kapat
23.01.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 NET YORUM
 HYDEPARK
İNANÇ DÜNYASI
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 GOOOOL
 DİYET
 TATLILAR
 SAMANYOLU
 CİNSELLİK
 TELE ŞAMDAN
 PAZAR SABAH
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
Sümer Bey yakın takipte

Maliye Bakanı Sümer Oral ile konuşuyorduk... Bir ara sorduk: "Frene basmayı ve vitesi geriye takmayı düşünmüyor musunuz?"

Konu "emlak vergisi zulmü."

Sümer Bey dedi ki:

- Bakanlık olarak bu konunun üzerinde hassasiyetle duruyoruz.

***
Seneler önce Süleyman Demirel'den dinlemiştik.

Türkiye'ye bir "yabancı başbakan" gelir.

Başbakan Demirel "konuğunu ağırlar."

Sohbet sırasında söz "zam"dan açılır.

Yabancı başbakan der ki:

- Geçenlerde bazı zamlar yaptık... Halk çok kızdı.

Demirel sorar:

- Sonra ne oldu?

- Frene bastım... Ve vitesi geriye taktım... Yani zammı iptal ettim... Devlet adamı, gerektiği zaman vitesi geriye takmayı başarabilmeli.

***
- Sayın Sümer Oral... Sanırız bu olayı siz de Süleyman Bey'den dinlemiş olmalısınız... Vitesi geri takma meselesini.

Sümer Bey'in tepkisi:

- Maliye Bakanlığı olarak konuyu değerlendiriyoruz... Düzeltilmesi gereken konular, mutlaka düzeltilecektir.. Eğer kanun gerekirse, onun da üzerinde durulacaktır.

***
Aşık Deryami'nin bir şiiri var.

"Son dörtlüğü" şöyle:

Mimar hasta, saray bozuk,

Verilen emeğe yazık,

Deryami, zam sivri kazık,

Dürt, dürtebildiğin kadar.

Arsa ve binaların "rayiç bedelinin" haksız, insafsız, adaletsiz biçimde yükseltilmesi de, Aşık Deryami'nin deyimiyle tam bir "sivri kazık."

Kazık, devletin elinde...

Dürtüyor, dürtebildiği kadar.

***
Dün "bu konu" üzerinde çalışırken...

Bir "faili meçhul" olayı ile karşılaştık.

"Rayiç bedeli" kimlerin artırdığını araştırdık.

Ve gördük ki... "Fail" kayıp.

Herkes "topu" başkasına atıyor.

Demek ki "bu işler" böyle oluyor.

Vatandaşa bir "iyilik" yapılsa, bunun "sahibi çok."

***
Yasaya göre bina rayiç bedelini belirleme görevi "Maliye Bakanlığı" ile "Bayındırlık ve İskan Bakanlığı"na verilmiş.

Arsa konusunda ilgili rayiç belirleme görevi ise "Takdir Komisyonu"na ait.

Takdir Komisyonu "beş kişiden" oluşuyor. (Vergi Usul Kanunu, madde 72):

1. Belediye Başkanı.

2. Belediye'nin yetkili bir memuru.

3. Tapu Sicil Müdürü.

4. Ticaret Odası'ndan bir üye.

5. İlgili mahalle muhtarı.

Dün, rayiç bedeli "kimin, hangi hesaplama ile artırdığını" soruşturduk.

Ama "yukarıda" yazdığımız gibi...

"Bir şey" çıkaramadık.

Hani...

"Bir deli kuyuya bir taş atar da, kırk akıllı çıkaramaz ya..."

Tıpkı öyle.

Fakat bu olayda "deli, belli değil."

"Meçhul delinin" yaptığı tahribat ise çok büyük.

***
Aşık Deryami, şiirinin "bir başka dörtlüğünde" de şöyle der:

Fakir hasta düşmüş inler,

Kim var ki derdimi dinler,

Ak günlere kara günler,

Kat, katabildiğin kadar.

Hükümet "ne yapacaksa, yapmalı."

Ve bunu da "derhal yapmalı."

Vatandaşın "gününü karartmamalı."

Aksi halde...

Beyanname dönemi (mart, nisan, mayıs) gelince...

Geçen yıl Ankara-Kennedy Caddesi'ndeki arsası için "yüz milyon lira" vergi ödeyenden, bu yıl "on dört milyar lira istenince..."

Vatandaştan öyle bir "yandım Allah" feryadı yükselir ki...

Marmara depremi bile "bu feryadın yaratacağı sarsıntının yanında solda sıfır kalır."



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır