Star'ın cuma geceleri yayınladığı yeni yarışma programının adı bu... Yarışma, adını ilk bölümüyle sonuna kadar hak etti. Panayır gösterilerinden söz etmiyorum. Bana "Olmaz böyle şey" dedirten, programdaki aksaklıklar... "Matematik dehası" olarak tanıtılan Mustafa adlı yarışmacının ne yapmak istediğini ne sunucular, ne jüri, ne de ekran başındakiler anlayabildi. Profesör Orhan Kural 12 sayıyı alt alta toplayamadı. Dahası, Yunus Günçe de elindeki hesap makinesiyle işin içinden çıkamadı. Hele diğer sunucu Melda Gür 4 haneli sayılara "rakam" dedikçe, kan iyice beynime çıktı. Sunucular, yarışmacılar nerede duracaklarını bilemedi. Mikrofonlar kapalı unutuldu. Sözlerin yarısı duyulmadı. "Şimdi reklama gidiyoruz" dediler, "Az sonra"yı yayınladılar. Performans anons ettiler, az önceki görüntüler ekrana geldi. Melda Gür, partneri Yunus Günçe'ye "Yasin" deyip, durdu. Programın trafiği, ışıkları arızalı Taksim Meydanı'nın trafiğini andırıyordu. Kaza üstüne kaza yaşandı. Hele çamaşır makinesine elleri kelepçeli giren ve boğulma tehlikesi geçiren adamın kurtulması tam bir mucizeydi. Eline geçen her börtü böceği iğrenç bir şekilde mideye indiren adama çevreci hocamız Orhan Kural'ın "Anlaşmam olmasa burayı hemen terk ederdim" demesi ise çok komikti. E, bütün bunların üzerine bir de elindeki oyuncak ışın kılıcını gözümüze gözümüze sokan Sadettin Teksoy'u ekleyin... En çok da sevgili arkadaşım Mutlu Tönbekici'ye acıdım. Zavallı kızcağız, "Nereden düştüm bu gezegene?" bakışları ile programı tamamladı... Vallahi, Olmaz Böyle Şey!..
Yayın tarihi: 30 Aralık 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/12/30/gny/haber,67CB087649F443FC9B4B410A537F20AD.html
Tüm hakları saklıdır.