kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ergun Babahan @ SABAH
 

Bir aktörün ölümü

Ronald Reagan Amerika'nın son dönemdeki en karizmatik liderlerinden biriydi. Sicilinde Amerika adına başarılar kadar utanç sayfaları da yer aldı.

Ronald Reagan Amerikan Başkanlığı'na seçilen en yaşlı isimdi. 69 yaşında başkan olmuş, 77 yaşında koltuğu bırakmıştı.
Amerika'nın Vietnam Savaşı, Watergate Skandalı, İran İslam Devrimi ve rehine krizi ile sarsıldığı, kendine güvenini yitirdiği bir dönemde başkan oldu. Söz verdiği gibi ülkesini dünyanın tartışmasız tek süper gücü yapacak adımları attı, kendine güvenini sağladı.
Amerika'nın son dönemdeki en karizmatik liderlerinden biriydi. Sicilinde Amerika adına başarılar kadar utanç sayfaları da yer aldı.
İran-kontra skandalı onun döneminde patlak verdi. Amerika'nın resmen tanımadığı İran'a gizlice silah sattığı, buradan elde ettiği parayı da Sandinistalar'a karşı mücadele eden isyancılara gönderdiği ortaya çıkınca Amerika sarsıldı.
Ama o gerçek bir oyuncuydu. Televizyonu en iyi kullanan Amerikan Başkanı belki de oydu. Ekrana çıkıp milyonların gönlünü fethetmesini çok iyi biliyordu.
Yoksul bir ailenin çocuğu olarak 1911'de Illinois'de doğan Ronald Reagan, binbir güçlük içinde geçen bir yaşam sürmesine rağmen, iyimserliğini ve geleceğe inancını hiç kaybetmemiş biriydi. Zor koşullar altında ayakta kalmasını biliyordu, dostlarına ihanet pahasına olsa bile...
1947'de Temsilciler Meclisi'nin Amerikancı Olmayan Faaliyetler Komitesi'nin önünde sinema endüstrisini etkileyen "Komünist" sanatçıların ismini vermeyi reddetmişti. Ancak, daha sonra yapılan araştırmalar Reagan'ın bu bilgiyi FBI'ya gizlice verdiğini ortaya çıkarmıştı.
Amerika'yı güçlendirme, demokrasiyi geliştirme mücadelesi verdiğini söylerken, Güney ve Orta Amerika'da insan hakları ihlallerini adeta destekleyen bir politika izledi.
Bush tarafından Irak'a büyükelçi olarak atanan John Dimitri Negroponte, (Yeni dönemde Iraklılar Saddam'ı mumla arayacak hale gelebilir) onun Honduras Büyükelçisi'ydi. O dönem Honduras'ta işkencenin, yargısız infazların kol gezdiği bir dönemdi. Reagan, bu ihlalleri Amerikan Elçiliği'nin de yönlendirmesiyle gerçekleştiren ülkenin faşist lideri General Gustavo Alvarez Martinez'e demokrasinin gelişmesine yaptığı katkılardan dolayı Fazilet Madalyası vermişti. Negroponte'nin de yargısız infazlardan bilgisi olduğu ortaya çıkmıştı.
Yine de Amerikan halkı onu çok sevdi. Başını hafif yana yatırması, tatlı tatlı gülümsemesiyle halkının sevgilisi oldu. Hakkındaki hiçbir suçlama üzerinde kalmadığı için "Teflon Başkan" adı bile takıldı.
1994'te Alzheimer hastalığına yakalanıp kamu yaşamından tamamen geri çekildi. Hastalığını kamuoyuna kendi elyazısıyla kaleme aldığı bir mektupla duyurdu: "Şimdi yaşamımın günbatımı olacak bir yolculuğa çıkıyorum. Amerika için her zaman parlak bir şafak olacağını biliyorum."
Amerikan Rüyası'nın tipik bir örneğiydi. Bush ve Kennedy gibi seçkin bir aileden gelmiyordu. Yaşamı zorluklar içinde geçmişti, yokluk yoksulluk görmüştü ama 69 yaşında Amerika'nın 40'ncı başkanı olmaya başarmıştı.
Karşısında yıllarca mücadele verdiği ve "Şeytan İmpatorluğu" dediği Sovyetler Birliği'nin çöküşünü, Utanç Duvarı'nın yıkılışını gördü. İnsan hakları hiç umrunda olmasa bile ülkesinin daha yaşanılır bir yer olması için çalıştı. Los Angeles'teki evinde öldüğünde 93 yaşındaydı. Bu da ona Amerika'nın en uzun yaşayan başkanı unvanını kazandırdı.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 TV ve reklamlar.   / 04-06-2004
 Şimdi ne olacak?   / 02-06-2004
 Bak şu konuşana!   / 01-06-2004
 SABAH, WAN'a niye katılmıyor?   / 31-05-2004
 Washington, Bağdat ve Ankara   / 28-05-2004
 Bugün 27 Mayıs   / 27-05-2004
 İsrail'e tavır yeterli mi?   / 26-05-2004
 500 yıllık azınlık   / 25-05-2004
 Gazete müfettişi   / 24-05-2004
 Futbol ve çeteler.   / 21-05-2004
ERGUN BABAHAN
Bir aktörün ölümü
Ronald Reagan Amerika'nın son...
ERDAL ŞAFAK
Asimetrik Başkan
İnsana sanki çok uzaklarda kalmış bir...
AHMET HAKAN COŞKUN
Misyonerlik neden Serbest olmalıdır?
BİR:...
MEHMET BARLAS
"Basında rekabet" sağlıklıdır, "basında kavga"...
ÖMER ÇELİK
Sol: Toplumsal proje mi, iktidar projesi mi?
Sol...
ÖMER LÜTFİ METE
Çuvalın babası NATO
Ulusalcı eğilimleri belirgin...
REFİK DURBAŞ
Batı'nın duyarsızlığı...
Yıllardır İsrail...
SAVAŞ AY
Üniversitede skandal mı rezil bir tezgah...
Karar Hagi'nin
Karar Hagi'nin
Oyun kurucu olarak düşünülen Djalminha ve Gallardo arasında tercih...
Conceiçao tamam gibi
Conceiçao tamam gibi
Sarı-kırmızılılar, Real Madrid'in Brezilyalı oyuncusuyla prensipte...
TRT 'Sabah hayrola' dedi
TRT 'Sabah hayrola' dedi
TRT anadilde yayına Boşnakça ile başladı. ‘Sabah hayrola’ anonsuyla...
Müslüman-Hıristiyan aynı cenazede buluştu
Müslüman-Hıristiyan aynı cenazede buluştu
Mekke, Medine ve Kudüs'ten sonra dördüncü kutsal kent olarak görülen...
Bağdat Caddesi'nde cinayet gibi kaza
Bağdat Caddesi'nde cinayet gibi kaza
Üniversiteli alkollü genç, yarıştığı otomobili geçmek isterken yol...
Çok acil olmadıkça doktora gitmiyorlar
Çok acil olmadıkça doktora gitmiyorlar
Sayıları 3 bini bulan Eminönü işportacıları beş kişilik akademisyen...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.