Bir takımı yaratırken kendi oyun sistemin, transfer edeceğin futbolcuların yapısı sonuna kadar düşünülür ve öyle alınır. 1.5 yıldır dikkat ediyor musunuz bilmiyorum; F.Bahçe'ye karşı oynayan bütün takımlar iyi top yapıyorlar. Özellikle ayağa oynayıp, bir de hücuma çabuk çıkınca sarı-lacivertliler defansta zor anlar yaşıyorlar. Dün gece de bu olay aynen devam etti.

Arkada oynayan Uche ile Ümit aynı tipte iki adam. Ve ikisi de ağır oldukları için geriye kaçıyorlar, rakiple teke tek kalmak istemiyorlar. Çünkü yapılacak tek harekette oyundan düşüyorlar. O zaman da ya sarı kart görecekler, ya da rakibi bırakacaklar. Onlar ikinciyi tercih ediyorlar. Bir tek Mirkoviç rakiple savaşıyor. Öyle olunca da Uche ile Ümit'i böyle oynatmak lüks. Birinden biri fazla. Sağda Lazetiç de son derece verimsiz. 5 tane top alıyor, dördünü rakibe veriyor ve hiç iyi yerlerden oyunu başlatamıyor. Böylece F.Bahçe, İstanbulspor'a karşı otomatik olarak 9 kişiyle mücadele etti.

İki güzel gol attılar. Andersson'da biraz kımıldama var. F.Bahçe de takım olarak yavaş yavaş rakibe basmaya başlamış. Ama 90 dakika boyunca rakip alanda hiç pres yapmadılar. Üst düzey bir takım, hiç olmazsa kopuk kopuk da olsa, 20-25 dakika bu işi yapıp topu orada kaparak tekrar hücum eder. Ama onlar hücum yaptıktan sonra 40 metre geriye gelip defansı kendi alanlarında yapıyorlar. Enerjilerini ekonomik kullanmıyorlar.

Zaman ve şans gerek
Serhat çok çalıştı. Hücum presi de yapmak istiyor, kötü de yapmıyor. Ama hücum pres 1-2-3 futbolcuyla yapılmaz. En az 4 veya 5 kişinin o alanda basması ve rakibi bunaltarak ileriye serseri top çıkarması lazım. Veya kaptırması. Revivo oynadığı müddetçe birşeyler oluyor. O çıkınca orta alan tam sırıtıyor. Yusuf iyi bir kumaş. Ama o da gereksiz işler yapıyor. F.Bahçe oyun alanını iyi parselleyemiyor. Tabii bütün bunlar 15-20 günde halledilecek işler değil, zaman ister. Zamanın yanında da biraz şans.

İstanbulsporlu futbolcular sezon başındaki gibi değiller. Herhalde puan almaktan önce kendilerini ön plana çıkarmayı, seneye yapacakları transferi düşünüyorlar. Çünkü 2-0'dan sonra bile etkili pozisyonlar yakaladılar. Ama boş arkadaşlarına verecekken kendileri gol yapmak istediler.

Özellikle ikinci yarı, futbolcular ve bizler bir yerlerimize kömür kokusu çekmekten iki paket sigara içmiş gibi olduk. Gözlerimiz bile yandı. Herhalde Büyükşehir Belediyesi kömür işinde de iyi çalışıyor!