  |
|
 Başbuğ: "Gelin bu çarkı keselim"
Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, terörle mücadelenin, 21 yıldır sürdüğünü, ancak terör örgütüne katılımı kesemediklerini belirterek, ''Gelin bunun nedenleri kökten kaldıralım. Burada zafiyetimiz var. Siz bugün bir yerde 20 teröristi etkisiz hale getiriyorsunuz, ertesi gün örgüte 30 kişi katılıyorsa bu çark dönüyor. Bu çarkı keselim'' dedi.
Orgeneral Başbuğ, Genelkurmay Karargahı'nda gazete, televizyon ve ajansların üst düzey yöneticileriyle yaptığı değerlendirme toplantısının ardından, soruları yanıtladı. Bir soru üzerine Başbuğ, her ülkenin, kendi güvenliğinden kendisi sorumlu olduğunu, bu sorumluluğun, o ülkeye, gerekli gördüğü önlemleri, taraf olduğu uluslararası kurallar çerçevesinde alma hakkını verdiğini söyledi.
Irak hükümetinin, bir taraf olduğunu ifade eden Orgeneral Başbuğ, şöyle devam etti:
''Biz Irak hükümetinden ne istiyoruz? 1373'e göre ve 1640'a göre sorumluluklarını yerine getir. Bunu istemek hakkımız. Bugün can kaybına sebep olan C4'ler nereden geliyor? Irak'ın kuzeyinden geliyor. Engellemek mecburiyetindesiniz. Sorumlusunuz buna. Bize bunu istemeye kim engel olabilir ki? Can kaybı diyorum. 25 tane güvenlik görevlisini, 37 tane sivil vatandaşımızı şehit vermişiz. Ondan sonra elbette beklersiniz, tartışırsınız. Bu konudaki yorumcuların da büyük çoğunluğu, eğer istekleriniz karşılanmazsa, belli bir meşru müdafaa hakkı doğar diyor.''
''TÜRKİYE'NİN DE ÇOK SÖYLEYECEĞİ ŞEY VAR''
Orgeneral Başbuğ, Türkiye'nin bu konudaki düşünce ve kararlılığının önemine işaret ederek, Türkiye'nin bu konuda haklı ve gerekçelerinin çok sağlam olduğunu, bunda hiç kimsenin endişesinin bulunmaması gerektiğini söyledi.
Orgeneral Başbuğ, olayların, mümkün olduğu kadar sakin, ağırbaşlı ve sükunetle değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. ABD Genelkurmay Başkanı'nın verdiği cevabının sürpriz değil, beklenen bir cevap olduğunu belirten Başbuğ, Genelkurmay Başkanı'nın, ''Irak hükümetinin bu konuda çok söyleyeceği söz vardı'' açıklamasının, kendilerini haklı olarak rahatsız ettiğini vurguladı.
Orgeneral Başbuğ, ''O cümleden, biz de tam ne dediğini açıkçası anlayamadık. Ama biz şunu söylüyoruz: Bu konuda Irak hükümetinin söyleyeceği şeyler olabilir, ama Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin çok çok söyleyeceği haklı şeyler vardır. Muhatabımız Irak hükümetidir. Bizi, diğer gruplar ilgilendirmez, muhatabımız değil'' diye konuştu.
''YILMAMAMIZ LAZIM''
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde, modern eğitim projelerini takip edip etmediklerine ilişkin bir soru üzerine Orgeneral Başbuğ, cahil insanları motive etmenin, inandırmanın kolay olduğunu, bütün terörist örgütler için bunun geçerli olduğunu söyledi.
Başbuğ, bu olaya güvenlik boyutuyla baktığını kaydederek, terörle mücadelede önemli noktanın, terörist örgüte katılımın engellenmesi olduğunu kaydetti. Katılımın engellenmesinde yaptığı analizin eğitim ve işsizliği ortaya çıkardığını dile getiren Başbuğ, şunları kaydetti:
''Eğitim seviyesini ne kadar geliştirebilirsek, bu konuda daha başarılı sonuç alma ihtimalimiz var. Bu kısa vadeli hedef değil, bir süreç. 1980'lerden beri 25 yıl geçirdik. Keşke burada daha iyi noktaya gelebilseydik. İmkan var aslında. Ama öğrenciyi çekemiyoruz, eğitime alamıyoruz, çok nedenler var. Örgütün baskısı var, çok açık. Oradaki ailelerin yapılanması var... Nedenler çok ama bu nedenler karşısında bizim yılmamamız lazım. Bu temel bir konu. Onun için buna önem veriyoruz.''
Bölgede eğitim faaliyetlerine ilişkin gelişmeleri takdirle karşıladıklarını dile getiren Başbuğ, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sadece güvenlikle ilgilenmediğini, eğitim konusunu da kendisine görev saydığını vurguladı.Eğitim konusunu hemen çözmelerinin, güncel olarak çok zor olacağını vurgulayan Başbuğ, bugün geç olmadığını, bugünü kaybederlerse yarının daha da geç olacağını vurguladı.
''ETNİK AYRIMCILIĞA NEDEN OLURSANIZ...''
Başbuğ, bir soruyu yanıtlarken, Celal Talabani'nin Irak Devleti Başkanı olduğunu, bu konuda başka yorum yapmalarının söz konusu olmadığını belirtti.
Irak'taki mevcut yapılanma içerisinde Irak silahlı kuvvetlerinin yeni oluşturulduğunu anımsatan Başbuğ, bu kuvvetlerin, bugün Irak'ta güvenlikle baş edebilecek bir konumda olmadığını, yavaş yavaş geliştiğini kaydetti. Başbuğ, şöyle devam etti:
''Türk-Irak sınırına baktığımız zaman, bu sınırın, Habur kısmını dışarıda bırakırsanız, diğer büyük bölümü, yerel güçlerin bir noktada etkisi altında. Yerel güçlerin etkisi altında bulunduğu ve burada da biz zarar gördüğümüz için, yerel güç liderlerinin de Türkiye'nin bu hassasiyetlerine dikkat etmesi, tedbir alması lazım. Ayrıca, Irak güvenlik güçlerinin oluşumunda etnik ayrımcılık yapılmaması lazım. Eğer etnik ayrımcılığa neden olursanız, yarın ilerde çok büyük sorunlara neden olabilirsiniz.''
"SİLAHLI MÜCADELE DEVAM EDECEKTİR''
Terörle mücadelede, Türkiye'nin önündeki asıl sorunun ne olduğuna ilişkin soru üzerine Orgeneral Başbuğ, terörün ve terörle mücadelenin çok boyutlu olduğuna dikkati çekti. Orgeneral Başbuğ, terörün silahlı boyutunda önemli olanın, terörü asgari kabul edilebilir seviyelere indirmek, inisiyatifi ele almak olduğunu, bunun 1990'lı yıllarda yapıldığını söyledi.
Terörün mutlak anlamda sona erdirilebilineceğini düşünmenin zor olduğunu, dünyada bu konuda örnekler bulunduğunu ifade eden Başbuğ, şöyle konuştu: ''Bunun yanında hep şunu ifade etmeye çalıştık. Her can değerlidir, kutsaldır. Silahlı mücadele konusunda, en ufak bir sıkıntımız, en ufak farklı bir bakış açımız zafiyetimiz yoktur. Silahlı mücadele devam edecektir. Ancak burada önemli olan, terör örgütünün hedefini ve stratejisini iyi kavramak, amacını iyi tespit etmek ve o amaca hizmet edecek davranışlardan kaçınmak. Silahlı
propaganda, şiddete dayanan bir psikolojik harekat değildir. Eğer siz, bu terör olaylarını çok büyük boyutlarda kamuoyuna anlatmaya çalışırsanız, terör örgütü de bunu istiyor zaten: Korku, infial yaratmak. ''
''SİLAHLI GÜCÜNÜN ÇÖKERTİLMESİ''
Terörle mücadelenin, 21 yıldır devam ettiğini, 5 bin şehit verildiğini, binlerce terörist öldürüldüğünü, ancak örgütün hala durduğunu kaydeden Başbuğ, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Katılımı kesemiyorsunuz, nedenlerini kökten öldüremiyorsunuz. Onun için diyoruz ki; gelin şu nedenleri kökten kaldıralım. Burada zafiyetimiz var, bunu daha açık nasıl ifade edebilirim. Bu zafiyeti gidermek için de olaya makro seviyede bakacak bir yapılanma ihtiyacı var. Bu yapılanma ihtiyacını biz, silahlı mücadelenin daha etkin nasıl yapılacağı amacıyla söylemiyoruz, silahlı mücadeleyi yapacak kuruluşlar bunu biliyor, burada dünyanın en yetişmiş, tecrübeli personeli var. Ama önemli olan, terör örgütünün silahlı unsurunu
bıraktırmamız lazım.''
Operasyonların devam edeceğini, bundan hiç kimsenin şüphesi olmaması gerektiğini bildiren Orgeneral Başbuğ, örgütün çökertilmesi için silahlı gücünün çökertilmesi ve dağıtılması gerektiğini, bunun nasıl yapılacağını anlatmaya çalıştıklarını kaydetti.
''UMUT YOK EDİLMELİ''
''Siz bugün bir yerde 20 teröristi etkisiz hale getiriyorsunuz, ertesi gün örgüte 30 kişi katılıyorsa bu çark dönüyor'' diyen Başbuğ, ''Gelin bu çarkı keselim, bu çarkı önlemeye çalışalım'' çağrısında bulundu.
Başbuğ, terörle topyekun mücadele için ulusal düzeyde bir yapılanma oluşturulmasında geç kalınmadığını vurgulayarak, aksi halde bu örgütün umudunun kırılamayacağını söyledi. Başbuğ, ''Hala, 'ben terörle istediğim sonuçları elde edeceğim' şeklinde umut kapısı varsa, o umudu yok etmedikçe, terör örgütünü dağıtmanız zor. Umut yok edilmeli'' dedi. Orgeneral Başbuğ, terör örgütünü destekleyen olayların, demokratik hak olarak
değerlendirilemeyeceğini vurguladı.
(AA)
|
