Fırat: Bütün devrimler travma yaratır

New York Times'ta yayımlanan "Atatürk devrimleri travma yaratmıştır" sözleriyle şimşekleri üzerine çeken AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Fırat, düzenlediği basın toplantısında sözlerinin çarpıtıldığını savundu. Fırat şu mesajları verdi:

İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ: Düşünce ve ifade özgürlüğünü doğru kullanabilmek için özelikle medya organlarına büyük görev düşüyor. Eğer medya, psikolojik bir savaşın tarafı olarak bilgiyi çarptırıyorsa, kendine göre yorumluyorsa, o zaman doğru bilgiye ulaşmamış insan, düşünebilme yeteneğini doğru kullanamaz.

SOSYAL TRAVMADIR: Söylediğim şudur; Yeni bir Cumhuriyet kurulmuştur. Bu Cumhuriyet, toplumun o güne kadarki değer yargılarını, kurumlarını ortadan kaldırmıştır. Bunlar devrimdir. Saltanatın ilgası, Cumhuriyet'in kurulması devrimdir. Arap harflerinin kaldırılıp Latin harflerinin kabulü bir devrimdir. Birçok devrimin yaşandığını söyledim. Her devrim sosyal bir travmadır. Evrimden temel farklılığı budur.

SÖZLÜĞE BAKSALARDI: Zahmet edip TDK sözlüğüne bakmış olsalardı, 'beklenmeyen, köklü ama insan iradesi ile ortaya konan değişikliklerin tümüne devrim' dendiğini görürlerdi. Her devrim gibi Atatürk devrimleri de toplumda bir travma yaratmıştır. Çünkü bir gece önce eski Türkçe yazı, TBMM'de lağvedilerek Latin alfabesi getirilmiştir. O gün okuma-yazma oranı sıfıra düşmüştür. Bu sosyal, tarihsel bir tespittir. Bunun değerlendirilmesi devrimin iyi veya kötü oluşu konusunda bir söylem yoktur orada.

HALEN YAŞANIYOR: Bazı devrimin sonuçları halen yaşanıyor. Bu bir sosyolojik gerçektir, tespittir.

DEMOKRASİ AĞZA ALINMAK İSTENMİYOR:
(Cumhuriyet gazetesinde dün yer alan 'Varılan Nokta' adlı yazıya atıfta bulunuyor): Bir medya kuruluşunun yayınlamış olduğu gazetenin başyazısında TC'nin tarifi verilirken, bilinçli olarak Türkiye Cumhuriyeti'nin laik ve sosyal bir devlet olduğu bir kez değil, müteaddit defa dile getirilmiştir. 'Demokrasi' adı özellikle ağza alınmak istenmemiştir. Bence önemli olan, Türkiye'de tartışılması gereken budur.

1950 DEVRİMİ: Ama 1950'de gerçekleşen demokrasi devrimi bir türlü içselleştirilememiştir. Bunu çok açık, net olarak bugün görebiliyoruz. Birileri bunu izah etmek zorundadır Türk halkına. Demokrasi karşıtlarının, demokrasi düşmanlarının kimler olduğunun açık örneği önümüzde duruyor. Fırat gazetecilerin sorularını ise şöyle yanıtladı.

- CHP'liler sizi istifaya davet etti...
* Beni istifaya davet eden beylere gelince, onlarla ilgili aslında çok güzel değerlendirmeler var o yazının içeriğinde. Başkan yardımcılığı görevini yürütmekte oldukları Sosyalist Enternasyonel'le görüşmelerinde fayda görüyorum. Acaba o zaman Sosyalist Enternasyonel'den atılmadan önce istifayı düşünebiliyorlar mı?

- Açıklamanızda neyi tam olarak düzeltiyorsunuz...
* Tabii devrimler travma yaratır. Bunun aksini düşünüyor musunuz? Fransız Devrimi, SSCB Devrimi travma yaratmamış mıdır? Sistemi değiştiriyorsunuz. İnsanlar hemen bunu kabullenmeyecektir, öyle olsa idi TC tarihinde İstiklal Mahkemeleri olmazdı, şu veya bu şekilde bastırılan isyanlar olmazdı.