- Şu an 14 Şubat 2009 - Cumartesi tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
- Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »
kapat
Hıncal Uluç geçirdiği boyun ameliyatından sonra günlük hayatına bomba gibi döndü. İlk röportajının Sevgililer Günü'ne gelmesi de manidar oldu. "Ben bulunmaz Hint kumaşıyım, Hıncal beni terk ederse o kaybeder,' diyen kadın benim için yüce kadındır," diyor... İlk kez gidiyorum evine. Tek başına yaşayan bir erkeğin evi gibi değil hiç. Bir kere sıcacık. Bir duvar tavandan tabana kütüphane, diğer duvar büyüklü küçüklü sevdiğim ressamların (Avni Arbaş, Devrim Erbil, Adnan Çoker, Ömer Uluç) tablolarıyla kaplı. Öteki duvar ise ağaçlardan gözükmüyor. Küçük, egzotik bir bahçe gibi, dev yeşil bitkilerin önünde rengârenk orkideler var. Biz konuşurken ağaçtaki muhabbet kuşları da katılıyor sohbete. Bu ne huzurlu ev, ne öfke bırakır insanda ne stres diye düşünürken, Hıncal Uluç'la sohbetimiz tam tersine hareketli geçti...