Toplumumuzun din”, ahlak” ve sosyal hayatında önemli bir yeri olan Mübarek Ramazan Ayı'nın idraki ve ihyasıyla yaşadığımız dopdolu günleri geride bırakarak yarın Ramazan Bayramı'nı bir kere daha idrak etmiş olacağız.

Yüce Allah'ın emrini yerine getirmek ve rızasını kazanmak için bir ay müddetle orucumuzu zevkle tutarak kulluk borcumuzu ifaya çalıştık. Günahlarımıza tevbe ederek, af ve mağfiretimizi diledik. Dillerimizi; yalan, iftira, gıybet, dedikodu gibi kötü alışkanlıklardan, kalplerimizi de; kin, haset, husumet vb. kötü huylardan arındırmaya çalıştık. Yetim, fakir ve muhtaçlara verdiğimiz; zekat, fitre ve sadakalarımızla onların sevincine ortak olduk, hayır dualarını aldık. Nefsimizle mücadele ederek galip gelmenin mânevi hazzına ve zevkine eriştik. Aç ve susuz kalmakla acziyetimizi, karınlarını doyurmaktan âciz insanların da halini anladık. Kur'an okuyarak, mukabele merhamet, şefkat, yardımlaşma ve dayanışma hislerimiz doruk noktasına ulaştı ve ilahi ziyafet günü Bayram'a eriştik.

Bayramlar; dini ve milli günler; sevgi, saygı, barış, hoşgörü, yardımlaşma, dayanışma, birlik, beraberlik gibi toplum hayatı için gerekli olan değerlerin hayata geçirilmesi bakımından önemli fırsatlardır.

Dünyanın değişik coğrafi bölgelerinde dilleri, renkleri, örf ve adetleri farklı, ama aynı inancı paylaşan Müslümanlar'ın bu ortak sevinç ve neşe günü; insanlığın, maruz kaldığı sosyal çözülme, bencillik, hoşgörüsüzlük gibi bireysel ve toplumsal hastalıklardan kurtulmak için yeni arayışlara yöneldiği bir zamanda daha önem kazanmış bulunmaktadır. Bayramlar, dinimizin tavsiye ettiği; insanların hayırlısı olmak için, onlara faydalı olmak, kendinden önce başkasını düşünmek, kötülüğe karşı iyilikle karşılık vermek, affetmek, hoşgörülü ve merhametli olmak, iyilikte yardımlaşmak gibi güzel hasletlerin yaşandığı kin, nefret, dargınlık, kırgınlık, kavga gibi kötü huy ve davranışların terk edildiği günlerdir. Çeşitli sıkıntılara rağmen, millet olarak, içinde bulunduğumuz huzur ortamından dolayı Cenab-ı Hakk'a şükretmeli, şu anda bu sevinci tadamayan insanlarımızı unutmamalı, onların da huzur ve sükun içinde bayram günlerine kavuşmaları için Allah'a dua etmeliyiz.

Dinimiz, insanlık ailesini canlı bir organizmaya benzetmiştir. Nasıl ki organizmadaki lokal bir sıkıntı, bütün organizmayı rahatsız ederse, bir ilçedeki, bir ildeki, bölgedeki insanların sosyal, ekonomik ve psikolojik problemleri de, bütün insanlık ailesini rahatsız eder. İslam'ın ahlâk ilkelerini özümlemiş mü'minler, "bana ne", "benim herhangi bir problemim yok" mantığnıdan hareket edemeyecekleri gibi "madem ki benim yok, hiç kimsenin olmasın" ya da "madem ki ben mutsuzum öyleyse herkes mutsuz olsun" gibi bencil düşüncelere de sahip olamazlar.

Bir düşünür, "mutlu insan, hayatın nihai gayesine göre yaşama sanatını bilen insandır" diyor. Aziz milletimiz, insani erdemlerin yaşanmasında ve yaşatılmasında tarih boyunca eşsiz örnekler vermiştir. İnsanlığın önüne yeni ufukların açılacağı 21. asırda bizler, neden sahip olduğumuz yüce dinimizin evrensel prensiplerini insanlığın önüne koymayalım? Bunun için, sevinçle karşıladığımız ve hüzünle uğurladığımız Ramazan ayında, elde ettiğimiz insani erdemleri bir fırsat bilelim. Bu kutlu zaman dilimi de, diğer Ramazan aylarında olduğu gibi yaşanıp, unutulmasın. Bizim için yeni bir başlangıç olsun. Bu Ramazanı, bu kutlu mevsimi önce kendi toplumumuzda, daha sonra da dünya insanlığına aydınlanma vesilesi kılalım. Rabbimiz "...bir işi bitirince, diğerine girişin ve Rabbinize yönelin", buyurarak (İnşirah: 7-8) hayatın niha” gayesine doğru, sürekli bir oluş halinde olmamız gerektiğini vurgulamıştır.

Bu duygu ve düşüncelerle milletimizin, yurt dışındaki vatandaşlarımızın ve bütün Müslümanlar'ın mübarek Ramazan Bayramlarını kutluyor; bu mübarek günlerin milletimizin dirlik ve birliğine, İslam aleminin huzur ve sükununa, insanlığın barış ve hidayetine katıklar sağlamasını Cenab-ı Hak'tan diliyorum. Bu vesileyle, Ramazan ayı boyunca Sabah Gazetesi'nin "Ramazan Özel" sayfasında yazdığım dini, milli ve kültürel konulu makalelerim ile, yöneltilen sorulara verdiğim cevapları okuyan sevgili vatandaşlarımızın en geniş anlamda bunlardan istifade ettiklerini umuyor, kendilerine teşekkür ediyorum.

Bayramınız mübarek olsun...