Maçtan önce Galatasaray'ın Trabzon'u farklı yeneceğini söyleselerdi kimse inanmazdı.. Ersun Hoca takımını 3 forvetle sahaya sürerek "Kazanmaya geldim" demişti. Skibbe'nin savunmaya Emre Aşık'ı koyması, Meira'yı Ayhan'ın yanına ikinci ön libero olarak itmesi ve Baros'u tek forvet düşünmesi hem sürpriz hem de şaşırtıcıydı. Galatasaray'ın kadro yapısına baktığımızda Skibbe'nin "Önce kaybetmeyeyim" garantisi içinde olduğunu algıladım.
İlk 15 dakikada önde basan, orta alanı kontrol eden, hücumu düşünen bir Trabzon vardı. Ayhan kolay top kaybediyor, solda oynayan Kewell ile sağda görev yapan Arda etkili olamıyordu. Trabzon'da orta alanı SelçukHüseyin ikilisi kontrol ediyordu ama Ersun Hoca Serkan'ı 'joker' olarak kullanıyordu. Emre-Servet ikilisi Gökhan-Umut ikilisini kontrol ederken Serkan göbekten sürpriz adam olarak Galatasaray savunmasının arasına giriyor ve tehlikeli oluyordu.
Sola geçen Arda Galatasaray'ın durgun ve etkisiz oyununu sihirli bir değnek gibi değiştirdi. Arda ileride top tutup saklamaya başlayınca Galatasaray Trabzon kalesinde çok adamla çoğalmaya başladı. Arda'nın ortasında Baros'un atamadığı gol bir sinyaldi. Ardından sahneye özlenen Arda çıktı. Öyle bir gol attı ki, Tolga uzun boyuna rağmen çaresiz kaldı.
DE SANCTIS ÇOK İYİYDİ Oyunun kontrolünü eline geçiren Galatasaray top yapmaya, hücuma hızlı çıkmaya ve kanatları kullanmaya başladı. Servet'in golünden sonra Trabzon moral olarak sendeledi. Kewell, Baros ve Arda vuruşta acele etmeyip topu kesmeyi düşünselerdi maç ilk yarı farka giderdi.
Kewell-Baros-Lincoln üçlüsünün paslaşması sonucu Lincoln'ün attığı goldeki vuruş tekniği mükemmeldi. Gol sonrası sevinçten korner bayrağını çıkarmasının bedeli sarı karttı ve önceden de sarı kartı olduğu için kırmızı görmesi gerekiyordu. Bünyamin Gezer bu olayı nasıl atladı şaşırdım. Ama Gezer'e şansı yardım etti. Lincoln topu elle kestiği için ikinci sarıyı gördü ve adalet kısa süre içinde yerini buldu.
Futbolda bir kural şöyle der: "Atan da tutan da iyi olacak." İtalyan kaleci De Sanctis, Trabzon zaferinin en büyük mimarıydı. Geriden maçı çok iyi okudu, zaman geldi libero gibi oynadı. Gerektiğinde kalesini doğru zamanda terk etti, Trabzon kornerlerinde tutamayacağı topları yumrukladı ve çok iyi yer tuttu. Özellikle Colman'ın şutunda topa uzanışı tecrübesinin ve kalitesinin belgesiydi.
Yayın tarihi: 20 Ekim 2008, Pazartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/10/20//haber,69751294D4334F0CB51BA80A124735D7.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.