıldız Teknik Üniversitesi, 1911'de Kondüktör Mektebi olarak kuruldu.
Zamanla, İstanbul'un sayılı değerlerinden, "marka üniversite"lerimizden biri haline geldi.
Beşiktaş Yıldız Sarayı yerleşkesi "dar" gelmeye başlayınca yeni yer aradılar.
Tahsis edilen Davutpaşa Kışlası, Yıldız Teknik Üniversitesi'nin yeni mekanı olunca, fakültelerini teker teker buraya taşıdılar.
Oysa Davutpaşa Yerleşkesi, Yıldız'ın "sanayie ve araştırmaya" yönelik birimi, mesela "teknopark" olabilirdi.
Son olarak bu ders yılında, daha yenileri dururken, Yıldız'ın marka değerini yaratan İnşaat Fakültesi de Davutpaşa'ya postalandı.
Dünyada üniversiteleriyle gurur duyan kentler vardır.
Mesela Oxford, Cambridge, Harvard, Yale, MIT, Sorbonne, adeta dünya markası haline gelmişlerdir ve yüzyıllardır aynı mekandadırlar.
Yöneticileri, genişleyen ihtiyaçlarına rağmen, ikon haline gelen kampuslarından taşınmayı düşünmemişlerdir.
Türkiye'de böylesi tarihi değere sahip okulumuz azdır.
İstanbul Üniversitesi de tıpkı Yıldız gibi, yüzyıllık tarihi değerini hiçe sayan ahmak yöneticiler elinde oyuncak olunca, "talebesizleştirme" sürecine sokulmuştu.
Ergenekon sanıklarından Kemal Alemdaroğlu'nun 28 Şubat sürecinde estirdiği "taşınma terörü" bugün İstanbul Üniversitesi'ni, alt sıralara düşürmüş, marka değerini zedelemiştir.
Üniversite, öncelikle hocası, sonra öğrencisi ve daha sonra da kampusuyla bir değer yaratır.
Yıldız'ı yönetenler, bu tarihi doku içindeki marka haline gelen kampusundan en eski fakültesini şutlayarak, acaba marka değerini çöpe attıklarının farkında mıdır?
Üniversite "kaportacı" mıdır ki "organize sanayi sitesi" mantığıyla "tehcir"e, zorunlu göçe tabi tutulur?
Bana göre Yıldız'dan Kutup Yıldızı kaymıştır ve Davutpaşa Teknik Üniversitesi diye yeni bir marka ihdas edilmiştir.
İşte size Yıldız Teknik Üniversitesi markasına zarar vermenin en sinsi ve etkin yolu...
Yazık!..