Emin Çölaşan, Hürriyet gazetesinden ayrıldıktan sonra, peş peşe iki kitap yazdı ve AK Parti iktidarının baskısı yüzünden kovulduğunu iddia etti. Aslında hepimiz, uzunca bir süreden beri Aydın Doğan'ın Çölaşan'la yollarını ayırmak istediğini biliyorduk. Fakat Çölaşan'ın gazeteden ayrıldığı takdirde aleyhinde yazacaklarından çekindiği için, işi sürüncemede bırakmıştı.
Çölaşan, herkese hakaret eden, gerçek dışı olayları aktarıp, bunun üzerinde yorum yapan ve sütununda hiçbir açıklamayı yayınlamayan bir gazeteciydi. Şahsi tecrübemden örnek vermek gerekirse, Mehmet Ali Ilıcak'ın Akşam gazetesini çıkardığı tarihlerde, önce
"televizyonları dağıtmayacak" diye ısrarlı yazılar yazmış, televizyonlar dağıtılınca da, sınırlı birkaç aksamayı parmağına dolayarak, çeşitli davalar açılmasına sebebiyet vermişti. Sonunda, Mehmet Ali Ilıcak bütün bu davalardan beraat etti ama, Emin Çölaşan'ın o yazıları zihinlere yerleştiği için, çamurun izi kaldı. Andıç'taki iddiaları yayınlayarak karalama kampanyasına hizmet eden, meslektaşlarına,
"Şemdin Sakık ve Abdullah Öcalan'la işbirliği yapıyor" diye iftira atan da Çölaşan'dı. Bence bugünkü duruma düşmesinin sebeblerini, Aydın Doğan yerine ahını aldığı mazlumlara bağlasın.
Yayın tarihi: 30 Ekim 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/10/30//haber,3C0C96A01E1F44B1936E574AA12BF7AE.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.