Trabzonspor Kulübü Başkanı Sadri Şener, bu yıl hiç kimseye şampiyonluk sözü vermediklerini ancak kurdukları kadro ile iddialı, inançlı, gurur duyulan ve dışarıdaki taraftarın başını öne eğdirmeyecek bir takım oluşturduklarını belirterek, bu yılın Trabzonspor'un diriliş yılı olduğunu söyledi. Karadeniz temsilcisi Trabzonspor, 41. kuruluş yıldönümü balosunu Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Sahil Tesisleri'nde geniş bir katılımla coşkulu bir şekilde kutladı. Geceye Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Özak, Kulüp Başkanı Sadri Şener, yönetim kurulu üyeleri, eski başkanlardan Salih Erdem, Ahmet Celal Ataman, Özkan Sümer, eski Trabzonspor Başkan Yardımcısı Ahmet Ağaoğlu, Trabzon Belediye Başkanı Volkan Canalioğlu, eski yöneticiler ve çok sayıda davetli katıldı. Teknik heyet ve futbolcular da gecede hazır bulundu. Gecenin açılış konuşmasını Trabzonspor Kulüp Başkanı Sadri Şener yaptı. Camianın büyüklüğünden ödün vermeden her geçen gün daha da büyüdüğünü ve elde ettiği başarılarla
Türkiye gözbebeği olduğunu ifade eden Şener, Trabzonspor'un büyüklüğünün alın terinin eseri olduğunu belirtti. Zaman zaman olumsuz sezonlar yaşasalar da büyüklüklerinin kalıcı olduğunu belirten Şener, "Büyüklüğümüz kalıcıdır ve bunu kimse tartışamaz. Trbaznospor bu kentin değeridir Trabzonlunun sesidir, kimliğidir, yüreğidir. bize düşün bizlere bırakılan bu eşsiz mirası çok iyi korumak ve daha da büyüterek ulaşılmaz zaferlere koşturmaktır. Geçmişe bakıldığında bordo-mavi renkleri başarıya taşıyan en önemli unsurun birlik ve bütünlük atmosferi olduğunu hepimiz çok iyi bilmekteyiz. Şampiyonluklarda ve kupalarda elbette emek, anıl terini ve mücadele vardı ama hep bu temel felsefe etrafından birleşen bu camianın gücü büyük bir destek olarak her zaman varlığını korudu" dedi.
"Trabzonspor rekabette olduğu diğer kulüplere bakıldığında son derece genç ve dinamik bir kulüptür" diyen Şener, şöyle konuştu: "Bu genç yaşına rağmen elde ettiği 6 şampiyonluk, aldığı sayısız kupa, yurt dışında aldığı sayısız zaferlerle kısa süreye sığdırdığı büyük başarılarla Trabzonspor bir marka olmuştur. Bu markanı kendine özgü nitelikleri vardır. Trabzon adı, yüceliğin, inancın, inatçılığın rekabetin birliğin, bütünlüğün ve kazanmanın simgesi olmuştur yıllarca. Bu değerler büyüklüğün olmaz ise olmaz faktörleridir. Trabzon'da futbolun hikayesi sadece bu kutladığımız 41 yıla dayanmamaktadır. Cumhuriyetin ilk yıllarından bu yana hem Trabzon kenti, hem de bu şehrin spor organizasyonları ülkede sürekli adından söz ettirmiş varlığını her zaman hissettirmiştir. Böyle bir geleneğin sorumluluğunu hisseden bizler, sizlerden aldığımız büyük güçle önümüzdeki iki yoldan daha zor olanını seçtik. Bu yollardan biri kadronun büyük çoğunu kaliteli transferlerle yenilemek, diğeri de genç ve isimsiz oyuncularla sezona başlamaktı. Biz yönetim kurulundaki arkadaşlarımızla birlikte camianın çoğunluğunun arzusu doğrultusunda en iyi kadroyu oluşturmak adına yoğun bir çaba sarf ettik ve bunu da başardık. Takımın 3 yıllık transferini gerçekleştirdik. Önümüzdeki 2 yılda takıma birkaç takviye gerekebilir.
Bu yıl Trabzonspor'un yeniden diriliş yılıdır. Size buradan şampiyonluk sözü vermiyoruz. Ama iddialı, inançlı, gurur duyulan dışarıdaki taraftarımızın başını öne eğdirmeyecek bir ekip oluşturduğumuza inanıyoruz. Elbette başarı için sadece bu da yetmez. Hedefe ulaşmak adına, yönetim, teknik kadro, oyuncu bütünlüğü, tüm camianın aynı duyguları yaşaması aynı hedefe kilitlenmesi büyük bir önem taşımaktadır. Eğer bunu becerebilirsek geçmişte elde etiğimiz başarılara ulaşmak için önümüzde hiç bir engel kalmayacaktır." "Yönetim kurulu olarak bu büyük kulübü sizlerden aldığımız yetki ile sizler adına yönetiyoruz" diyen Şener, sözlerini şöyle tamamladı: "Sorumluluk tabii ki bizimdir. Ben ve arkadaşlarım bu sorumluluktan kaçmadık ve kaçmayız. Bizler bu zorlu yolda sadece hepinizin desteklerini bekliyoruz. Camiayı toparlamak, dargınları barıştırmak görevlerimizin arasında olacaktır. 41 kuruluş yıldönümü ve 2008-2009 sezonun camiamıza hayırlı olmasını diliyoruz." Sadri Şener, konuşmasının ardından kulübe üstün hizmetleri olan isimlere plaket takdim etti. Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Özak, TFF Yönetim Kurulu Üyesi Süleyman Atal, Hüseyin Avni Aker Stadı'nın yapılışında büyük emeği olan yönetici Mehmet Tunç ve amcasının vefatı nedeniyle geceye katılamayan Trabzon Valisi Nuri Okutan'a teşekkür plaketi sunuldu.
"TRABZONSPOR'UN EMRİNDEYİZ" Bakan Özak ise yaptığı konuşmada, Trabzonsporlu olmanın bir ayrıcalık olduğunu belirterek, "Trabzonsporlu olmanın gururunu yaşayanlar, sorumluluğunu yaşamalıdırlar. Trabzonspor oluşuma baktığımız zaman bu şehir şehzadeler şehridir. Osmanlı buraya vali yollarken sıradan yollamıyordu. Buraya yolladığı vali ya şehit olacak ya da elit olacak. Sanat sever olacak. Buradan
Türkiye'nin en önemli şairleri, yazarları ve ressamları çıkmış.
Türkiye'nin 100 tane ressamı var ise 70'i Karadeniz'den, bunların 30'u da bu şehirden. Metrekareye en fazla sporcu düşen bu şehirdir. Trabzon'un geçmişini bilmeyen Trabzonspor oluşumunu da tesadüf olarak görebilir. Ama bu şehirdeki geçmiş Trabzonspor olayını mecbur tutmuştur" diye konuştu. Özak, "Geçmişteki başarılara bakıldığı zaman birlik var, kalite var, sabır var, mütevazılık var ve sevgi var. Şehirle bütünleşme var. Bütün bunları yapmak zorundayız başarının gelebilmesi için. Endüstriyel bir futbol var. İnanılmaz paralar dönüyor.
İnanılmaz gelirler var. Bunları iyi harcayabilirsek ben inanıyorum ki Trabzonspor yine şampiyonluklara ulaşabilecektir. Lobi olarak şampiyon olmak lazım, marka değeri olarak yükselmemiz lazım. Sponsorlarımızın sayısını artırmamız lazım. Medyada da iyi temsil edilmemiz lazımdır. Ben demeden biz diyerek, takımı şehir ile kulüp ile bütünleştirmemiz lazım. Geçmişte şampiyonlukların yaşandığı zamanlarda futbolcular şehrin içinden geldi. Son dönemlerde tesisler ve maç o zaman şehir ile futbolcular yabancılaştı. Sanki yabancı insanlar sahaya çıkıyor. Halbuki bütünleşmesi lazım. Bu yönetim kurulunun bunu başaracağına inanıyorum. Ama bu sadece yönetimin işi değil, biz eski yöneticilere de büyük bir görev düşüyor. Onlara destek olmamız lazım, kulübümüzün iyi ve kötü gününde mutlaka arkalarında durmamız lazım. Yanlışlarını da yüzlerine söylememiz lazım" şeklinde konuştu. "Biz Trabzonspor'un emrindeyiz" diyen Bakan Özak, "Bu 41 yıl böyle oldu. Yönetimlere büyük görev düşüyor.
Trabzonspor adına mutlaka istemeleri lazım. Mutlaka her türlü gücünü kullanması lazım. Biz güçlerimizi birleştirirsek İstanbul takımları ile aramızı kapatır, onları da geçebiliriz. Trabzonspor'da küllenen bir ateş var. Bu ateşi harekete geçirmemiz lazım. Kombine satışları 15 bin rakamlarına ulaştı, büyüklük budur. Yenilmeyen takım yoktur. Trabzonspor yenecektir de, yenilecektir de. Bu takıma bizim canla başla sarılmamız lazım. Yenilmeyen takım oynamayan takımdır veya mehter takımıdır. Trabzonspor geçen seneden daha başarılı olacaktır" diyerek sözlerini tamamladı. Konuşmaların ve plaket sunumunun ardından gecede Trabzon Kolbastı ekibi sahne aldı. Daha sonra sahneye çıkan Anadolu Ateşi'nden bir grup şovlarıyla davetlileri coşturdu.
Trabzonspor'un 41. kuruluş yıldönümü balosunda sahne alan ünlü sanatçı Sibel Can ise, söylediği birbirinden güzel şarkılarla davetlilere unutulmaz bir gece yaşattı. Ünlü sanatçının da katıldığı pasta kesiminden sonra gece devam ederken, havai fişek gösterisi izleyenleri mest etti. Bakan Özak'ın 41. kuruluş yıldönümü pastasının ilk dilimini Kulüp Başkanı Sadri Şener'e yedirmesi ilginç görüntülerin yaşanmasına neden oldu.