Kürdistan'dan vazgeçmek...
Geçtiğimiz günlerde basına yansıyan bir haberde "güvenlik birimlerince" PKK hakkında hazırlanmış yeni bir rapordan söz edildi. Rapor kimi köşe yazarlarınca "Muhtıra görüntüsü altında sanki PKK'ya bazı şartlar empoze edildiği" şeklinde yorumlandı.
Bu şartları empoze eden kim, kimin adına konuşuyor, tam olarak kime empoze ediyor; bütün bunlar çok muğlak gerçi ama, bütün bu muğlaklığa ve "sahipsizliğe" rağmen, empoze edilmeye çalışılan şey çok ilginç.
Şöyle diyor rapor: "PKK adından Kürdistan kelimesi çıkarılmalı. Yayın organlarında Kürdistan kelimesi kullanılmamalı. Hava raporlarında Kürdistan ifadesine yer verilmemeli".
Bu koşulların öne sürülüş tarzı öyle bir izlenim veriyor ki, sanki PKK kendi adından ve yayınlarından Kürdistan kelimesini çıkartırsa, Kürtler'in demokratik hakları konusunda daha rahat adım atılabilir.
Şu an için bu görüşlerin devletin görüşünü ne kadar yansıttığını bilemezsek de; hattâ bu fikri bir devlet biriminin ortaya attığını unutsak da, ortaya atılan öneri bence ciddi olarak tartışılmaya değer.
Daha baştan söyleyeyim ki, ben bu öneriyi gayet makul buluyorum.
Hepimizin bildiği gibi, şimdiye kadar PKK'yı gerek devlet, gerek yasalar gerekse toplumun çoğunluğu gözünde kabul edilemez hale getiren iki temel mesele, mücadele biçimi olarak terörü seçmiş oluşu ve ayrı bir devlet kurmayı amaçlamasıdır.
Şimdi PKK, terörden de, ayrı bir devlet kurmaktan da vazgeçtiğini söylüyor. Ama bu değişimin çeşitli yansımaları olması gerekir. Bu yansımalardan birini de örgütün adında görebiliriz.
Eğer PKK artık eskisinden farklı olarak, "bölünmeyi" değil, üniter yapıyı savunuyorsa, Kürt meselesinin hallinin Türkiye'de demokrasi meselesi olduğunu söylüyor ve buna inanıyorsa, bu yeni çizgi Kürdistan vurgusu yapmayı zaten gerektirmez. Çünkü demokrasi Kürdistan için değil, bütün Türkiye için istenmektedir.
Kürdistan sözcüğü, bölünme hedefinin ifadesidir. Kürt sorununun ancak ayrı bir Kürt devletinin kurulmasıyla halledilebileceği kabulünü içermektedir. Eğer PKK artık Kürt sorununun Kürdistan'ın kurulması yoluyla değil, üniter yapı içinde Türkiye'nin demokratikleşmesi yoluyla halledilebileceğine inanıyorsa -ki böyle söylüyorlar- o vakit örgütün adındaki Kürdistan kelimesinin kaldırılması, hiç de taviz değildir. Tam tersine, örgütün savunduğu yeni politik çizginin dışa vurumudur.
Kürtçenin seçmeli ders olmasını savunmak, eski PKK'nın değil, terörden vazgeçmiş ve üniter yapı içinde çözüm arayan bir PKK'nın eylemi olabilir ancak. "TC'nin sömürgeci eğitimine hayır" diyen ve sapır sapır öğretmen öldüren bir PKK, böyle bir imza eylemini zaten yapamazdı. O PKK ile, bugün Milli Eğitim'den Kürtçe'yi seçmeli ders olarak koymasını isteyen PKK aynı değildir.
O zaman, bu değişim neden örgütün ismine de yansımasın?
Neden artık şu Kürdistan sözcüğü bir kenara bırakılıp, bütün çabalar Kürt kökenli Türkiye vatandaşlarının demokratik haklarına kavuşmaları noktasında yoğunlaştırılmasın?