| 6 Aralık 2008, Cumartesi |
Kurban satışlarının ''tadı yok''
Giriş Saati : 06.12.2008 11:24
Güncelleme : 06.12.2008 13:45
Güncelleme : 06.12.2008 13:45
Kurban Bayramına üç gün kala ellerindeki kurbanlıkların büyük kısmını satan hayvan yetiştiricileri, buna rağmen bekledikleri karı elde edememekten ve maliyetine satış yapmaktan yakınıyor.
Keçiören Belediyesi tarafından Ovacık Çevre Yolu kenarında kurulan çadırlarda küçükbaş hayvanların fiyatı 200 ile 400 YTL, büyükbaş hayvanların fiyatı ise bin 200 ile 5 bin 500 YTL arasında değişiyor.
Özellikle Doğu, Güneydoğu ve İç Anadolu bölgelerinden gelen hayvan yetiştiricilerinin bayrama 3 gün kala getirdikleri kurbanlıkların büyük kısmını sattığı gözlendi.
Kastamonu'dan getirdiği 18 büyükbaş hayvanın 12'sini bir hafta içinde sattığını ifade eden Mustafa Ağacık, geçen yıl satışların daha iyi olduğunu, bu yıl fazla kar edemediğini söyledi. Hayvanlarını Kastamonu'dan Ankara'ya getirmek için bin YTL nakliye ücreti verdiğini, 10 metre karelik çadır için belediyeye bin 250 YTL ödediklerini ifade eden Ağacık, ''200 kiloluk bir hayvanın bana maliyeti bin YTL. Ben satıyorum bin 300 YTL'ye. Bugün bir çuval yem 35 YTL oldu. Gübre fiyatları mazot fiyatları arttı. Beklediğimizi bulamadık'' dedi.
Kars'ın Sarıkamış ilçesinden gelen Mehmet Mert ise 17 büyükbaş hayvandan 15'ini sattığını belirtti. Hayvanlarını 2 bin ile 4 bin YTL arasında sattığını anlatan Mert, fiyatların geçen yıla göre düşük olduğunu, buna rağmen ekonomik kriz nedeniyle kar marjlarını düşürmek zorunda kaldıklarını kaydetti. Geçen yıl 500 kiloluk danayı 2 bin 800 YTL'ye sattığını belirten Mert, aynı kilodaki bir hayvanı bu yıl 2 bin 500 YTL'ye verdiğini söyledi. Mert, Kars'tan Ankara'ya hayvanlarını getirmek için nakliye ücreti olarak bin 750 YTL verdiğini ifade etti.
Çadırın içine kurduğu sobanın kenarında arkadaşlarıyla çay içen Çankırılı Neşet Kantar da maliyetin altında satış yaptığını belirterek, ''Artık 4 çuval buğdayla, 1 çuval gübre alamıyorsunuz. Kasapta etin kilosu 18 YTL'den satılırken biz burada 10 YTL'den satamıyoruz. Çerkeş'ten getirdiğim 30 dananın 20'sini sattım ama neredeyse maliyetine... Nakliye ücreti, çadır kirası, yem parası derken elimizde doğru düzgün kar kalmıyor'' diye konuştu.
ÇADIR SAYISI 2 BİNDEN 500'E DÜŞTÜ
Türk bayrağı astığı çadırında hayvanlarını satmak için bekleyen Kırşehirli Servet Durmuş ise geçen yıl bu bölgede 2 bin çadır kurulduğunu, bu yıl ise yaklaşık 500 çadır bulunduğunu belirterek, ''Ben yıllardır buraya gelirim. Çadır sayısı her yıl düşüyor. Üretici artık bu zahmete girmek istemiyor. Getirdiğim 100 koyunun 80'ini sattım ama elime kalan kar bütün bu zahmete değmiyor. Buradaki koşullar da insani değil.
Hayvanlarımıza içirdiğimiz suyla abdest almak zorunda kalıyoruz. Tuvalet ayrı bir sorun. Ayrıca biz buraya bin 250 YTL kira öderken çevre ilçelerden gelen bazı uyanıklar, kira ödemeden kaçak olarak burada hayvanlarını satıyorlar. Lütfen yetkililer bu sorunlarımızla ilgilensinler'' şeklinde konuştu.
Pazardakilerin ilgi odağı ise tek kadın hayvan yetiştirici olan Emine Çilhoroz... Çevresindekilerin Emine Teyze diye seslendiği Çilhoroz, eşi ve hasta çocuğuyla birlikte ''ekmek parası için'' Tokat'ın Niksar ilçesinden geldiklerini söyledi. Memleketinden getirdiği yorgan ve yastıklarla hayvanların kaldığı çadırın bir köşesinde kendisine yatak yapan Emine Teyze, kriz nedeniyle satışların durgun olduğunu anlattı.
''KADIN BAŞIMA BURAYA GELMEK KOLAY DEĞİL''
Çilhoroz, 3 yıldır eşiyle birlikte hayvan pazarına geldiğini, bu yıl getirdikleri 22 inekten 17'sini sattıklarını kaydetti. Yıl boyu büyük zahmet ve masraflarla yetiştirdikleri hayvanları, bedeli ve nakliye ücretleri dahil edildiğinde neredeyse maliyetine yakın fiyatlarla satmaya çalıştıklarını belirten Çilhoroz, şöyle konuştu:
''Bir haftadır buradayız. Kadın başıma buraya gelmek kolay değil. Sabahları kalkıp eşime ve komşulara yemek hazırlıyorum. Çay demliyorum. Eşim tek başına bu işlerin altından kalkamıyor. Satışlarımız iyi ama eskisi gibi değil. Getirdiğimiz hayvanları bin 300 YTL ile 2 bin YTL arasında sattık. Ama hak ettiğimiz parayı kazanamadık. Çektiğimiz çile yanımıza kar kalıyor. Kurbanlığın kilosunu 6-7 sene önceki fiyattan yani 10 YTL'den satıyoruz. Tek isteğim elimizde kalan 5 hayvanı da bir an önce satıp evimize gitmek... Bu hayvanları satamazsak yeniden nakliye tutup Tokat'a götürmemiz gerekecek bu durumda da zarar edeceğiz.''
Pazara kurbanlık almaya gelen emekli öğretmen Fatih Gürsoy ise geçen yılla hemen hemen aynı olan fiyatların bayramın ikinci veya üçüncü günü daha da düşebileceğini, bu nedenle kurbanlık almak için acele etmediğini söyledi.
(AA)
Keçiören Belediyesi tarafından Ovacık Çevre Yolu kenarında kurulan çadırlarda küçükbaş hayvanların fiyatı 200 ile 400 YTL, büyükbaş hayvanların fiyatı ise bin 200 ile 5 bin 500 YTL arasında değişiyor.
Özellikle Doğu, Güneydoğu ve İç Anadolu bölgelerinden gelen hayvan yetiştiricilerinin bayrama 3 gün kala getirdikleri kurbanlıkların büyük kısmını sattığı gözlendi.
Kastamonu'dan getirdiği 18 büyükbaş hayvanın 12'sini bir hafta içinde sattığını ifade eden Mustafa Ağacık, geçen yıl satışların daha iyi olduğunu, bu yıl fazla kar edemediğini söyledi. Hayvanlarını Kastamonu'dan Ankara'ya getirmek için bin YTL nakliye ücreti verdiğini, 10 metre karelik çadır için belediyeye bin 250 YTL ödediklerini ifade eden Ağacık, ''200 kiloluk bir hayvanın bana maliyeti bin YTL. Ben satıyorum bin 300 YTL'ye. Bugün bir çuval yem 35 YTL oldu. Gübre fiyatları mazot fiyatları arttı. Beklediğimizi bulamadık'' dedi.
Kars'ın Sarıkamış ilçesinden gelen Mehmet Mert ise 17 büyükbaş hayvandan 15'ini sattığını belirtti. Hayvanlarını 2 bin ile 4 bin YTL arasında sattığını anlatan Mert, fiyatların geçen yıla göre düşük olduğunu, buna rağmen ekonomik kriz nedeniyle kar marjlarını düşürmek zorunda kaldıklarını kaydetti. Geçen yıl 500 kiloluk danayı 2 bin 800 YTL'ye sattığını belirten Mert, aynı kilodaki bir hayvanı bu yıl 2 bin 500 YTL'ye verdiğini söyledi. Mert, Kars'tan Ankara'ya hayvanlarını getirmek için nakliye ücreti olarak bin 750 YTL verdiğini ifade etti.
Çadırın içine kurduğu sobanın kenarında arkadaşlarıyla çay içen Çankırılı Neşet Kantar da maliyetin altında satış yaptığını belirterek, ''Artık 4 çuval buğdayla, 1 çuval gübre alamıyorsunuz. Kasapta etin kilosu 18 YTL'den satılırken biz burada 10 YTL'den satamıyoruz. Çerkeş'ten getirdiğim 30 dananın 20'sini sattım ama neredeyse maliyetine... Nakliye ücreti, çadır kirası, yem parası derken elimizde doğru düzgün kar kalmıyor'' diye konuştu.
ÇADIR SAYISI 2 BİNDEN 500'E DÜŞTÜ
Türk bayrağı astığı çadırında hayvanlarını satmak için bekleyen Kırşehirli Servet Durmuş ise geçen yıl bu bölgede 2 bin çadır kurulduğunu, bu yıl ise yaklaşık 500 çadır bulunduğunu belirterek, ''Ben yıllardır buraya gelirim. Çadır sayısı her yıl düşüyor. Üretici artık bu zahmete girmek istemiyor. Getirdiğim 100 koyunun 80'ini sattım ama elime kalan kar bütün bu zahmete değmiyor. Buradaki koşullar da insani değil.
Hayvanlarımıza içirdiğimiz suyla abdest almak zorunda kalıyoruz. Tuvalet ayrı bir sorun. Ayrıca biz buraya bin 250 YTL kira öderken çevre ilçelerden gelen bazı uyanıklar, kira ödemeden kaçak olarak burada hayvanlarını satıyorlar. Lütfen yetkililer bu sorunlarımızla ilgilensinler'' şeklinde konuştu.
Pazardakilerin ilgi odağı ise tek kadın hayvan yetiştirici olan Emine Çilhoroz... Çevresindekilerin Emine Teyze diye seslendiği Çilhoroz, eşi ve hasta çocuğuyla birlikte ''ekmek parası için'' Tokat'ın Niksar ilçesinden geldiklerini söyledi. Memleketinden getirdiği yorgan ve yastıklarla hayvanların kaldığı çadırın bir köşesinde kendisine yatak yapan Emine Teyze, kriz nedeniyle satışların durgun olduğunu anlattı.
''KADIN BAŞIMA BURAYA GELMEK KOLAY DEĞİL''
Çilhoroz, 3 yıldır eşiyle birlikte hayvan pazarına geldiğini, bu yıl getirdikleri 22 inekten 17'sini sattıklarını kaydetti. Yıl boyu büyük zahmet ve masraflarla yetiştirdikleri hayvanları, bedeli ve nakliye ücretleri dahil edildiğinde neredeyse maliyetine yakın fiyatlarla satmaya çalıştıklarını belirten Çilhoroz, şöyle konuştu:
''Bir haftadır buradayız. Kadın başıma buraya gelmek kolay değil. Sabahları kalkıp eşime ve komşulara yemek hazırlıyorum. Çay demliyorum. Eşim tek başına bu işlerin altından kalkamıyor. Satışlarımız iyi ama eskisi gibi değil. Getirdiğimiz hayvanları bin 300 YTL ile 2 bin YTL arasında sattık. Ama hak ettiğimiz parayı kazanamadık. Çektiğimiz çile yanımıza kar kalıyor. Kurbanlığın kilosunu 6-7 sene önceki fiyattan yani 10 YTL'den satıyoruz. Tek isteğim elimizde kalan 5 hayvanı da bir an önce satıp evimize gitmek... Bu hayvanları satamazsak yeniden nakliye tutup Tokat'a götürmemiz gerekecek bu durumda da zarar edeceğiz.''
Pazara kurbanlık almaya gelen emekli öğretmen Fatih Gürsoy ise geçen yılla hemen hemen aynı olan fiyatların bayramın ikinci veya üçüncü günü daha da düşebileceğini, bu nedenle kurbanlık almak için acele etmediğini söyledi.
(AA)
Yayın tarihi: 6 Aralık 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/12/06//haber,E32533225AD14B28870CADBB985C8768.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.
Ekonomi Haberleri
Son Dakika | Ana Sayfa | Yazarlar | Çizerler | Günün İçinden | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Dosyalar | Günaydın | Televizyon | Astroloji | Sağlık | Magazin | Teknoloji | Otomobil | Turizm Rehberi | Emlak | İşte İnsan | Sabah Çocuk | Mobil Eğlence | Detaylı Arama | Cuma | Cumartesi | Pazar | Kültür-Sanat | EGazete | Gazete Reklam | Internet Reklam | Künye / İletişim | Bize Ulaşın
 |
Copyright © 2003-2008 Tüm hakları saklıdır. TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş. | 
|