kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 4 Aralık 2007, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

İhanete uğradığın zaman alıp ceketini gideceksin!

ECE SARUHAN - GÜNAYDIN
'Karmakarışık' adlı tiyatro oyununda eşini aldatan bir bakana yardım eden özel kalem müdürünü canlandıran Ali Sunal: İhanetin farkına vardığın zaman alıp ceketini çekip gideceksin. O kadar aslan yürekliysen tabii!..
Onu tanımadan önce hakkındaki görüşüm şuydu; 'Türkiye'yi en çok güldüren adamın babasına hiç benzemeyen ukala oğlu!' Önyargımın kırıldığı ilk yer, tiyatro sahnesi oldu. O ana kadar karşılaştığım hiçbir yerde gülerken görmediğim Ali Sunal; sahnede hem gülüyor, hem de oyunu izlemeye gelenleri güldürüyordu. Röportaj için buluştuğumuzda; babasının hayatını kaybettiği günden beri 'başkaları tarafından yadırganmamak için taktığını' itiraf ettiği o maskesini yüzünden çıkarttı. Ve işte Kemal Sunal'ın oğlu oradaydı. Babası gibi hem olgun, hem de komik. Çaktırmasa da gizli bir romantik...

* Önce 'Karmakarışık'tan konuşalım. Oyunda eşini aldatmaya kalkan bir bakanın başına gelenler anlatılıyor...
Bir İngiliz bakanıyla muhalefet partisi sekreteri, kaçamak yapmak için bir otel odasında buluşuyor. Odada ceset buluyorlar. Bakan da tehlike unsurlarını savuşturmak için özel kalem müdürünü çağırıyor.

ALDATILMIŞ OLABİLİRİM

* Yani sizi...
Evet. Bu özel kalem müdürü beceriksiz ve saf biri. Kendi evinden ibaret bir hayatı ve çok sevdiği bir anneciği var. Bakana yardım etmek için o da işin içine girince, ortaya karmakarışık bir durum çıkıyor.

* Son dönemde aldatma konusu tiyatrolarda çok fazla işlenir oldu...
Eskiden de bu konuyla ilgili çok oyun vardı ama kimseye batmıyordu. Artık batıyor. Aldatmak değil, aldatmamak ayıp oldu neredeyse! 'Aa, yoksa sen aldatmıyor musun?' gibi bir durum var.

* Siz hiç aldatıldınız mı?
Olabilir, bilmiyorum.

* Tipik bir 'kaçış' cevabı!
Ben hissetmedim. Belki de insan sevdiği için görmezden geliyor. İnsan aldatıldığını tam olarak bilemeyebilir ama sevgilinin senden gittiğini hissedersin. O duyguyu yaşadım mesela.

* Ne yaptınız peki?
Ya o gitmeden sen çekip gidiyorsun ya da saçmalamaya başlıyorsun ve bir patinaja giriyorsun. (Gülüyor) Hiçbir işe yaramayacağını bilerek tutmaya çalışıyorsun karşındakini. Çaresizce çabaladıkça sonunu hazırlıyorsun bir şeylerin. Olayları kabullenip, kendin her şeyin farkına varabiliyorsan, alıp ceketini gideceksin bence. Tabii yapabiliyorsan, o kadar aslan yürekliysen! (Gülüyor)

RAHATSIZ EDİCİ OLUYOR

* Siz gitmek istediğinizde ve biri size yapıştığında ne hissediyorsunuz peki?
O kısımda rahatsız edici bir hal alıyor durum. Karşınızdaki kişi sizinle bir ilgilenirken, dört ilgilenmeye başlıyor. Seninle konuşabilmek için çabalarken saçmalıyor. "Başıma çok kötü bir şey geldi, hemen beni ara" diyor. Arıyorsun, tırnağı kırılmış filan... (Gülüyor) Bilmiyorum vallahi. Ama yaş artık ilerledikçe o kaçma, kovalama kısmı azalıyor. Daha çok değerini biliyorsun aşkın.

* Katılmıyorum. Tüm ilişkiler strateji üzerine kurulu bence.
Aslında öyle. Oyun oynamak istemediğin anda yeniliyorsun. İyi ve düz olduğun sürece kaybetmeye mahkumsun. Ben son zamanlarda çok düzleştim, doğru olan bu. Yorulmadık mı öteki türlü ilişkilerden? Düzgün düzgün otur sevgilinle, DVD'ni seyret, battaniyeni üzerine çek!
Haberin fotoğrafları