kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
7 Aralık 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Nike'ın yeni modeli Mercurial Vapor Rosa'nın reklam filminin baş kahramanı Fransız futbolunun Zinedine Zidane'dan sonra yeni idolü olan Franck Ribery.

Pembe krampon futbolcuyu bozar (mı?)

BÜLENT TİMURLENK
06.12.2008
Galatasaraylı futbolcu Milan Baros'un pembe kramponlarıyla iki maçta üst üste gol atması, yeni bir tartışmayı da beraberinde getirdi. Kadınlara özgü bir renk olan pembe, erkek adama yakışır mıydı?..
"Şimdinin kramponları olacaktı o zaman; bak bakalım Metin Oktay kaç gol atıyordu? 400'ü geçerdi Taçsız Kral. Can Bartu'nun tekniği balçık sahada üç kilo çeken Dinyakos'larla bile bugünkilere taş çıkartır." 50'li, 60'lı yılları Dolmabahçe Stadı'nın tribünlerinde geçirenler "Krampon," dediğinizde böyle anlatırlar o günleri...
Krampon, 100 bin kişiyi bir stada toplayan modern gladyatörlerin, yani futbolcuların tek silahı. O silahı üreten dev spor markalarının yeşil sahanın dışında başlayan ve içinde süren amansız rekabeti bugünlerde pek renklendi! İki 'kardeş' firma Adidas ve Puma arasında başlayan krampon savaşlarında Alman devi Adidas, son 10 yılda karşısında bir Amerikan devini buldu: Nike. 1964'te Japonya'dan ABD'ye koşu ayakkabısı ithal edip satan Phill Knight ve Bill Bowerman'ın "Biz de yapabiliriz," diyerek kurdukları Nike, 30 yıl boyunca futboldan uzak durdu. Futbol, Kuzey Amerika kıtasının üvey sporuydu ve 'Güzel Oyun'un anavatanı Avrupa kıtası Adidas giyiyordu. Adolf ve Rudolf Deisler kardeşlerin 1925 yılında icat ettikleri futbol ayakkabısı, oyunun tarihinde bir devrimdi. Farklı zeminler için Deisler kardeşler değişebilir krampon vidaları icat etmiş ve futbolcuların yağışlı havalarda daha fazla ayakta kalmalarını sağlamışlardı. Bu icadın kime ait olduğu sonraları iki kardeşin arasını açacak ve Adidas-Puma rekabeti başlayacaktı. 1954 Dünya Kupası'nı Almanya kazandığında tüm futbolcular Adidas'ın siyah üzerine alameti farikası üç beyaz bantlı kramponların giyiyor, şirket dünya pazarının yüzde 75'ini elinde tutuyordu. Gola, Valsport, Hummel, Mitre, Joma, Asics gibi markalar Adidas ile rekabet bile edemediler o yıllarda.
1979'da dünyanın en çok satan kramponu Copa Mondial'ı piyasaya süren Adidas yine birçok rakip buldu karşısında.
Lotto, Umbro, Diadora, Mizuna, Kappa, 'düşman kardeş' Puma ve Reebok. ABD'de fitness pazarını ele geçiren Nike, hâlâ topa girmekte tereddüt ediyordu. Adidas, 1994'te eski bir futbolcu olan Craig Johnston'ın özel tasarımı olan Predator'ı piyasaya çıkardığında futbol pazarında kıyamet koptu.
90'ların ortasında Nike en büyük rakibi gördüğü ve sonraları satın alacağı Reebok'ın krampon pazarındaki payına göz dikti ve 1994'te krampon pazarına girdi. Amerikan spor endüstrisinin reklam dâhileri, Brezilya milli takımı ve onun en büyük yıldızı Ronaldo üzerinden reklam kampanyası başlattılar. 98 Dünya Kupası finallerinde sonuç hüsrandı. Adidas giyen Fransa, Nike giyen Brezilya'yı finalde 3-0 ile geçti ve kupayı kaldırdı. Nike, radikal tasarımlarla agresif bir kampanya yürütmeye başladı.
Nike Air Zoom Total 90, ezberi bozdu.
Kramponun bağcıkları ortada değil kenardaydı ve futbolcu ayağının üstüyle artık topu çok daha rahat kontrol edebiliyordu.. Adidas 'güç' derken, Nike her zaman 'teknik' diyordu. Roberto Carlos, Ronaldinho ve Ronaldo, Nike giyiyordu.
2002 Dünya Kupası Brezilya ve Nike'ın oldu...
Kramponun rengi, futbolun muhafazakârları için hâlâ siyah ama; marka rekabeti modanın trendlerini de son yıllarda yeşil sahalara taşıdı. 20 yıl öncesine kadar iki damla yağmurla bile çamur deryasına dönen sahalarda ayağına ne renk krampon giyersen giy, maçın beşinci dakikasında o kramponlar siyahtı. Devir değişmişti, terden sırısıklam olmuş formalar artık yerini Climax kumaş teknolojisine bırakmış, topu 90'a takan kadife ayaklar da renklenmişti. Nike, 94'te siyah ile kırmızıyı kombine eden Adidas'a 2004 yılında kırmızı-mavi renklerde Mercurial Vapour II modeliyle cevap verdi. O dönem Galatasaray forması giyen Necati Ateş, farklı renklerdeki kramponlarla sahaya çıkmış, mavi renk tercihi sarı-kırmızılı taraftarların pek hoşuna gitmemişti. Dört yıl sonra Emre Belözoğlu'nun Fenerbahçe formasının altına kırmızı krampon tercih etmesi de kulübün yüksek katlarında hoş karşılanmayacak, eski Galatasaraylı yıldız, klasik siyaha dönmek zorunda kalacaktı.
Bu yılın başında Mercurial modelini turuncu renkte üreten Nike, radikal bir renge doğru koşusunda sona yaklaşıyordu ve bombayı yılın son ayına sakladı. Noel tatili öncesi, hediyelik satışlarının tavan yaptığı Avrupa pazarında, sevgililerine tatlı bir sürpriz yapmak isteyen kadınların kalbine bir ok gibi saplandı pembe Mercurial. Adidas'ın evi Almanya'da, Bayern Münih'in Fransız yıldızı, eski Galatasaraylı Ribery ile pembe kramponların lansmanını yapmak elbette ki rastlantı değildi. Adidas ve Zidane modası yerini Nike ve Ribery'ye bırakmıştı. Yeşil sahaların metroseksüelleri için biçilmiş kaftandı pembe krampon. Cristiano Ronaldo, Robinho, Drogba ve İtalya'nın maçosu Materazzi!.. Nike, Ribery'ye Pembe Panter'li bir reklam filmi çektirdi ve pazarda kısa sürede istediğini aldı. Yazan biz, okuyan sizler pembe kramponları konuşmaya başladık. Türkiye'de biraz da mecburiyetten tek taraflı bakıldı pembe kramponlara... Memlekette topa vurmak isteyenlerin mahalle arası arsaları çoktan 'rezidanslar'la dolduğundan, bizim kamuoyunda kramponun teknolojisinden çok, 'kız rengi' pembesi konuşuldu. Milan Baros'a pembe Nike'ları uğurlu gelmiş, bir aydır gol atamayan Çek yıldız pembelerle iki maçta dört gol atmıştı. Ne kramponun zemini tutan üstün teknolojisi Vapor Traction System ne de 210 gramlık tüy gibi ağırlığı konuşuldu.
Nike ve Adidas'ın amansız rekabetinde bundan sonraki durak kişiye özel kramponlar. "Tarak kemiğim var, topuğun teki 1 cm yüksek olsun, üstünde adım olsun; rengi de mor olsun," diyorsunuz.
Sizin adınıza krampon üretiyorlar...
Haberin fotoğrafları