Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
2 Mayıs 2009, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat

Nasıl yıkandığını söyle, kim olduğun anlaşılsın

FİGEN YANIK
01.05.2009
Adı ister hamam, ister sauna ya da kaplıca olsun, bir kültürün suyla gelişen temizlik kültürü, yaşam biçimiyle ilgili de pek çok ipucu veriyor. Türk hamamı, Fin saunası ve Macar kaplıcaları, ilk kez İstanbul'da bir arada incelendi..
Çalışmalarını Amerika'da sürdüren Fikret Yegül'ün Türkçeye Antik Çağda Hamamlar ve Yıkanma adıyla çevrilen kitabı, "Bir uygarlığın yıkanmayı günlük yaşamıyla birleştirme yöntemi ve yeğlediği yıkanma türü, o dönemin doğasının içyüzünü de gösterir," sözleriyle başlar. Yalnız uygarlıkların değil, ülkelerin de yıkanma ve temizlik alışkanlıkları, onları tanıtan özelliklerdendir. Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi tarafından 25-26 Nisan'da İstanbul'da düzenlenen 'Hamam-Sauna-Fürdö' başlıklı sempozyum da farklı açıdan Türk-Fin ve Macar kültürlerini tanıtan önemli bir buluşma oldu. Sempozyumda Türk, Macar, Fin banyo ve yıkanma kültürünün etnografik, tinsel, kentsel, mimari ve tıbbi boyutları ele alındı. Türkiye'de yüzlerce yıllık geçmişi olan hamam, Finlandiya'da nefes almak kadar doğal olan sauna ve Macaristan'da da kaplıca-hamam anlamına gelen 'fürdö' kültürü, ilk kez bir arada incelendi. Böylece Orta Asya geçmişleri ve Ural-Altay dil kökenlerinden gelen üç ulusun, temizlik alışkanlıklarının da ortak yönleri sergilendi.

FİNLİ GELİNLER SAUNAYA GİDER
Bu ilginç buluşmanın nasıl gerçekleştiğini sempozyumun organizatörü ve Koç Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü'nde öğretim üyesi Yrd. Doç. Nina Ergin anlattı: "2007'de İstanbul'da 'Anadolu Medeniyetlerinde Hamam Kültürü' başlıklı uluslararası bir sempozyum düzenledik, çok ilgi gördü. Daha sonra Finlandiya'daki Lapland Üniversitesi'nden Prof. Juha Pentikainen'den Türk hamamı, Fin saunası ve Macar kaplıcası fürdönün bir arada ele alınacağı ortak bir sempozyum teklifi aldık." Ergin, bu üç ülkede de hamam, sauna ve kaplıcanın sadece yıkanmak anlamı taşımadığını, sosyal boyutları olduğunu söylüyor: "Hamama, saunaya ve kaplıcaya da arkadaşlarınızla gidiyorsunuz. Ayrıca gelenek haline gelen özellikleri var. Türkiye'de, Osmanlı'dan beri 'gelin hamamı' geleneği var, aynı şey Finlandiya'da da var." Ergin, İstanbul'da yaklaşık 150 tarihi hamam olduğunu, bir kısmının hâlâ kullanıldığını hatırlatıyor.