kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
15 Kasım 2008, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat

Onu, Okan ve Beyaz'la kıyaslamayın

06.11.2008
- Okan Bayülgen ve Beyaz tarzını baz alırsak, bu anlamda Türkiye'deki ilk kadın talk show'cu sizsiniz sanırım.
- Evet, bu bir talk show programı ve evet ben de bir talk show'cuyum. Bunu ben söylemiyorum. Bunu bana insanlar söylüyor. Ben de şaşırdım. Ben bildiğim şeyi yapıyorum. Ben böyle sohbet ederim. "Hoşgeldiiin, nasılsıııın, kasetin de çok güzel olmuuuuş..." gündelik hayatta da böyle konuşmalar beni sıkar. Karşımdaki insandan daha fazla ne alabilirim diye sohbet ederim ben. Hiperaktifim de, sıradan şeyleri konuşmayı sevmem. Bilinmeyeni, daha fazla ilgi çeken bir yanı varsa onu ortaya çıkarmayı severim. Öyle olunca da otomatikman talk show'a dönüyor olay. Tabii gecenin o saatinde de insanları baymadan, eğlendirerek yapmak lazım sohbeti. Dünyada bu işin standardı bu. Türkiye'de de bunu ilk yapanlar Okan'la Beyaz. O anlamda evet, benzer bir iş yapıyoruz ama bir yandan da çok farklıyız. Ben daha işin başındayım. Beyaz ve Okan'la kıyaslanmak beni hem panik yapıyor hem de sevmediğim bir durum.

- Sizin farkınız, benzer yanlarınız, onlarda beğendiğiniz şeyler ne peki?
- Bazen gelen konuklar 'Berrin bugün var yarın yok,' diye düşünüyor olabilirler. Ya da egolarını tatmin etmek için geliyor olabilirler. Bazen, istemeyerek de olsa saldıranlar görüyorum, provake etmek isteyenler oluyor. Sunucuyu ezsin, bir şey desin vs. İşte öyle durumlarda Okan Bayülgen olmak istiyorum. Zank diye lafı yapıştırmak istiyorum. Ama henüz o pratiğim yok. Normal hayatta ben bunu fena yaparım. Adamı dilimle döverim. Ama canlı yayında benim bir konuğum gelmiş. Öyle bir adap durumu var ya... Yani daha orayı çözemedim. Dolayısıyla o noktada Okan'ın hazır cevaplığına çok özeniyorum. Beyaz'ın da tabii ki sıcaklığına... Beyazıt'la aile terbiyemiz çok benziyor. Adabımız, oturmamız kalkmamız. Benim babam asker, onunki polis. O da Ankaralı. Köklerimiz çok benziyor yani. Ama neticede ikisi de olamam. Çünkü ben bir kadınım. Çok farklı bakıyoruz her şeye. Bir de yine Türkiye'de kadın olmak durumuna dönersek; yaptığım bir şey fazla kaçabilir benim. Eksik olabilir. Başka başka yerlere çekilebilir filan.

- Kadın olmanızın avantajı var mı?
- Mesela benim evli ve çocuklu olmam insanların üzerinde artı bir rahatlatıcı etki oluyor. Sekiz yaşında bir kızım var.

- Eşiniz nasıl karşılıyor yaptığınız işi?
- Eşim hiç bu dünyadan değil, bankacı. Saygı duyuyor.

- Beğeniyor mu ya da eleştiriyor mu?
- Eleştirir tabii gerektiğinde. O zaten televizyon dünyasına inanan bir insan değil. Ama bana güveni ve sevgisi tam olduğundan hiçbir endişesi yok. Çok destek oluyor.