|
![](https://arsiv.sabah.com.tr/i/1_pix_gri.gif) |
![](httpss://arsiv.sabah.com.tr/ozel/abnin193/im/dosya_header_193.gif) |
![](https://arsiv.sabah.com.tr/i/1_pix_trans.gif) |
Türkiye'ye Dair İlerleme Raporu'nun Sonuçları
Gümrük birliği alanında, bir önceki ilerleme raporundan bu yana bazı ilerlemeler kaydedildi, idari kapasite daha güçlendirildi. Bazı alanlardaki istisnalar hariç genel uyum düzeyi yüksek. Uyum kapsamında, serbest bölgelerde uygulanan gümrüğe tabi olmayan hükümler hâlâ müktesebattan farklılık gösteriyor ve düzeltilmesi gerekiyor. Dış ilişkilerle ilgili genel uyum düzeyi zaten yüksek ve daha fazla ilerleme kaydedildi. Özellikle AT Genelleştirilmiş Tercihler Sistemi'nin büyük bir kısmının kabul edilmesi memnuniyetle karşılanan bir gelişme. Genelleştirilmiş Tercihler sistemi altında özel rejimler ve üçüncü ülkelerle müzakerelerde karşılaşılan zorluklardan kaynaklananlar dahil olmak üzere, müktesebatla bazı tutarsızlıklar hâlâ mevcut. Türkiye bu alandaki çabalarını sürdürmek için teşvik ediliyor. Ortak dış ve güvenlik politikası konusunda ise, Türkiye'nin dış politikası geniş ölçüde AB'ninkiyle uyum içinde, ancak Türkiye'nin komşularıyla ilişkileri söz konusu olduğunda bu uyum daha düşük. Türkiye uluslararası alanda AB'nin pozisyonlarıyla daha yüksek düzeyde uyum sağlayarak ve kabul edilen yaptırımların ya da kısıtlayıcı önlemlerin uygulanabilirliğini temin ederek bu alandaki uyumunu iyileştirebilir.
Mali kontrol konusunda geçen yılki rapordan bu yana bazı ilerlemeler sağlandığı söylenebilir. Özellikle, Kamu Mali Yönetimi ve Denetim Yasası'nın kabulü önemli bir adım oluşturuyor. Ancak bu yasa tam olarak 2008 yılından itibaren uygulanacak. Türkiye, idaresini ve AB'nin mali çıkarlarını korumaya yönelik kapasitesini daha da güçlendirmeli. Buna ek olarak, mali ve bütçe hükümleri konusunda, ulusal bütçenin formülasyonunda ve uygulanmasında önemli bir ilerleme sağlandı. Ancak öz kaynaklara ilişkin hükümlerin uygulanmasında hiçbir iyileşme olmadı. Bu nedenle, gerekli mevzuatın kabul edilmesi ve uygulamaya geçirilmesi için daha fazla çaba gerekiyor.
Daha önce resmi olarak müktesebata uyumlu hale getirilen mevzuatın uygulanması hâlâ yetersiz. Müktesebatın etkin bir şekilde icra edilmesi ve uygulanmasını sağlamak için idari kapasitenin birçok alanda güçlendirilmesine ihtiyaç bulunuyor. İdari reform bazı durumlarda, örneğin devlet yardımı ve bölgesel kalkınma alanlarında, yeni kurumların oluşturulmasını gerektiriyor. Düzenleyici organların kurulduğu durumlarda, bu organlar görevlerini icra etmek ve kararlarının yürürlüğe girmesini sağlamak için yeterli personel ve mali kaynak dahil olmak üzere, yeterince yetkiyle donatılmalı. Bu amaca yönelik olarak, özerklikleri güvence altına alınmalı. Uygunluk değerlendirmesi gibi alanlarda Komisyon ve Türkiye arasındaki iyileştirilmiş işbirliği diğer alanlara yayılmalı.
|
|
|
![](https://arsiv.sabah.com.tr/i/1_pix_gri.gif) |
|