kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
23 Ocak 2009, Cuma
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
EMRE AKÖZ

Ergenekon'un beyin takımı niye Avrasyacı

Tabii ki sokaktaki tetikçi, avanta peşindeki medyacı ya da hükümet düşmanı siyasetçi değil Avrasyacı olan. Ergenekon örgütlenmesinin dünya sistemi içindeki konumunu düşünebilen beyin takımı Avrasyacı...
İki açıdan böyleler:
1) Avrasya seçeneğinin doğru bir yol olduğunu düşünüyor.
2) Darbe ile otoriter bir rejim kurup NATO'cu subayları tasfiye ettiklerinde, ABD'yi ve Avrupa Birliği'ni karşılarına alacaklarını, dolayısıyla Avrasya'ya yönelmek zorunda kalacaklarını biliyorlar.
Birbirini besleyen ikili bir durum bu: "Darbe yaparsak mecburen Avrasyacı oluruz" ve "Avrasya seçeneğini ancak darbe ile gerçekleştirebiliriz.")
Ergenekon bağlamında gözaltına alınan emekli orgeneral Tuncer Kılınç, serbest kalır kalmaz, NATO'dan ayrılmamız gerektiğini, AB'nin ise Türkiye'yi bölmeye çalıştığını söyledi.
Yani Milli Güvenlik Kurulu'nun eski genel sekreterinin fikirleri 2002'den beri değişmemişti: ABD'ye, NATO'ya ve AB'ye karşıydı.
Geçen gün emekli tuğgeneral Nejat Eslen'in bu konuda bir yazısı daha yayınlandı. (Radikal, 21 Ocak)
Nejat Eslen özetle şöyle diyor:
1) Ergenekon basit bir çete operasyonu değildir. Bu süreç dünyanın ve Ortadoğu'nun değişen dinamikleri ile ilgilidir.
2) Çok kutuplu bir uluslararası sistem oluşuyor. Küresel ekonominin ve jeopolitiğin ağırlık merkezleri Atlantik'ten Pasifik'e kayıyor. Küreselleşmenin etkin aktörleri çoğalıyor.
3) Krizden Çin ve Hindistan gibi ekonomiler avantajlı çıkacak.
ABD ise güç kaybedecek.
4) Çeşitli nedenlerle (nüfus, coğrafya, vs) AB, Türkiye'yi bünyesine kabul edemez.
5) ABD ise Türkiye'yi Ortadoğu için bir Ilımlı İslam modeli haline getirmeye çalışıyor.
6) O halde dengeler değişirken Türkiye de tehdit ve fırsat değerlendirmesini Avrasya bağlamında yapmalı.
Suç işleyenlerin cezalandırılması gerektiğini ama Türkiye'nin çıkarını Avrasya seçeneğinde aramanın Ergenekonculuk (suç) olmadığı belirtiyor Nejat Eslen.
Elbette bu konu üzerinde düşünen, makale yazan, konuşan, hatta parti kuran insanlar eleştirilebilir ama suçlanamaz.
İyi güzel de... Onca silah, suikast tim ve krokileri, yeraltı örgütlenmesi, Susurlukçuları devreye sokmalar, muvazzaflara kanca atmalar, el bombaları, TNT kalıpları, para kaydırmalar neyin nesi oluyor?
Hepsinden önemlisi Sarıkız ve Ayışığı darbe planları, Danıştay saldırısı ne anlama geliyor?
Elbette her Avrasyacı Ergenekoncu; her Ergenekoncu da Avrasyacı değil.
Ama Ergenekon'un özü Avrasyacı, yani Ergenekon Avrasyacı bir hareket!
(Gördük işte: Olayın farkında olmadığı için adam gayet samimi bir şekilde 'Amerikancıyım' diyor.
Bu konu tartışılırken, olayı Rusyacılığa indirgeyip pişmiş kelle gibi sırıtanlar da var.)
Eslen diyor ki: "Süreç sona erdiğinde, Türkiye jeopolitik kimliğini ve rejimini yeniden tanımlamış; devletin kimler tarafından ve nasıl yönetileceğini belirlemiş olacak."
İşte ben de baştan beri bunu diyorum: Ergenekon'un amacı; ekonomisi kapitalist ama yönetimi otoriter, yüzü Doğu'ya dönük bir Türkiye. (Niyesini Eslen yazısında anlatıyor.)
Buna da ancak darbeyle, kan akıtarak, demokrasiyi ortadan kaldırarak ulaşacaklarını düşünüyorlar.
Hedefleri haklı dahi olsa, yöntemleri korkunç!
Not: Daha önce yazdığım için dünkü 11'inci dalgaya değinmiyorum.
Önemli olan büyük resim!