kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
7 Aralık 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat

Gecikmiş bir yaz tatili için Cape Town

MURAT ÇELİKKAN
14.11.2008
Güney Afrika Cumhuriyeti'nin tatil merkezi Cape Town, aralık ayından itibaren, şahane plajları, kaliteli şarapları, dünya mutfağı ve Ümit Burnu ile gecikmiş bir yaz tatili imkânı sunuyor..
Türkiye'de biz karanlık bir kışa hazırlanırken, dünyanın bazı yerlerinde, daha doğru bir ifadeyle Güney Yarımküre'de, insanlar gecikmiş bir yaz telaşı içindeler. Soğuk kış günlerinden kaçmak ya da sonbaharda bir yaz tatili yapmak için Güney Yarımküre'nin belli başlı turizm merkezleri sizi bekliyor. Hazır yine uzunca bir bayram tatili yaklaşırken ve Türkiye sınırlarına uğramayacağı iddia edilen 'kriz' henüz döviz kuru dışında pek de etkisini göstermemişken... Avustralya, Brezilya, Karayipler derken gidilebilecek yaz kentlerinden biri de Cape Town. Güney Afrika'nın tatil merkezi. Üstelik Türkiye vatandaşları için 30 günü geçmeyen ziyaretlerde vize zorunluluğu da yok. Yani bu tatilin bir avantajı da Türklere uygulanan vize işkencesinden muaf olmak.
Dünyanın bu en güneyindeki yerleşimi ilk keşfeden Çinliler, sonra Portekizliler, sonra Hollandalılar ve sonra da Britanyalılar.
Ülkede iktidar Hollanda kökenli Boerler ile İngilizler arasında kanlı savaşlarla el değiştirip durmuş. Sonra çoğunluğu oluşturan siyah halka karşı 'apartheid' ırk ayrımı rejimini sürdüren beyaz azınlık iktidarı bu toprakları siyah-beyaz yaşayanlara cehennem etmiş. 1994'ten bu yana Afrika Ulusal Kongresi (ANC) yönetiminde çok partili, çok kültürlü bir rejimle yönetiliyor. Ülkenin bu gün 11 resmi dili var. Televizyonu Türkiye kadar kanallı değil ama hemen her dilde radyo ve gazete var. Bu gün siyahlarla beyazların lokantalarda aynı masalarda oturduğu, beyazların siyahlara da hizmet ettiği, siyah ve beyaz çocukların beraberce okuduğu bir Güney Afrika var. 'Sadece beyazlar için' olan parklar, şehirler, mahalleler bu gün artık müzelerde sergileniyor olsa da 14 yıllık bir geçmişten bahsedildiğini insan unutamıyor.
Table Mountain'ın yüksekliği ile Atlas Okyanusu'nun derinlikleri arasında kurulan bu şehrin verdiği duygu her şeye rağmen huzur. Şehrin arkasında yükselen Masa Dağı insana sıkışmışlık hissinden çok, güven duygusu veriyor. Cape Town'ın en önemli özelliklerinden biri çok çeşitli ve çok kaliteli yemek ve şarap seçenekleri.
İnsan bu kalitede şarap içip, bu kadar güzel yemek yeyince, üstelik buna İstanbul'da ödenenin hemen hemen yarısı kadar para ödeyince, ülkemizde daha az kaliteli yemek ve şaraba niye iki misli para ödediğini sormadan edemiyor. En pahalı sayılabilecek restoranlarda yemek ve şarap kişi başı 50 dolar.
Şehirde hakim olan Akdeniz iklimi hem dışarıda yemek yemek hem de şehrin sunduğu çok çeşitli açıkhava etkinliklerinden yararlanmak için ideal hava koşulları sunuyor.

SAFARİ VE BALİNALAR

Vahşi doğa seçenekleri de neredeyse sonsuz. Öncelikle 'The Big Five' denilen Afrika'nın en büyüklerini görebileceğiniz ve güzel bir hafta sonu geçirebileceğiniz çok sayıda safari merkezi var. Büyük beş: Fil, aslan, kaplan, buffalo ve gergedan. En büyük oldukları için değil, avlanması en zor oldukları için en büyük onlar. Kruger Park (ki Johanesburg yakınlarında) dışındaki seçenekler çok keyifli olmakla birlikte çok doğal değil. Ama yine de değer.
Ayrıca gün boyu balina izleyebileceğiniz koylar da mevcut. Bir de beyazköpekbalıklarını izlemek için kafesli sualtı dalışı var ki, bu da az yaşanabilecek bir deneyim. Ancak doğa savaşçıları, bu tür 'ziyaretlerin' köpekbalılarını rahatsız ettiğini ve saldırganlaştırdığını savunuyor. Fok ve penguen düşkünleri için de günlük turlar var. Masa Dağı'nın doğusunda 1913'te kurulan Kirsten Bosch Ulusal Botanik Bahçesi'ni de atlamayalım. Sadece bitki örtüsü açısından değil, bir kuş cenneti olarak da namlı.

DENİZ
Cape Town civarında denize girmek için en az 10 koy veya plaj önerilebilir. Bunlardan şehre en yakın olanı Clifton Beach. Berisinde 'aslan başı' diye adlandırılan tepesiyle Camps Bay de şahane kumsalıyla iyi seçeneklerden biri.
Cape of Good Hope ise hem yürüyüş parkurları, hem doğası, hem penguen plajları, hem de dünyanın en güneyi olarak Afrika'nın en güzel plajlarından biri kabul ediliyor. Yeri gelmişken Atlas Okyanusu ile Hint Okyanusu'nun birleştiği bu burunun yanlış bir şöhreti olduğunu da vurgulayayım. Her ne kadar 'Ümit Burnu' olarak Afrika kıtasının en ucu kabul edilse de gerçeğin, en güneyin yakın mesafedeki Cape Anghulus olduğunu burada hemen insanın kulağına fısıldıyorlar. Ümit Burnu yolunda 60'lı yıllardan kalma sahil kasabaları, penguen plajları için bir hafta sonu ayırmakta yarar var. Diğer plaj seçenekleri ise Sandy Bay, Noordhoek, Muizenberg, Boulders Beach....
Haberin fotoğrafları