kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 28 Eylül 2007, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
MAHMUT ÖVÜR

Baykal karşıtları "Koç" gibi...

CHP içinde kılıçların çekileceğini, daha 22 Temmuz seçiminin hemen ardından dile getirmiş ve şöyle demiştik:
"Büyük olasılıkla Baykal ve ekibi gidene kadar da bu böyle devam edecek.
CHP içinde yönetime karşı ciddi bir tepki var ve sanıldığının aksine hesaplaşma hiç de sessiz geçmeyecek.
Eninde sonunda parti içinde bir "başkaldırı" başlayacaktır." Bunun ilk adımı "12'ler Hareketi" ydi.
O çıkış şimdi genişleyerek devam ediyor. Lider adayı da belirlendi: Prof. Dr. Haluk Koç...
CHP içindeki muhalif hareketin Baykal'a karşı lider adayı Haluk Koç, geçen Meclis'te grup başkan vekili görevindeydi. Yani bir yıl önce Baykal'ın Meclis'teki en güvendiği isim oydu.
Şimdi ise en görmek istemediği isim o.
Sadece o da değil...
Muhaliflerin çoğu aynı durumda...
Çok azı zamanında "uyarı" yapanlar arasında olsa bile büyük çoğunluk düne kadar Baykal'ın yanındaydı ve hiç sesleri çıkmadı.
Bu nedenle de toplumda bir karşılık yaratmasalar da parti içinde bir değer yarattıkları kesin.
Ne de olsa "muhalif" olmak "suskun" olmaktan iyidir.

Ali Topuz Baykal'a karşı!
Haluk Koç'u destekleyen muhaliflere gelince...
Aralarında CHP siyasetinin bilinen isimleri var: Ali Kemal Kumkumoğlu, Gülsün Bilgehan Toker, İzzet Çetin, Muharrem Kılıç, İsmail Özay, Yakup Kepenek gibi...
Bu gruba el altında destek verenlerin ismi daha da ilginç. Ali Topuz ve Şinasi Öktem ...
Yani eskilerin en sıkı Baykalcıları bile Baykal'a karşı çıkıyor...
Biliyorsunuz, eski İstanbul İl başkanı Şinasi Öktem, ilk başlarda Mustafa Sarıgül'ün Baykal'a karşı çıkışına "gizli destek" vermiş sonra da vazgeçmişti.
İnce siyasi hesapların insanları nerden nereye savuracağı hiç belli olmuyor.
Peki, muhalifleri harekete geçiren ne?
Sorunun cevabını eski Kocaeli Milletvekili sendikacı İzzet Çetin veriyor: "Yıllardır parti kötü yönetiliyor ve tek adam konuşuyor. Ayrıca CHP, sosyal demokratlığı terk etti. Bunun değişmesi için yola çıktık."

Haluk Koç nasıl tespit edildi?
Çetin, partide dağınık sesler çıktığını, buna da bir son verdiklerini belirtiyor ve şöyle diyor:
"Seçim sonrası öncelikle bu dağınık sesleri birleştirmeye çalıştık. En son Balıkesir'de İzmir'de, Ankara ve Geyve'de toplantılar yaptık. Muhalefeti tekleştirme girişimlerimiz iyi bir noktaya geldi."
İzzet Çetin, CHP içindeki muhalefete kimin liderlik yapacağını parti tabanının belirlediğini şöyle dile getiriyor:
"Gittiğimiz pek çok yerde ' Haluk Koç'u değerlendirin' talepleri geldi. Biz de değerlendirdik. Şimdi liderlik için ibre Haluk Koç'u gösteriyor ."
Nihayet CHP, parti içi muhalefetine kavuşuyor. Bu da Baykalcıların dilinden düşürmediği şu soruyu gündeme getiriyor:
"CHP yeniden eski kavgalı günlerine mi dönüyor?"
Yani parti içinde hizipler arası iç savaşın yaşandığı, kavga görüntülerinin eksik olmadığı o eski günler...
Ne zaman parti içinde bir arayış başlasa hemen "Kavgalı eve gelin vermezler" sözü öne çıkarılıyor ve muhalif sesler susturuluyordu.
CHP'liler şimdi öyle bir noktaya geldi ki, artık bu korkutmalar işe yaramıyor.
Daha doğrusu son dönemlerde dayatılan "kavgasız" parti modeli, ortaya "suskun insan" ve "toplumdan kopuk parti" çıkarınca, CHP'liler, o eski "kavgalı günler" i bile aramaya başladı.
Sonuç: CHP içindeki muhalefet dalgası giderek büyüyecek. Bu doğru.
Ancak bugün muhalefet olanların büyük çoğunluğu dünün ateşli Baykalcılarıydı... Bunların başında da Haluk Koç geliyor...
Bugüne kadar tek eleştiri yapmayan Koç'un birdenbire muhalif ve "sosyal demokrat" olması şaşırtıcı değil mi?
Ne düşündüğünü sadece ben değil, CHP tabanı da merak ediyor...