kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 29 Haziran 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
New Model Army üyeleri konserden önceki gece Taksim'de eğlendi.

İstiklal Caddesi'nde efsanevi bir solist

Melis DANİŞMEND
İLİŞKİLİ HABERLER
İstiklal Caddesi'nde efsanevi bir solist
Perşembe akşamı New Model Army ve Travis'le tekne gezisindeydik. Bu gayet havalı bir cümle gibi duruyor ama gerçekte söz konusu kişilerle aynı mekânda olunca, 'bizim Peter' gibi bir durum yaşıyorsunuz. Fırsat bulursanız yanlarına gidip sohbet ediyorsunuz, gülüyorsunuz, kadeh tokuşturuyorsunuz. Normal bir bar muhabbeti. Bu gezinin ayrıntılarını Mehmet Tez sayfa 5'de anlatacak. Ama benim için işin biraz daha enteresan bir boyuta taşınması ise gazetecilerin ve müzisyenlerin katıldığı bu tekne gezisinden sonra İstiklal'de bu adamlardan 'birine' rastlamamla oldu. Aynı yöne gidiyorduk. Ama o gittiği yönden emin olamadığı için bana elindeki kâğıtta yazan adresi sordu. Sohbet etmeye başladık. "Nasıldı tekne?" falan derken canlı müzik dinlemek istediğini söyledi. Ben de Mojo'ya gideceğimi, istiyorsa gelebileceğini söyledim. Bazen ünlüleri normal hayatta görünce aptallaşıyorsunuz. Artık adamın saçlarının uzamış ya da kilo almış olmasından mıdır, benim sersemliğimden midir nedir bilmiyorum, kim olduğuna hiç uyanamadım. Zaten konser sponsoru Binboa'nın gezi sırasında sunduğu naneli votkalar (pastil içmek gibi bir şey) olayları ayrıştırma kabiliyetinizi yeterince düşürüyor. Ben de ekipten biri olduğuna kanaat getirdiğim bu adamı +1 kontenjanından Mojo'ya soktum. Adam Justin Sullivan. 25 yıllık köklü punk rock grubu New Model Army'nin vokalisti. İçeri girdik, adeta efkârlı iki arkadaş gibi bir sohbet bir sohbet... 52 yaşında olmasına rağmen neden çocuk sahibi olmadığından (o sorumluluğu almak istemiyormuş) kız arkadaşıyla ilişkisine, hayatın zor yanlarını nasıl aşmak gerektiğinden İstanbul'un ne acayip bir şehir olduğuna kadar... Konuştuk da konuştuk. Konuşmanın ortalarına doğru "E biz tanışmadık, ben Justin," derken bir aydınlanma yaşadım. Mekânı çok beğendiği için cep telefonundan diğer grup elemanlarını aradı ve oraya çağırdı. Hatta gitaristleri sahneye çıkıp bir parça çaldı. Bir süre sonra Justin Sullivan "Ben artık gidiyorum, yarın konser var, uyumam lazım," diyerek veda etti. Tam Türk usulü, iki yanaktan falan öpüşerek ayrıldık.