İlk 9 haftada 9 hoca değişti. 10. haftadan gün alırken sayı 10'a çıktı. Ligimiz, herkesin birbirinin koltuğuna göz diktiği 'Dallas' dizisine, yaşananlar film senaryosuna benzedi haberin çıktı...
Süper Lig'de 2008-2009 sezonunda yaşananlar bir defa daha gösteriyor ki, Türkiye'de teknik direktörlük kavramı, yönetimlerin tavırları nedeniyle istikrarsızlık ile eş anlamlı... Çünkü ligimizde yıllardır süren 'teknik adam kıyımı', bu sezon hızlanarak yoluna devam ediyor. İlk 9 haftası geride kalan Süper Lig'de tam 10 teknik direktör değişikliği yaşandı. En hızlı (!) takım ise Antalyaspor... Sezon öncesi Hikmet Karaman ile anlaşan ancak maçlar başlamadan Karaman'ı yollayan Güney ekibi, göreve getirdiği Jarabinsky ile de yollarını ayırdı. 8. hafta sonunda Antalyaspor'un yeni teknik direktörü Mehmet Özdilek oldu. Konyaspor'u bu sezon 3 hafta çalıştırabilen Raşit Çetiner'in koltuğunda ise artık Giray Bulak oturuyor.
AYBABA, BURSA'DAN BAŞKENT'E
Lige çok kötü bir giriş yapan Kocaelispor'da 4. hafta sonunda Engin İpekoğlu'nun yerine Yılmaz Vural işbaşı yaptı. Ankaragücü'nün 'efsane' ismi Hakan Kutlu, canından çok sevdiği takımındaki görevini Ünal Karaman'a bıraktı. Beşiktaş'ta Ertuğrul Sağlam-Mustafa Denizli değişikliği yaşandı. 9. hafta sonunda Hacettepe Teknik Direktörü Osman Özdemir istifa etti, yerine Erdoğan Arıca-Ergün Penbe ikilisi Başkent ekibinin başına geçti. Denizlispor'da Ali Yalçın'ın, Gençlerbirliği'nde ise Mesut Bakkal'ın istifa mektuplarının imzaları kurumadan asıl şok haber Bursa'dan geldi. Sezona fırtına gibi giren Bursaspor'da Samet Aybaba görevini bıraktı. Aybaba çok beklemedi, Bakkal'ın bıraktığı Gençlerbirliği'nin yeni hocası oldu.
KİMİN ELİ KİMİN TAKIMINDA!
Bursa'nın yeni teknik direktörü ise Güvenç Kurtar oldu. Buraya kadar yaşananları ve teknik adam değişikliklerindeki tempoyu, Türkiye gerçeklerini göz önüne alarak normal kabul etmemiz gerekiyor. Kulüplerimizin hatalı olan yönetim tarzı bu! Peki ya teknik direktörler? Başarıyı yakalayamayıp kendi işinden olunca canları yandığı için bağıran ama kendileri gibi görevden alınan arkadaşlarının (!) koltuklarına balıklama atlayanlar onlar değil mi? Başarılı olduklarında haklarını vereceğiz elbet. Fakat bu Dallasvari, 'kimin eli kimin takımında' ortamının oluşmasında onların hiç mi suçu yok?
Yayın tarihi: 5 Kasım 2008, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/11/05//haber,F216D87319954E0194D093DC507BBECF.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.