Giriş Saati : 28.01.2009 11:10 Güncelleme : 28.01.2009 22:01
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''IMF ile olan görüşmelerde her geçen gün yeni yeni bazı maddeler önümüze gelirse o maddeler bizde hassasiyet oluşturur. Çünkü bir yola çıkarken bu anlaşmanın içeriğinde neler varsa bunlar bellidir'' dedi.
Erdoğan, 39. Dünya Ekonomi Forumu'na katılmak üzere İsviçre'nin Davos kasabasına hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda açıklamalarda bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Davos görüşmeleri kapsamında IMF Başkan Yardımcısı John Lipsky ile bir araya gelmesinin planlanıp planlanmadığı yönündeki soru üzerine Erdoğan, orada yaşanacak gelişmelere göre böyle bir görüşmenin olabileceğini söyledi.
Erdoğan, ''IMF ile görüşmelerde bazı hassasiyetlerin hala aşılamadığını'' ifade ettiğini hatırlatarak, bunların ne olduğunu soran bir gazeteciye şu karşılığı verdi:
''IMF ile olan görüşmelerde her geçen gün yeni yeni bazı maddeler önümüze gelirse o maddeler bizde hassasiyet oluşturur. Çünkü bir yola çıkarken bu anlaşmanın içeriğinde neler varsa bunlar bellidir. Ve geçen Mayıs'tan bu yana sürekli olarak bazı değişiklikler önümüze gelirse ve bunları biz bir kısmını cevaplamışken hala bunların değiştirilerek tekrar önümüze gelmesi bu noktada bizim tabii ki olaylara daha hassas bakmamızı gerektirir. Bizim her zaman söylediğimiz şudur, bir defa IMF bizim de ortağı olduğumuz bir kuruluştur, ikincisi de kriz dönemlerinde bu krizlerin aşılmasına yönelik destek vermesi gereken, projeler üretmesi gereken kuruluştur. Ama bundan çıkar da çok daha farklı yaklaşımlar ortaya koyarsa Türkiye'yi dünyadaki çok farklı ülkelerle aynı düzeyde ele almaya kalkarsa Türkiye'yi kendi şartları içerisinde değerlendirmezse o zaman bizim hassasiyetimiz artar. Olay budur.''
Erdoğan, bir gazetecinin tiyatro Sanatçısı Atilla Olgaç'ın açıklamalarına ilişkin sorusu üzerine, ''Kendisi bunu daha sonradan uydurduğunu ifade etti.Ortada bir senaryo söz konusu. Dolayısıyla böyle bir şey hakkında değerlendirme yapmanın bir anlamı yok'' dedi.
''SARKİSYAN İLE GÖRÜŞME YAPABİLİRİZ''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Davos'taki Dünya Ekonomik Forumu Toplantılarına katılacak Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan ile görüşme yapmasına mani bir hal olmadığını, görüşMe yapabileceğini bildirdi.
Erdoğan, ''Ermeni diasporası çalışıyor. Ama buradan bir nemalanmanın içerisinde bir çalışma olduğunu çok açık, net görüyoruz, bu ortada. Fakat ben, Ermenistan'ın şu andaki yönetiminin bunları paylaşmadığını da görüyorum'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Esenboğa Havaalanı'nda düzenlediği basın toplantısında, Dünya Ekonomik Forumu yıllık toplantılarına katılmak üzere Davos'a gittiğini, kendisine Devlet Başkanı Mehmet Şimşek, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ve Dışişleri Bakanı Ali Babacan'ın da eşlik edeceğini söyledi.
Dünya Ekonomik Forumu toplantılarına bakanların yanı sıra bazı milletvekillerinin de katılacağını ifade eden Erdoğan, toplantılarda dünyanın önde gelen siyasi liderinin yanı sıra iş dünyasından temsilcilerin, akademisyenlerin, medya mensuplarının ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin bulunacağını kaydetti. Erdoğan, şöyle konuştu:
''Bu toplantılarda siyasi, ekonomik ve ticari konular başta olmak üzere dünya gündeminde yer alan önemli hususlar gerek ikili görüşmelerde gerekse çok katılımlı oturumlarda değerlendirilecek. Bu yılki toplantıya 96 ülkeden yaklaşık 2 bin 500 kişinin katılması, 43 devlet ve hükümet başkanıyla 60 civarında bakanın Davos'ta bulunması beklenmektedir. Dünyanın önde gelen şirketlerinden bin 400 civarında üst düzey yönetici de bu toplantılara katılacaktır.
Toplantının ana teması, 'Küresel Kriz Sonrasının Dünyasını Biçimlendirmek' olarak belirlenmiştir. Toplantılarda ağırlıklı olarak 2008'in son aylarında ortaya çıkan küresel finans krizi ve bununla bağlantılı konular ele alınacak. Dünya ekonomisini yeniden canlandırmanın yolları tartışılacaktır. 200 civarında konuda düzenlenecek toplantıları, ekonomik, jeopolitik, teknoloji ve toplum ve iş dünyası ana başlıkları altında özetleyebiliriz.''
Davos toplantıları kapsamında, Kafkasya ve Orta Asya'nın ele alınacağı ''Büyük Oyun Yeniden'' ve Gazze Ortadoğu Barışı İçin Model'' konulu toplantılara katılarak, Türkiye'nin görüşlerini anlatacağını belirten Erdoğan, toplantılar nedeniyle dünyanın önde gelen siyasi şahsiyetleri, iş ve finans kurumlarının temsilcileri ile de bir araya gelme fırsatı bulacağını bildirdi.
Erdoğan, bu çerçevede Rusya Federasyonu Başbakanı Vladimir Putin, Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev, Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev, Arnavutluk Başbakanı Sali Berisha, Hollanda Başbakanı Jan Peter Balkenende, Polonya Başbakanı Donald Tusk, Kolombiya Devlet Başkanı Alvaro Uribe Velez, İsviçre Konfederasyonu Başkanı Hans Rudolf Mertz, Orta Doğu Dörtlüsü Temsilcisi Tony Blair ve ABD eski Başkan Yardımcısı Al Gore ile bir araya geleceğini söyledi. Erdoğan, oradaki gelişmelere göre başka görüşmeler de yapabileceğini ifade etti.
SORULAR
Başbakan Erdoğan, ziyaretine ilişkin açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtladı.
Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan'ın da Davos'da olduğu hatırlatılarak bir görüşmenin ihtimal dahilinde olup olmadığına ilişkin soruya Erdoğan, ''Görüşme yapmamıza mani bir hal yok, görüşme yapabiliriz'' karşılığını verdi.
''Sayın Cumhurbaşkanı'nın 9 Eylülde Erivan'a yaptığı ziyaretten 4 ay geçti ve 24 Nisan'a da fazla zaman kalmadı. Görüşmelerde bir açılıma yaklaşıldığını düşünüyor musun?'' sorusuna Erdoğan, şu yanıtı verdi:
''Görüşme yapmamıza şu anda mani bir hal yok. Görüşme yapabiliriz. O ayrı bir konu. Ama 24 Nisan da ayrı bir konu. 24 Nisan'da kıyamet kopmuyor. Olaya bir de buradan bakmamız lazım. Biz her türlü, bu noktadaki samimiyetimizi bugüne kadar ortaya koyduk. Her zaman söylüyorum. Türkiye olarak işin başında itibaren Ermenistan'a yönelik hava kapılarını açtık. Bunun yanında ülkemizde şu anda pasaportsuz dolaşan, bana verilen bilgiye göre, 40 bine yakın Ermeni var. Bunlar ülkelerindeki yokluk, yoksulluk sebebiyle buralara gelmiş insanlar. Ama biz bunları geri iade etmedik.
Bunun yanında Akdamar Adası'ndaki Ermeni Ortodoks kilisesinin renovasyon, restorasyon çalışmalarını, bunları yapmış bir ülkeyiz. Bunlarla hep birer jest yaptık. Bunları ortaya koyduk. Ama bunun yanında da tabii, Ermeni diasporası çalışıyor. Ama buradan bir nemalanmanın içerisinde bir çalışma olduğunu çok açık, net görüyoruz. Bu ortada. Fakat ben, Ermenistan'ın şu andaki yönetiminin bunları paylaşmadığını da görüyorum.
Cumhurbaşkanımızın Ermenistan-Türkiye milli maçında, bu ziyaret sebebiyle açılan bu kapıda, yapılan görüşmelerde özellikle Kafkasya İstikrar ve İşbirliği Platformu çerçevesindeki attığımız adımlarla zaten bazı görüşmeleri yapacağız. Bunların içinde 5 tane ülke var. Türkiye, Rusya, Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan. Bundan sonraki süreçte artık bu istikrarı, iş birliğini geliştirecekse zaten birbiriyle görüşecek. Şu anda alt düzeyde zaten görüşmelerimiz oluyor. Bunu üst düzeye de yavaş yavaş tırmandıracağız. Tabii buradaki hassasiyetlerimiz de aynı şekilde var. Onun için de tabii bizler bölgenin istikrarı için bu iş birliğini adil bir çözüm çerçevesinde gerçekleştirmemizin gereğine inanıyoruz.''
ORTA DOĞU'DA BARIŞ
Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin, Davos'daki toplantılara katılacak İsrail Devlet Başkanı ile ikili bir görüşme planı olup olmadığı sorusu üzerine, şöyle konuştu:
''Böyle şu anda organize edilmiş bir görüşme yok. Aynı panelde olacağımız noktasında arkadaşlarımın bana verdiği bilgi var. Aynı panelde zaten görüşlerimizi ortaya koyacağız. Zaten bu paneller de çok uzun paneller değil, yaklaşık 45 dakika ile 1 saat arasında süren bir panel. Bu panelin içerisinde 5-6 konuşmacı olacak. Bir de buna moderatörü katarsanız, onun da yorumları var, soruları var. Bir de soru cevap faslı olacak. Yani bize düşecek olan süre 10 dakika. 10 dakikada biz de düşüncelerimizi anlatma fırsatını yakalayacağız.
Geçmişten bugüne, tanıdığımız günden bugüne düşüncelerimizi kendilerine iletmeye çalışacağız. Bizim bütün hedefimiz Orta Doğu barışına nasıl katkıda bulunabiliriz? Bugüne kadar attığımız adımlar bu konuda bellidir. Ama hiçbir zaman da biz barışa gölge düşürecek adımların yanında da olmadık, bundan sonra da olmayı düşünmüyoruz. Onu da açıkça söylememiz lazım. Bunun da bilinmesi lazım. Bunu çok açık, net ortaya koymamız gerekir. Yapacağımız iş budur, çerçevesi budur.''