kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 5 Temmuz 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Don Kişot gibiyim her zaman risk aldım

'Benimle Oynama' adlı albümüyle 1994 yılında hızlı bir çıkış yapan Burak Kut, o yıllar bebek yüzü ve sempatisiyle 'Bebeto' lakabını almıştı. Ama ne olduysa olmuş; birkaç yıllık şöhretin ardından köşesine çekilmişti... Kut, 'bitti' söylentilerine inat; Sezen Aksu destekli 'Komple' ile geri dönüşünü gençlik dergisi 18'e anlattı..
* Yedi yıl aradan sonra bir albüm çıkardınız. 'Komple' nasıl bir albüm?
Yüzde yüz sevgiyle hazırlanmış, çok emek verilmiş bir albüm. Yaklaşık iki buçuk yıllık bir stüdyo aşaması var. Aslında 15 yıllık müzikal kariyerimin en uzun süreli çalışması diyebilirim. Şunu da söyleyebilirim, başından sonuna kadar dinleyebildiğim bir albüm. Ben kendimi dinleyicilerin yerine koymaya çalışırım. Müzik yaparken, aşırı titiz olduğum için beğenmem çok önemli, bu yüzden bu kadar gecikti.

* 1994'te 'Benimle Oynama' ile başlayan, bu 15 yıl nasıl geçti?
Göz açıp kapatıncaya kadar! Bu 15 yıla başlangıcından itibaren bakarsan, aslında çok hızlı. Okuldan yeni mezun olmuştum, sonra babamın vefatıyla popüler müzik işine girdim, barlarda şarkı söylemeye başladım ve albüm teklifi geldi. İlk albüm çıktı, insanlar sevdi, sonra konserler yaptım, rekor sayıda hem de! İlk üç albüm arasında çok uzun aralar yok...

EVİMDEN ÇIKAMAZDIM

* Bir anda patlamıştınız...
Evet, evimden çıkamıyordum, kapının önüne insanlar toplanıyordu. Camdan elimi çıkardığım vakit çığlıklar kopuyordu. Bu enteresan bir duyguydu, bu duyguyla yüzleşmek hayli vakit aldı.

* O nasıl bir duyguydu?
Oyun gibi! Cep telefonları henüz yoktu, telesekreterli bir telefonum vardı evde. Sabahları kalktığımda telesekretere düşen mesajlar yüzünden hat alamıyordum. Çuval dolusu mektup geliyordu. Çok enteresan bir duyguydu. Bu yaşadıklarımdan dolayı memnuniyetsizlik duymuyorum, ama psikolojisi tuhaf. Hâlâ gönüllerini, hayatlarını bana endeksleyen insanlar var, hâlâ da buna alışmaya çalışıyorum.

* Diskografiniz içinde 'Komple' nasıl bir yerde duracak sizce?
Zamana uygun... Zaten benim de aradığım buydu. Biraz güncel bir şeyler yapmak istiyorum. Bende biraz Don Kişot'luk var, risk aldım hep. 'Benimle Oynama'dan sonra 'Yaşandı Bitti'yi yapınca insanlar şok oldu. Bunu da yapabilen bir adam olduğum için, çok da kaygılanmadım. 'Tarz mı değiştiriyorum acaba' kaygısına düşmedim. Çünkü müzik yapmak çok büyük özgürlük. 'Komple'nin içinde bir eğlence, bir keyif var.

* Şarkı sözü yazmak için özel bir yönteminiz var mı?
Biraz matematiksel kurgu var işin içinde. Bir de duygularınızı serbest bırakmakla ilgili. Aslında, bilimsel bir tarifi yok. Bazı şarkıların iki senede bittiği de oldu, bir gecede çıktığı da. O boyuta girdiğinizde gelecek bir şey varsa gelir!

PSİKOLOJİM DEĞİŞTİ

* Müzik sizin için ne anlam ifade ediyor?
Her şey! 'Müziksiz bir hayat hatadır' demiş Nietzsche. Benim kanıma o zehir girdiğinden beri, müzikle yaşıyorum. Biraz kariyerimin aksine çalışıyor gibiyim, 'Bu adam neden bu kadar geriye çekiliyor, tam aksini yapsa çok başka bir yerde olurdu' diyor bazıları. Ruhsal bir misyonum olduğunu da düşünüyorum.

* Yani?
Toplumun önünde, topluma faydalı işler yapmak, popülerliğimi o yönde kullanmak istiyorum.

* Suskunluk ve olgunlaşma döneminde, kendinize dair en büyük keşfiniz ne oldu?
Büyük, küçük diye sıralayamam. Ama psikolojimi değiştirdiğinin farkındayım. Sonuçta kendinizi biraz uzaklaştırıyorsunuz, etrafınızda öyle bir çember oluyor ki; ne dışarıyı, ne de kendinizi dışarıdan görebiliyorsunuz. Ben kendimi dışarıdan görmeye başlayınca, kendimde düzeltecek çok fazla bir şey bulmadım. Zaten kalbimi iyi tutmaya çalışırım, kötülük sokmamaya özen gösteririm. Ama olgunlaşmam için kendi kendimi dinlemem gerektiğini düşündüm. Bu anlamda da çok güçlü durup ayaklarının yere sağlam basması gerektiğini hayat bana, ben de kendime öğrettim...
Haberin fotoğrafları