Sanırım dün
Türkiye'nin istikrarından ve gelişmesinden yana olan hem içerideki hem dışarıdaki herkes bir nefes almıştır.
Anayasa Mahkemesi'nin önündeki kapatma kararı istemine adeta
"oldu-bitti" diye bakanların duyduğu hayal kırıklığının çapını da, bu arada tabii unutmamak gerekiyor.
Ancak özellikle AK Parti'ye bir
"uyarı" niteliği taşıyan Hazine yardımı kesilmesi kararının, başta Başbakan Erdoğan olmak üzere, tüm iktidar kadroları tarafından ciddiye alınması gerekiyor.
AK Parti'yi kapatmayan yargıçlar, bu kararla, AK Parti'nin bundan sonraki görüntüsü konusunda da bir çeşit
"ihtar" vermişlerdir.
Dileriz bu gerçeklerin ışığında,
Türkiye'deki kamplaşmanın nedenleri arasındaki AK Parti'nin sorumluluğuna düşen alanlarda, daha özenli ve bilinçli davranılır.
Anayasa Mahkemesi'nin kararı, bu yüksek yargı organının da toplumdaki güvenilirliğine katkı sağlamış olmaktadır.
Bazı iddiaların aksine, bu kararla yüksek yargıçların önyargılı ve saplantılı olmadığı da böylece kanıtlanmıştır.
Şimdi artık
"Nerede kalmıştık" diyerek demokrasi ve gelişme hedefine dönük yolumuza devam edebiliriz.
Bu yolda refahın yaygınlaştırılması, AB'ye uyum çalışmalarının tamamlanması, iç ve dış barışın kalıcı hale getirilmesi var.
Özetle bugünün
Türkiye'si, dünün
Türkiye'sine göre
"Öngörülebilir" ve
"İstikrarına güvenilir", demokratik ve laik bir ülke konumundadır.
Şimdi Başbakan Erdoğan'ın, 22 Temmuz seçim gecesi söylediği gibi
"Tüm toplumun Başbakanı" olmasını bekliyoruz.
Bugünkü Tüm Yazıları
Türkiye bugün daha güçlü, daha istikrarlı bir ülke...
Yayın tarihi: 31 Temmuz 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/07/31//haber,86E6B4C31D3F4130B1EC3852B67C11B9.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.