Ünlü bir iş adamı, devlet adamı, sanat, spor ya da siyaset adamı ne olursanız olunuz. Mesleğinizi başarıyla yapmışsanız, ardınızdan gelenlerin sizden başarılı olması ancak ve ancak sizi mutlu etmelidir. Adamlık da budur. Başarılı bir sistemin de devamı böyle gerektirir. Türk hakemliğinin tarihçesine bir baktığımızda bir çok isim yapmış, nam salmış "
Hükümet" gibi duayen hakemlere rastlarsınız.
Doğan Babacan'dan Hilmi Ok'a, Ertuğrul Dilek'ten, Muzaffer ve Oğuz Sarvan'a, Erman Toroğlu'ndan Ahmet Çakar'a birçok onurlu adam bu mesleğin duayenleri olarak gelip geçmiştir. Gönül arzu ederdi ki onlardan sonraki genç hakemler de onları geçsin.
Var mı böyle bir şey? Maalesef yok. Öyleyse hakemlikte başarı da yok. Sebep, çünkü onları "
En az kendi kıymetlerinde federasyon başkanları yönetti" O federasyon başkanlarının bir ağırlığı vardı. Haza beyefendiler ve ucuz işlerle hiç uğraşmadılar. Teftiş geçirmediler, geçirilen teftişler nedeniyle de ağır cezalarda yargılanmadılar. Başka bir değişle onların
"Terazileri tezekten olmayınca tabiatıyla dirhemlerinin de kıymeti arttı" Efendim ya sonraki federasyonlar ve de onların düzenlediği genç hakemler? Genç yakışıklı karizmatik kardeşlerimiz var. Var ama hakemlikte aynı başarıya şahit olamıyoruz. Hem UEFA ve FIFA listelerinde yoklar, hem de içeride felaketler. Bir F.BahçeBursaspor maçını izledik, hakem akıllara durgunluktu.
ÇELİK YELEKLER Tribündeki idarecileri "
hop oturtup kaldırmak" bir yana ceza sahası içinde
Alex'e kendini attı diye gösterdiği kart kendini ispat dışında hiç bir şeye yaramadı. Bu kalitede hakemler yüzünden de uluslararası maçlarda Türk hakemliği temsil edilemedi.
Çok değerli Türk hakemi Orhan Erdemir bu hususta önemli bir örnektir. 2002 Ağustos'un da Türkiye'ye gelen UEFA Hakem Başkanı Walker Roth, Haluk Ulusoy'a 2004 Avrupa, 2006 Dünya Kupası'nda Orhan Erdemir'e düdük çaldırmak niyetinde olduğunu ifade eder. Ancak federasyonun listesinde ne Orhan Erdemir ne Erol Ersoy ne de Metin Tokat yer almayınca yollanan İsmet Arzuman da 4. kategoriden yukarıya çıkartılmaz. Maalesef Türk hakemliği başta başarısız federasyonların Orhan Erdemir örneğindeki kurbanıdır. Şimdi
1- Yeni federasyon bu hassasiyeti göz ardı etmemelidir.
2- Siyasi partiler yaklaşan yerel seçimler nedeniyle yıpranan spor adamlarının "
çelik yelek" giyme arzusunu hassasiyetle takip etmeli ve tedbirli almalıdır.
Yayın tarihi: 30 Ekim 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/10/30//haber,8E1605E769764E439876EA11C36A61BD.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.