Giriş Saati : 20.01.2009 12:19 Güncelleme : 20.01.2009 22:37
CHP, TRT'nin yayınlarıyla ilgili olarak, Devlet Bakanı Mehmet Aydın hakkında hazırladığı gensoru önergesini TBMM Başkanlığı'na sundu. CHP, Tuncay Güney'in TRT'de yapılan canlı yayını ile ilgili eleştirilere de yer verdiği gensoru önergesinde, "firari şüpheli bir kişiye, siyasi iktidarın, TRT'nin ekranlarını açması, kamuoyu oluşturmaya, yargıyı etkilemeye ve siyasi muhalifleri sindirmeye dönük bir girişimdir" denildi.
CHP Grup Başkanvekilleri Hakkı Süha Okay, Kemal Kılıçdaroğlu ve Kemal Anadol'un imzasıyla; Bakan Aydın hakkında TBMM Başkanlığı'na sunulan gensoru önergesinde, TRT'nin son günlerde yaptığı yayınlar da eleştirildi.
Gensoru önergesinde; Ergenekon soruşturmasının ana eksenini oluşturan Tuncay Güney'in 14 Ocak 2009 tarihinde TRT 2'de "Büyüteç" adlı programa çıkarıldığı anımsatılarak, Güney'in 4 saat boyunca, Anamuhalefet Partisi ve CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın da aralarında bulunduğu birçok kişi ile kurumsal yapı hakkında hakaret, iftira, şantaj ve tehditle dolu açıklamalar yapıldığı, kişilik haklarına saldırıda bulunduğu ifade edildi. "HEDEFLER GÖSTERİLDİ, KAMUOYU OLUŞTURULDU"
TRT ekranından, Ergenekon soruşturmasının bir sonraki aşaması için hedefler gösterildiği ve kamuoyu oluşturulduğunun altı çizilen gensoru önergesinde; TRT'nin özerkliği ve yayınlarının tarafsızlığı ilkelerinin Anayasa'da tanımlandığı dile getirildi.
Kamu hizmeti yayıncılığı yapması gereken TRT'nin yayın politikalarının çerçevesinin Anayasa ve yasalarla çizildiği belirtilen gensoru önergesinde, şu ifadelere yer verildi:
"Tuncay Güney'in TRT ekranlarına çıkarılması, habercilik refleksi ya da bu kişinin daha önce diğer televizyon kanallarına çıkmış olması gibi basit ve hukuki dayanaktan yoksun açıklamalarla geçiştirilemez. TRT'nin, Tuncay Güney'e ekranlarını açması ve bu kişiyi saygın, güvenilir bir kişi formatı ile izleyicilere sunması, sadece yayın etiğinin değil, yasaların da açık ihlali niteliğindedir." "SİYASİ KOMPLO"
Tuncay Güney'in açıklamalarının zamanına dikkat çekilen önergede; Güney'in 2001 yılı ifade görüntülerinin dağıtıldığı gün, TRT ekranlarına çıkarılmasının siyasi amaçlara yönelik planlı bir komplo çalışması olduğu ileri sürüldü.
CHP gensoru önergesinde Ergenekon soruşturma kapsamında 10. Dalga gözaltıları da anımsatarak, "Tuncay Güney'in iftira, tehdit ve şantajlarına aracı olmanın yanında, Sabih Kanadoğlu'nun gözaltına alınacağının sadece TRT tarafından saatlerce önce açıklanması, kazı çalışmalarının sadece TRT üzerinden servis edilmesi gibi olaylar, bugüne kadar yandaş medya üzerinden yürütülen dezenformasyonun, bundan sonra devletin resmi televizyonu önderliğinde gerçekleştirileceğini ortaya koymaktadır" denildi.
Yaşanan süreçte TRT'den sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Aydın'ın, TRT'nin yayın etiği ve yasaları ihlal eden yayın politikası konusunda, suskunluğunu koruduğu suçlaması getirilen gensoru önergesinde şöyle denildi:
"Bakan Aydın, sorumluları himaye etmiş ve bu siyasi komplonun planlayıcısı konumunda hareket etmiştir. TRT'yi, Ergenekon soruşturmasının propaganda aracına dönüştüren, firari şüphelileri TRT ekranlarına çıkararak siyasi muhalifleri sindirmeye yönelik açıklamalarına göz yuman, saygın insanların kişilik haklarına saldırtan, yargıyı etkilemesine zemin oluşturan Devlet Bakanı Mehmet Aydın hakkında, Anayasanın 98 ve 99'uncu, İçtüzüğün 106. maddeleri gereğince gensoru açılmasını arz ve teklif ederiz."