| |
Apartman internet servis sağlayıcısı
 ERDEM GÜNAY erdemg@sabah.com.tr
Son yıllarda teknolojinin en çok konuşulan konseptlerinden biri de taşınabilirlik. Taşınabilir teknolojiler, her geçen gün yaşamımızda daha fazla yer alıyor, yaşamımızda yer alan teknolojiler de daha çok taşınabilir oluyor. Dizüstü bilgisayarların her geçen gün hızlanması ve yeteneklerini artırması, bu teknolojileri her yerde ve her zaman kullanabilmenizi sağlıyor. Dizüstü bilgisayarların iki temel sorununa teknoloji yeni çareler bulmaya çalışıyor. Bu iki temel sorun dizüstü bilgisayarların İnternet bağlantısını ve daha uzun çalışma süresi için yeterli gücü sağlayabilmek. İnternete bağlı bilgisayarları istediğimiz her yerde, pil bitme kaygısı duymadan uzun bir süre kullanabilmek, teknolojinin kullanım alanlarını ve etkisini artıracak önemli bir unsur. Bunun için yapılan teknolojik araştırmalar, iki farklı yönde seyrediyor. Bir taraftan dizüstü bilgisayarların harcadığı gücü azaltmak için yeni teknolojiler geliştirilirken, diğer yanda daha uzun süre dayanabilen yeni pil teknolojileri geliştiriliyor. Bu iki farklı araştırma, geçtiğimiz aylarda meyvelerini vermeye başladı. Toshiba'nın duyurduğu "yakıtlı pil" teknolojisiyle, pilleri enerjisi bittiğinde sadece yakıt tankını değiştirerek kullanıma devam etmek mümkün oluyor. Bu sayede pilleri şarj etmeden, daha fazla süre dayanabilen yakıt kapsüllerini değiştirerek çalışma sürenizi yanınızda taşıdığınız kapsül sayısına oranla artırabiliyorsunuz. Yazıcınızın mürekkep kartuşlarını değiştirmekle aynı yönteme dayanan bu teknoloji henüz çok yeni ve bu pil teknolojisinin yaygınlaşarak ucuzlaması için biraz daha süreye ihtiyaç var. Dizüstü bilgisayarlarıyla daha uzun süre çalışmanın bir diğer yolu da, harcanan enerji miktarını azaltmak. Intel firmasının Centrino teknolojisi, tam olarak bunu yapıyor. Centrino teknolojisine sahip işlemciler, daha düşük frekansta işlem yapıyor, harcanan enerji miktarını sürekli kontrol ederek enerjiyi daha tutumlu harcamaya çalışıyor. Bu sayede dizüstü bilgisayarlarının çalışma süresi, 2 saatten 5 saate kadar çıkmış durumda.
Centrino: Bir taşla, iki kuş
Centrino'ların bir diğer önemli işlevi de kablosuz internet özellikleri. Centrino işlemcilere sahip dizüstü bilgisayarın anakartları kablosuz ağ özelliği taşıyor. WiFi denilen bu özellikle ağ kablosu olmadan, radyo frekanslarıyla WiFi yayını olan bölgelerde internete bağlanmak mümkün. Kısacası Intel, Centrino teknoloji sayesinde bu iki temel soruna çözüm getirmiş oluyor, bir taşla iki kuş vuruyor: daha fazla pil süresi ve kablosuz internet. Yurtdışında WiFi yayını yapılan alanların sayısı giderek artıyor. "Hot spot" adı verilen yerlerde, kablosuz internet yayınıyla kablosuz olarak internete yüksek hızla erişim sağlanıyor. Bazı servis sağlayıcıları kablosuz olarak şehrin merkezi noktalarında bu hizmeti verirken, Starbucks gibi şehrin çoğu noktasına hakim zincir dükkanlar da kablosuz internet hizmeti verebiliyor. Ülkemizde, henüz hızlı internete büyük bir yaygınlıkla kavuşamadığımız için, kablosuz internet derdine düşmek yadırganabilir. Oysa şu an piyasada bulacağınız çoğu dizüstü bilgisayar Centrino teknolojisine sahip. Bu dizüstü bilgisayarlarından birine hatırı sayılır bir ücret ödedikten sonra, cep telefonunuzun Bluetooth ya da kızılötesi fonksiyonlarını ayarlayarak GPRS üzerinden yavaş bir internet bağlantısına razı olmak, çok adaletli değil.
Apartmanda WiFi hizmet sağlayıcısı
Birkaç aydan beri yazılıp çizilenleri gözünüzün önünden geçirin. ADSL teknoloji geldi, 1 milyon port hazır olacak, 200.000 port ihalesi bitti, ADSL yaygınlaşıyor gibi haberleri hemen her gün okuyoruz. Bütün bu haberlere karşın ADSL başvuruları hala sıralarını bekliyor. Gelen kısıtlı portlar, yığılan talebi karşılayamıyor. Bir yandan İSS ile Telekom, henüz bir anlaşmaya gitmemesi hızlı internet erişiminin önünü tıkıyor. Şanslı ADSL kullanıcıları, sahip oldukları portlarla hızlı internetin rahatlığını yaşıyor. Bunları düşündüğünüzde akla bir soru takılıyor. Acaba biz de Intel gibi bir taşla iki kuş vuramaz mıyız? Diyelim ki oturduğunuz apartmanınızda ADSL bağlantısına sahip şanslı bir komşunuz var. Apartman yöneticisiyle birlikte, kapısını çalıp bir ricada bulunsak: Bağlantınızın hızını yükseltelim, apartmanda WiFi internet yayını yapalım ve toplam internet erişim ücretini apartman aidatına ekleyelim." Böyle bir ricaya gerek kalmadan bu tür hizmet verebilecek girişimciler olduğunu tahmin ediyorum. Böyle bir rica karşısında, şanslı ADSL kullanıcılarının buna kayıtsız kalmayacağına da inanıyorum. Türkiye'de yasalar böyle bir uygulamaya hazır değildir elbet ama özel TV'lerin de yasaları esneterek yayınlarına başladıklarını unutmayalım.
|
|
|
|
|
