|
|
|
|
|
|
Seyyar balıkçılar kriz yarattı
Balık restoranlarına alternatif olarak kurulan tekne restoranların sayısı her geçen gün artıyor. Arnavutköy'den Sarıyer'e kadar birbiri ardına dizilmiş balıkçı teknelerinde her çeşit balığı ucuza yiyebiliyorsunuz. Vatandaşı memnun eden bu yeni "trend" balık restoranlarını çileden çıkartıyor.
Balık restoranlara alternatif olan balıkçı teknelerinin sayısı her geçen gün artıyor. Arnavutköy'den Sarıyer'e kadar irili ufaklı yaklaşık 100 balıkçı teknesi bulunuyor. Çoğu küçük bir tekne ile başlamış balık ekmek satmaya. Ancak, şimdilerde 150 kişi alabilen büyük yüzer restoranlara dönüştürmüşler teknelerini. 4 kişilik bir ailenin balığı, kalamarı, midyesi ve salatasıyla birlikte toplam 30 milyon liraya karnını doyurabileceği balıkçı teknelerinin ucuzluğunun dışında insanlara cazip gelen bir diğer yönü, eşsiz boğaz manzarası.
Yeni bir trend olan balıkçı tekneleri, müşterilerine içki dışında lüks balık restoranların tüm imkanlarını sunuyor. Yıllardır boğazda müşterilerine balık ve rakı keyfini yaşatan balık restoranların sahipleri ise, tekne restoranlardan şikayetçi. "Haksız kazanç elde ediyorlar" diye suçladıkları tekne restoranlarını şöyle tanımlıyorlar; "Karada devlet hazinesini gasp edip, gecekondu yapıyorlar. Tekne restoranlar da hiçbir kira ödemeden sahil kenarlarını işgal ediyorlar."
HAKSIZ REKABET KALDIRILMALI Farklı müşteri potansiyeline sahip olduklarını söyleyen balık restoran sahipleri, tekne restoranların özellikle öğle yemeği müşterilerini ellerinden aldıklarını belirtiyorlar. Haksız rekabetin bir an önce ortadan kaldırılması gerektiğini söyleyen restoran sahipleri, "Devlet bir an önce mantar gibi çoğalan balıkçı teknelerine çözüm yolu bulmalı" diyor. Balıkçı tekneleri ile balık restoranları arasında savaş gizliden gizliye devam edeceğe benziyor. Ancak, boğazda balık yeme keyfini yaşayan İstanbullular için ise, bu rekabet farklı alternatifler sunuyor.
TEKNEYE GÜNDE 500 MÜŞTERİ 150 kişilik müşteri potansiyeline sahip olan Yemece Balık Cafe, pazar günleri 500'ün üzerinde müşteriyi ağırlıyor. Müşterilerine teknede balık yeme keyfini yaşattıklarını söyleyen restoranın işletme müdürü Fatih Korkmaz, "Biz balıkçılıkta oldukça eskiyiz. Bu tekne restoranı 1 yıl önce kurduk. Dekorunu özenle yaptık. İşlerimiz gayet iyi. Genelde öğlen 12 ile 13 arası işlerimiz oluyor. Ancak, asıl müşteri hafta sonları geliyor. Belli bir aile ortamı oluşturmak için içki vermiyoruz. Müşterimiz mevsimindeki her türlü balığı boğaza karşı yiyebiliyor" diyor. Tekne restoranların tercih edilmesinin en önemli sebebinin ucuz olması olduğunu belirten Korkmaz, "Balık restoranlar dıştan bakıldığında çok lüks göründüğü için orta halli vatandaş buraya girmeye çekiniyor. Bir de teknedeki manzarayı dükkanda elde etmeniz çok zor. İçkinin olmaması önemli bir avantaj. Müşteri ailesiyle birlikte rahatça gelip, güzel bir balık ziyafeti yapabiliyor" diye konuşuyor.
TÜM MASALAR DENİZ MANZARALI Teknelerine orta halli vatandaşların geldiğini ve fazla kâr koymadan balık sattıklarını anlatan Tuana Balık teknesinin sahibi Mehmet Yıldız da, "2.5 yıldır bu işi yapıyoruz. Çok aşırı fırtınaların dışında tüm sezon açığız. Tekne restoranın son zamanlarda yoğun talep görmesinin en önemli nedeni balığın ucuz ve taze olması, bir de çok hızlı servisin olması. Müşteri geliyor, '15 dakika zamanım var' diyor. Biz balığını pişirip, güzel salatasını hazırlıyoruz. 15 dakikada yemeğini yedirip gönderiyoruz. Denizin üstünde olması buranın atmosferine güzellik katıyor. Bir restoranda herkes denizi gören bir masa vardır onu ister, ama burada tüm masalar deniz manzaralı" diye konuşuyor.
Sabit müşterileri arasında çok sayıda ünlü ismin bulunduğunu ifade eden Yıldız, "Bu iş için çok emek gerekiyor. Müşterilere rahat edebilecekleri iyi bir atmosfer sunmanız gerekiyor. Çok samimi bir ortam olduğu için İzmit'den kalkıp buraya balık yemeye gelen bile bulunuyor" diyor. Trivana isimli tekne restoranın sahibi Songül Demen, 10 yıl önce küçük bir teknede babasının tuttuğu balıkları ekmek arası satarak işe başlamış. Son 4 yıldır da 80 kişilik teknesi ile müşterilerine hizmet veriyor. Sürekli müşterileri arasında Aydan Şener, Hakan Ünsal ve Altan Erkekli gibi ünlü isimler de bulunuyor. Fiyatlarının oldukça ucuz ve müşterilerle bire bir ilişkilerinin güçlü olmasının kendilerine olan talebi arttırdığını söyleyen Demen, "Günlük taze balık satıyoruz. Karadaki restoranlar çok pahalı. Burada ailenizle beraber çok daha ucuza balık keyfinizi yapabilirsiniz. Artık gelen müşteri ile o kadar samimiyiz ki, kendi servislerini bile yapıyorlar.
Bir bayan gece 12'de gelip rahatça balığını burada yiyebilir" diyor. Temizliklerine oldukça dikkat ettiklerini belirten Demen, şöyle devam diyor; "Bizim yaptığımız iş oldukça masraflı. Yazın kazandığımız parayı kışın fırtınalarda veriyoruz. Birinci sınıf restoran vergisi veriyoruz. Çok kârlı değil, ancak çok keyifli bir iş."
ÜNLÜLERİN UĞRAK YERİ Ekmek Teknesi'nin sahibi Ayhan Aydoğdu ise, sabah tekneye bindiğinde 100 milyon lira giderinin olduğunu söylüyor. Yaptıkları işin oldukça masraflı olduğunu anlatan Aydoğdu, "Geçen yıl fırtınada teknem battı. Tekneyi çıkarttık ve restore ettik. Orta kesime hitap ediyoruz ve rağbet oldukça çok. Biz balığı 3 milyon liraya veriyoruz. Bir restoranda oturduğunda 20 milyon liradan aşağı kalkamıyorsun" diye konuşuyor.
GÜNGÖR KARAKUŞ Merkez
|
|
|
|
|
|
|
|
|