Şampiyonluk kazanmak her oyuncunun, her teknik adamın ve her yöneticinin hayalidir. Bunu başarabilenler ise hayal kuranlar değil, bulundukları ekibin potansiyelini tamamen ortaya çıkarabilen, bu başarı için sonsuz mücadele eden, fedakarlıkta bulunan ve en önemlisi de şampiyonluk baskısını kaldırabilenlerdir. Şimdi ligin finali yaklaştıkça, bunun yansımalarını görmeye başladık. Bazen teknik adamların reaksiyonları, bazen futbolcuların hareketleri bazen de yöneticilerin tepkileri bu baskıyı açık olarak görmemize yardımcı oluyor.
Futbolda kaybetme baskısı kolay kaldırılabilecek bir şey değil. Reaksiyonlar ve tepkiler normal görünmese de futbolun içinde bugüne kadar varolan ve bundan sonra da olacak şeylerdir.
90 dakika sonunda tüm sene boyunca yapılan çalışmaların ve fedakarlıkların kaybebilme düşüncesi, baskısı ve sorumluluğu kolay tahmin edilelecek bir şey değil. Futbol tüm toplum katmanlarının ilgisinin çok olduğu herkesin yakından izlediği bir iş. Böyle olunca da bu geniş kitle başarıda, başarısızlıkta veya yapılan hatalarda bu işin sorumlusu olan kişileri farklı şekillerde alkışlıyor veya eleştiriyor. Bu eleştiri ve tepkiler bazen değişik tarzlarda veya arzu edilmeyen ifade biçimleriyle de karşımıza çıkıyor.
İşin başında bulunan kişilerin de tahmin edebileceği gibi bazen bu tepkiler birileri veya rakipleriniz tarafından da organize edilmiş olabilir. Burada önemli olan bu sorumluluğun başındaki kişilerin liderlik özellikleri, kamuoyunu yönetebilme kapasiteleri bu tür olayların kontrolü ve gündemin farklı şekle çevirilebilmesi açısından önemlidir. Bu altında kalınan baskının başka yönlere çevirilebilme başarısıdır. Bunları yapabilen teknik adamlar ve yöneticiler takımlarının başarı yolunda ilerleyişine bugüne kadar ki bir çok örnekte olduğu gibi büyük katkı sağlarlar.
CİDDİ BİR BİRİKİM ŞART Artık günümüzde futbol gibi milyonları ilgilendiren bir konu yalnızca sahada takıma antrenman yaptırılıp taktik vererek idare edilebilme safhasını geçmiştir. Bugünkü gelinen durumda en önemli şey kamuoyu, medya yönetimi ve yönlendirmesidir.
Burada herhangi bir olayda dışarıda oluşan algılamanın gidişatını, şeklini ve istikametini iş başındaki teknik adam ve idarecilerin belirlemesi başarı açısından vazgeçilmezdir. Bunun açık ifadesi şudur; ya oyunu siz kurar yönlendirirsiniz ya da başkalarının kurduğu oyunun oyuncusu olursunuz. Bunu başarabilmek kolay değildir. Ciddi bir birikim ve yetenek ister. Ama hepimizin bildiği gibi büyük başarılar ve hedefler her zaman bunları başarabilen kişilerin olmuştur.
Bundan sonra da böyle olacaktır.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın
Yayın tarihi: 13 Mart 2009, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/03/13//haber,63B4206B643246B98041869F6A1CDBEB.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2009, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.