EA
yaz boşluk bırak mesajını yaz 4122'ye gönder.
SMS:
?EA
Acemiler için Ergenekon
Özel harekâtçı
İbrahim Şahin'in tutuklanmasıyla birlikte
Susurluk da gündeme girdi. Susurluk neydi, Ergenekon nedir? Bildiklerimizi temize çekmeye çalışalım:
Ergenekon'u
3 safhaya ayırabiliriz:
1) Solcuların
1970'lerde
Kontrgerilla adını verdiği örgütlenme Ergenekon'un birinci aşamasıydı.
NATO vasıtasıyla
ABD tarafından kurulmuştu.
"Amacımız Sovyet işgaline karşı yeraltı mücadelesi yapmak" denmişti ama asıl hedef
Avrupa ülkelerinde ve bu arada
Türkiye'de, sol kesimi ezmek ya da en azından etkisiz kılmaktı.
1977'deki
1 Mayıs katliamı ve
CHP Başkanı
Ecevit'e suikast ile Anadolu'da
Alevi-Sünni çatışması çıkarma çabası,
Ergenekon1'in eylemleriydi.
Ergenekon1'in ideolojisi, ABD-Batı yanlısı bir milliyetçilik ve keskin bir komünizm karşıtlığıydı.
2) Sovyetler Birliği'nin 1991'de dağılmasıyla, kısaca
Gladio dediğimiz bu yapılanmaya son verildi. Yani ABD ve
NATO ellerini bu örgütlerden çekti. Birçok ülkede yeraltı orduları tasfiye edildi.
Türkiye'de ise aynı tarihlerde
Kürt sorunu ve
PKK vardı.
Silahlı Kuvvetler'in denetimindeki Ergenekon1 örgütlenmesi tasfiye edilmeyerek, Güneydoğu sorununa karşı kullanıldı. İşin içine polisler, siyasetçiler, aşiretçiler, mafyacılar da dahil edildi.
Artık
Ergenekon2 aşamasına geçilmişti.
PKK'ya yardım ettikleri gerekçesiyle Kürt işadamları yargısız infazla öldürüldü. Onların yönettiği uyuşturucu trafiğinin bir bölümüne Ergenekon2'ciler hâkim oldu.
Ergenekon2'nin varlığını kamuoyu
Kasım 1996'daki
Susurluk kazası ile öğrendi. Polis, siyasetçi-aşiretçi ve mafyacı aynı otomobildeydi!
Ergenekon2'ye,
Susurluk adını verdik.
Susurluk ideoloji olarak ulusçu ve şovendi. Komünizm karşılığının yerini artık Kürt karşıtlığı almıştı. Demokrasi ve insan hakları ile dalga geçiliyordu.
İttihatçılık hortlamıştı.
Kanun dışı operasyonlar, Cumhurbaşkanı
Demirel'in "Devlet bazen rutin dışına çıkar" ve Başbakan
Çiller'in "Bu vatan için kurşun atan da, kurşun yiyen de şereflidir" sözleriyle meşrulaştırıldı.
3) PKK'nın başı
Abdullah Öcalan'ın 1999'da
Türkiye'ye teslim edilmesiyle birlikte
Ergenekon2'nin işlevi hemen hemen bitmişti.
Fakat elde gıllıgışlı işlere meraklı bir kadro ve eskiden kalma silahlar vardı.
1999'dan sonra yeniden yapılanmaya gidildi. 2002'de
AKP'nin iktidar olmasıyla Ergenekon3 harekete geçti.
Bu son Ergenekon'un ideolojisi
Kemalizm artı Avrasyacılıktı. Yani: ABD ve
Avrupa Birliği karşıtlığı, laikçilik, ulusalcılık, küreselleşme düşmanlığı, Rusya-Çin eksenine sempati, vb.
Ergenekon3'ün en önemli özelliği kadro çeşitlenmesi oldu.
AKP karşıtlığı temelinde bir siyasi hareket örgütlendi.
Yapılanmaya işadamları, üniversite öğretim üyeleri, medyacılar, solcular da dahil edildi.
Bu arada AB süreci ve küreselleşme, TSK'de fay hatları oluşturmuştu.
Ergenekon1 (Kontrgerilla) ve
Ergenekon2 (Susurluk) devletin (ki merkezi ordudur!) tam denetimindeydi.
Ergenekon3 ise eski ekol emekli generallerin ve TSK'nin bir kısmının (darbe heveslisi otoriter zihniyetin) uzantısı oldu. Hem mutabakat sağlanamadığı, hem de ABD ve AB karşı olduğu için darbe yapılamadı.
Ve geldik 10 puanlık soruya:
Tamam mı devam mı?
Yayın tarihi: 13 Ocak 2009, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/01/13//haber,4523C83B547247A1A442413160435AC7.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2009, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.