kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
3 Şubat 2009, Salı
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat
Büyük resim için tıklayın

IMF ile sabah başka öğlen bambaşka hava estiriliyor

03.02.2009
IMF anlaşması adeta 'yılan hikâyesi'ne döndü. Bakan Şimşek önce, 'Yaklaşımını sürdürürse IMF ile görüşmeye geç başlarız" dedi, sonra ise görüş ayrılığının giderileceğinden emin olduğunu söyledi..
Türkiye'nin küresel kriz ortamında bir ekonomik programa ihtiyaç duyduğu açıkça ifade edilirken, IMF ile anlaşmaya ilişkin otoritelerden birbiriyle çelişkili gibi görünen açıklamalar dikkat çekiyor. Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, Davos dönüşü Anadolu Ajansı'na yaptığı açıklamada, aradaki anlaşmazlık konularının giderilmesinin ardından, hemen IMF'yi çağıracaklarını belirterek, "Ancak aynı konulardaki yaklaşımları devam ederse, doğrudan görüşmelere biraz daha geç başlarız'' dedi. Bu, görüşmelere verilen 10 günlük aranın uzayıp anlaşmanın marta sarkacağı anlamına gelirken, Bakan Şimşek, Amerikan basınında yer alan demecinde ise, IMF ile görüş ayrılıklarının giderileceğinden emin olduğunu belirtti. Bakan Şimşek'in ajanslara düşen iki açıklaması şöyle gelişti. AA'ya, "IMF heyetini şubat ayında çağırmamız halinde, ortak bir basın toplantısı düzenler, Niyet Mektubu'nu Fona göndeririz ve teorik olarak çalışmaları şubat ayında tamamlayabiliriz" şeklinde konuşan Şimşek, bunun, karşılıklı ortak anlaşmaya varılması durumunda olacağını bildirdi. Anlaşmanın, eski IMF reçetesiyle olmaması gerektiğini tekrarlayan Şimşek, Türkiye'nin 15 ile 30 milyar dolar olarak bahsedilen dış finansman ihtiyacını rahatlıkla karşılabileyeceğini belirtti. Şimşek, Dow Jones'e yaptığı açıklamada ise IMF ile görüş ayrılıklarının gidirileceğinden emin olduğunu belirtti. Şimşek, IMF'nin, desteğe ihtiyacı olan ülkelere yardım konusunda daha esnek bir tutum takınması gerektiğini söyledi. Dow Jones grubundan, ABD'nin finansal ve borsa çevrelerinin gazetesi Wall Street Journal da, "İyi performans gösteren ülkelerin korunması amacıyla uluslararası likidite kolaylığına olan ihtiyacın dramatik bir örneğini, sorumlu bir mali politikası olan ve bankacılık sistemi genelde oldukça iyi bir durumda olarak değerlendirilen Türkiye oluşturuyor" diye yazdı.