'Vergiler düşünce iletişim sektörünün önü açılacak'
Ulaştırma Bakanı Yıldırım, vergi indirimi ve tekelin kaldırılmasıyla havacılık sektöründe elde edilen başarının iletişim alanında da yakalanacağını söyledi. Yıldırım, "Başbakan'ın açıklaması taahhüt niteliğinde" dedi.
Türkiye'nin eğitim, hava taşımacılığı, sağlıktaki vergi indirimlerinden sonra sıranın iletişime geldiğini belirten Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, vergilerin düşürülmesi durumunda iletişim sektörünün önünün açık olduğunu belirtti. Telekom sektörünün tüm dünyada gelececeğini belirleyen, 4 yılda bir düzenlenen Uluslararası Telekomünikasyon Birliği'nin Tam Yetkili Temsilciler Toplantısı'nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ulaştırma Bakanı Yıldırım 2007'nin iletişimde oldukça hareketli geçeceğinin ipuçlarını verdi. Türkiye'nin bu alandaki en büyük sıkıntılarından birinin yüksek vergiler olduğunun altını çizen Yıldırım, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın etkinliğin açılış konuşmasında değindiği kademeli vergi indirimi konusunun bir taahhüt niteliği taşıdığını ve Bakanlık olarak iki yıldır üstünde çalıştıkları belirtti. Ulaştırma Bakanlığı olarak çok istekli oldukları bu konuda Maliye Bakanlığı'nın 'anlaşılır gerekçelerle' sıcak bakmadığını söyleyen Yıldırım hükümet olarak eğitim, sağlık ve kurumlar vergisi gibi alanlardaki yaptıkları indirimin ardından sıranın iletişime geldiğini söyledi. Başbakan'ın vergiler konusunda kararlı olduğunu gösterince bakanların hazırlıkları tamamlayarak çalışmaları yürüteceğini söyleyen Yıldırım, 2007 içinde indirimlerin hayata geçmesini hedeflediklerini kaydetti. Yıldırım, hava taşımacılığındaki başarılı sonuçların iletişim alanında da yaşanmaması için hiçbir gerekçe olmadığını dile getirdi.
TEKEL KALMADI Vergiler dışında telekom sektöründe yüksek pazar payına sahip şirketlerin gelişmenin önünde engel oluşturup oluşturmadığına ilişkin soruya, bir dönem pazar payından dolayı
tekelleşmeye gittiği iddia edilen Turkcell'in 3 yıl öncesine göre bugün çok farklı konumda olduğuna değinen Binali Yıldırım, "Pazarın büyümesiyle birlikte mobil dünyada daha kararlı ve adil dağılımlı bir yapıya oluşmasından memnun oluyoruz. Turkcell'in pazar payı yüzde 60 ile 55 arasına oturduğunu, mobil tarafta tekel olduğuna inanmıyorum" dedi. Özelleştirmenin ardından Türk Telekom'un farklı bir anlayışla idare edildiğini söyleyen Yıldırım rekabetten doğan altenatiflerin TT'nin trafiğinde yüzde 20'lik kayıp yaşattığına dikkat çekerek "Telekomun yeni sahibi olan şirket hesabını doğru yapmalı. Kamu hizmeti anlayışıyla birçok alanda zararına hizmet veren kurum altyapının yönetimi ve geliştirilmesi de yüksek bir maliyet gerektiriyor. Buna rağmen bir ayrıcalık ya da özel bir destek söz konusu olamaz" dedi.
İŞİNE GELENİ SAVUNUYOR İletişim sektöründe yabancıların payının artmasına yönelik endişelere dair sorulara bakan Yıldırım "Bizim için önemli olan firmanın isminin yabancı olması değil, yatırımı nereye yönlendirdiği. ARGE yatırımı yapan, istihdam yaratan her firma bizim için yerli firmadır" dedi. Yıldırım 2007'nin ilk yarısında ihaleye çıkması beklenen 3N (3. Nesil mobil altyapı) konusunda Vodafone'un 'şu an Türkiye için çok erken' şeklindeki yorumuna Yıldırım "Bu konuda herkesin kendi işine geleni savunuyor" dedi.
