kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
20 Eylül 2008, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Magazin Sağlık Televizyon Yazarlar Kültür Sanat
 
24 Saat
24 Saat

Manken olup hayatımı zorlaştırmak istemedim

19.09.2008
Sinan Çetin'in 'Müzeyyen Kalesi' adlı filmiyle beyazperdeye "Merhaba" diyen Zeynep Beşerler: Mankenlik, bana göre değil. Çünkü her an güzel olmalısın. Hayatımı o kadar zorlaştıramam! ..
Sanat dünyasının İzmirli güzellerinden Zeynep Beşerler, rol aldığı pek çok reklam ve TV dizisinin ardından Sinan Çetin'in yönettiği 'Müzeyyen Kalesi' adlı film ile sinemaya adım attı. Haziranda çekimleri yapılan filmde 'esas kız'ı oynadığını söyleyen 29 yaşındaki Beşerler, hakkında merak edilenleri Marie Claire dergisinden Eda Göklü'ye anlattı...

* Çocukluk hayalleriniz nelerdi? Aynanın önüne geçip oynayan çocuklardan mıydınız?
Oyunculuk gibi bir hayalim yoktu ama aynanın önünde sürekli şarkı söylerdim, bale yapardım. Yaklaşık dört yaşındayken Ferdi Özbeğen'e aşıktım. Onunla evleneceğimin hayalini kurardım. Oyunculukla ilgili bir hayalim yoktu. Belki şarkıcı olmayı düşünüyordum ama oyuncu olmayı değil.

MODELLİK YAPMAM!

* Profesyonel anlamda attığınız adımlarda size yardımcı olan, yeni projeler sunan isimler var. Çelik, Sinan Çetin, Tarkan, Uğur Yücel, Kenan İmirzalıoğlu...
Enteresan bir durum. Ben de şimdi fark ediyorum. Aslında annem dışında hayatımı değiştiren biri olmadı. Fakat sanırım bu piyasa daha çok erkeklerin elinde. Yönetmenlerin çoğu erkek, yapımcıların ise hepsi erkek! Öyle olunca iş anlamında hayatınızı yönlendirenler de erkekler oluyor.

* Sanırım herşey Çelik'le başlıyor; size kapıyı ilk o açıyor...
Çelik İzmir'den arkadaşım. Ailece tanışıyoruz. Klibinde oynamamı çok istedi. Annem ilk başta izin vermedi ama 17 yaşıma geldiğimde ikna oldu. Okul dönemi olduğu halde on gün İstanbul'da kaldım. Lise sondaydım. Okulu hep asardım ama bu kez farklıydı. Daha sonra okulu bitirip, üniversite için İstanbul'a geldim. O zamanlar çevremde herkes mankenlik yapmam için ısrar ediyordu.

* Hiç istemediniz mi?
Hayır. Bana göre bir iş değil mankenlik. Hayatımı o kadar zorlaştıramam ben! Hep güzel olmak, güzel giyinmek, belli şeylere dikkat etmek zorundasınız. Ben yaz gelince beş kilo alırım, kışın veririm. Modellikte böyle bir şansınız yok. O yüzden mankenlik yapmaya hiç niyetim olmadı.

SİNAN TATLI DELİDİR

* 'Alacakaranlık'ta oyunculuğa dair endişeniz oldu mu?
İlk başlarda vardı ama Uğur Yücel beni o anlamda çok rahatlattı. Çok iyi oyuncularla oynadık. Yavaş yavaş öğrendim. İnsan alışıyor zaten. Bilmediğim şeyleri sorarak, insanları gözlemleyerek, bakarak öğrendim.

* Sinan Çetin'le çalışmak nasıl bir deneyim oldu?
Bence Sinan Çetin dünyanın en tatlı delisi! Çok zeki, bazen kendi zekasına kendi yetişemiyor. Aynı zamanda hiperaktif. Ne zaman, ne isteyeceğini kestiremiyorsunuz. Çok rahatlatan bir yönetmen, oyuncuyu anlıyor, bazı yerlerde özgür bırakıyor. Bir oyuncu için enteresan bir şey onunla çalışmak. Hem zor, hem de kolay. Çekimler bitti, sonuç hepimize sürpriz olacak.